İki gence iki 'dur ihtarı' kurşunu

Koronavirüs salgını nedeniyle uygulanan sokağa çıkma kısıtlamalarında polisin ‘dur’ ihtarına uymadığı gerekçesiyle Van’da 20 yaşındaki genç sırtından vuruldu. İstanbul Beykoz’da da kontrol noktasından kaçan genç polis tarafından vurularak öldürüldü.

Duvar’da yer alan habere göre, 20 yaşındaki Mehmet Ali Nametoğlu isimli genç geçtiğimiz cumartesi günü Özalp ilçesinden Van’a doğru hareket halindeyken İpekyolu ilçesine bağlı Erçek Mahallesi’nde dur ihtarına uymadığı gerekçesiyle sırtından vuruldu. Hayati tehlikeyi henüz atlatamayan genç, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Hastanesi’nde tedavi altına alındı. Ailesinin verdiği bilgilere göre, Erçek karakoluna bağlı askerler iki gün içinde ameliyat olması beklenen Nametoğlu’nun ifadesini aldı.

Kız kardeşini hastaneye götürecekti

Mehmet Ali Nametoğlu’nun babası İsmet Nametoğlu, oğlunun Van’da yaşayan kız kardeşinin “Gel beni acilen hastaneye götür, çok kötü durumdayım” demesi üzerine yola çıktığını aktardı. Aracın sigortası olmaması nedeniyle Erçek Jandarma Karakolu’na yakalanmamak için Van’a Keçanis köyünden ulaşmaya çalıştığını anlattı. Baba, oğlunun ifadesini şöyle aktardı:

4-5 metre mesafeden sırtından vuruluyor

“Van’da yaşayan kızım çok hasta olduğunu ve kendisini doktora götürmesini istiyor. Hem aracının ruhsatının olmaması hem de pandemi yasağı nedeniyle askerlere yakalanmadan Keçanis köyü yolundan Van’a ulaşmak istiyor. Ancak köyden geçerken başka kişilere yönelik kaçakçılık operasyonu yapan askerleri görünce kaçmamın daha kötü sonuçlara yol açacağını düşünerek aracından iniyor. Araçtan indiğim sırada askerlerin bağırarak ona doğru koştuğunu görüyor. Bir asker onu tokatlayarak yere indiriyor. Yüzükoyun dönmesini istiyorlar ve o da bunu yapıyor. Başka bir asker 4-5 metre mesafeden sırtına sıkıyor. Sırtından vurulduğunu anladığında ‘Beni niye öldürdünüz, ben size ne yaptım' diyor. Onlar da 'Merak etme, korkma seni kurtaracağız' diyerek onu Özalp Devlet hastanesine götürüyorlar. Oradan da Van Araştırma Hastanesine sevk ediliyor.”

Aile şikayetçi oldu

Baba Nametoğlu, oğlunun kaçakçı olmadığını, tamamen kız kardeşine yardımcı olmak için Van’a hareket ettiğini ve askerlerin oğlunu önce dövdüğünü sonra da silahla yaraladığını belirterek askerlerden şikayetçi olduklarını söyledi.

 

Tek kurşunla öldürüldü

Medyascope'tan Hazar Dost'un haberine göre ise, İstanbul’da da Van’da yaşanan olaya benzer bir olay yaşandı. 5 Şubat tarihinde Ahmet Günel, arkadaşları Uğur Sizer, Hüseyin Sizer ve Başak Deniz ile beraber vakit geçirmek için Beykoz Ormanları’na gitmek üzere otomobille yola çıktı. Yolda alkol alan gençler, bir süre sonra polis kontrol noktasıyla karşılaştı. Kontrol noktasından uzaklaştığı için telaşlanan Ahmet Günel, polis memuru A.B. tarafından tek kurşunla vurularak öldürüldü. Polis memuru tutuklanarak cezaevine gönderildi, olay sırasında araçta bulunan Uğur Sizer ve Hüseyin Sizer polislerin arabayı durdurduğu anda kendilerine silah doğrulttuğunu ifade ederek yaşadıklarını şu ifadelerle aktardı:

"Sokağa çıkma yasağı vardı ve biz alkol almıştık. Polislerin ceza kesmesinden korktuğu için Ahmet gaza bastı. Kontrol noktasından uzaklaştık. Polislerden kurtulduğumuzu düşündüğümüz esnada, bir ekip arabası önümüzü kesti. Ahmet telaşlanıp, arabayı Beykoz’da bulunan İETT garajına sürdü. Zaten yakalanacağımızı anladık, kaçacak bir yerimiz yoktu"

Uğur Sizer, arkadaşı vurulduğu esnada, kendisinin yerde yüzüstü şekilde yattığını, Hüseyin Sizer ise Başak Deniz ile beraber arabanın arka koltuğunda oturduklarını söyledi. Olayın ardından polisler, Hüseyin Sizer ve Uğur Sizer’i ekip arabasına bindirirken Başak Deniz, Ahmet Günel’in başında duruyordu.

Ahmet’in yerde 30 dakikadan fazla beklediğini belirten Uğur Sizer, ‘‘Ambulansa haber vermediklerini düşünüyoruz. 50’den fazla polis olay yerine hızlıca gelirken ambulansın bu kadar geç gelmesinin bir açıklaması olamaz. Ahmet yarım saat orada can çekişti’’ dedi. Ambulansla Ümraniye Devlet Hastanesi’ne kaldırılan Günel, hastanede hayatını kaybetti.

Hüseyin Sizer, ‘‘Ahmet’i öldüren polis ilk ifadesinde, ‘Torpidoya davrandı, oradan bir şey alacak diye düşündüm’ diyor. İkinci ifadesinde, ‘Ayaktaydı, elini beline attı’ diyor. Ahmet olayın şokundaydı, polislere direnmedi. Polisler onu ensesinden tuttuğu esnada, savunmasız olduğu anda vurdular’’ dedi. 

Polisin sonrasında yaptığı aramada, arabada hiçbir kesici, delici ya da yaralamaya sebep olacak alet bulunmadığını belirten Uğur Sizer ise “Biz gençliğimizin verdiği heyecanla ceza yemekten korktuk. Devletin memurunun yapması gereken benim kardeşimi öldürmek değildi, cezamıza razıydık” dedi. 

Günel’in ailesi: "Biz olayı kendimiz soruşturarak öğrendik"

Ahmet Günel’in ailesi olayın saat 00.30 civarında yaşandığı belirterek şöyle konuştu: 

"Ahmet’in ölüm saati 01.30 olarak belirlenmiş. Polis ise bizi sabah 07.00’de arayıp Ahmet için ‘Trafik kazasında vefat etti’ dedi” diye konuştu. Hastaneye giden aile üyeleri, savcının da kendilerine Ahmet Günel’in ölüm nedeni olarak trafik kazası dediğini iddia ederken, ”Biz olayı kendimiz soruşturarak doğrusunu öğrendik. Belki de olayın üstünü kapatacaklardı” diye konuştu.

Ahmet Günel, 7 Şubat 2021’de Feriköy Mezarlığı’nda toprağa verildi. Günel’in ailesi, Beykoz İlçe Emniyet Müdürü’nün kendilerine, ”Katil zanlısı polis hakkında soruşturma açıldı, görevden uzaklaştırıldı, tutuklandı’’ dediğini söyledi.

Türkiye Haberleri