Gebe hayvanlar kesime gönderiliyor! Kırmızı ete yüzde 40 zam yolda

Sektör temsilcileri et üretimindeki yüksek maliyetler ve arz sıkıntısı sebebiyle en az yüzde 30 ile 40 arasında zam beklediklerini açıkladı. halktv.com.tr'ye konuşan CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer besicilerin gebe hayvanları çaresizlikten kesime gönderdiklerini belirtirken köylüler ise yemcilerden senetle yem aldıklarını devletin yem desteği ile ancak 'horoz besleyebildiklerini' ifade ettiler.

'TMO’nun destek diye verdiği yemle inek değil ancak horoz beslenir'

Toprak Mahsulleri Ofisi’nin (TMO)’nun yem desteğine müracaat eden besicilere bu ay inek başına günlük 800 gram arpa ve 610 gram mısır verildiğini belirten CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer "inek başına günlük 800 gram arpa ve 610 gram mısır verildiğini" belirterek besicilerin “Besicilerin bu miktarlarla inek değil ancak horoz ” şeklindeki sözlerini aktardı.

Hayvan yemi fiyatları hakkında bilgi veren Gürer, "50 kiloluk hayvan yemi geçen sene 80-90 lira bandındaydı şu an ise süt yemi 280 lirayı geçti ve bu rakam her geçen gün daha da artıyor" dedi.

 

AKP iktidarının yem ve hayvan ithal edip meraları tükettiğini, kırsalda ise küçük aile işletmelerini ezildiğini anlatan Gürer, “Çözüm ‘planla, üret, destekle, yönet’ politikası olmalıdır. Bu olmadan sorunlar bitmez. Çiftçilerin ve besicilerin yaşadığı olumsuzluklar aynı zamanda tüketiciye de yansıyor. Hayvansal ürünleri şu an daha pahalıya almak zorunda kalan tüketiciler bir süre sonra sadece kırmızı ete değil hiç bir hayvansal ürüne ulaşamaz olacak. Zincirin kırılmaması gerekir" dedi.

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer

Gebe hayvanlar kesime gönderiliyor

Tarım girdilerine zam üstüne zam geldiğine değinen CHP Niğde Milletvekili Gürer, "çiftçi ve besici için huzur gidiyor, gam geliyor. Ülkemizde gebe hayvan ve süt inekleri yem ve bakım masrafları arttığı için besici kesime gönderiyor, bu durum hem insanlık açısından çok kötü hem de ekonomimiz açısından çok vahim. İnanın kesimhanelerdeki görüntülere yürek dayanmıyor” dedi.

 

'Türkiye'nin et stokları azaldı'

"Bir inek en az 5 kez yavrular bu durumda hayvan kesimi doğacak buzağı yok ediyor. Ülkemizde buzağı ölümlerinin yüzde 14'ü bulduğu bölgeler var. Sadece bu ölümler önlense et açığı biter. Ölümler çoğunlukla beslenme ve hastalık nedeniyle gerçekleşiyor. Dünya kabul edilebilir değer yüzde 6 iken biz de yüzde 14'ü geçiyor" sözleri ile son durumu özetleyen Ömer Fethi Gürer her geçen gün anaç hayvanları azalan Türkiye'nin kırmızı et stokunun da azaldığı belirterek uyardı.

'Kırmızı ete 2 ay içinde en az yüzde 30 zam gelecek'

Halktv.com.tr'ye konuşan sektör temsilcilerine göre, gerek hayvan yemlerindeki gerekse hayvanlarda kullanılan ilaçlardaki fiyat artışları yüksek maliyetlere neden oluyor. Dişi sığır sayısının azalması ve yüksek maliyetlerin üzerine bir de turizm sezonundaki talep artışı eklendiğinde, önümüzdeki iki ay içerisinde et fiyatlarında yüzde 30-40 arasında zam bekleniyor. Bu artış beklentisinin altında ayrıca ise birçok yapısal sebep yatıyor. Sektör temsilcileri gıda krizinin ciddi şekilde hissedildiği şu dönemde Katar, Ürdün, Birleşik Arap Emirlikleri gibi Ortadoğu ülkelerine küçükbaş hayvan ihracatının yapılmasının da piyasaları alt üst ettiği görüşünde. Arap ülkelerine Kırşehir, Yozgat, Kayseri, Aksaray, Niğde, Adana'dan canlı hayvan satışı yapıldığını belirtti. Bakanlık gelen tepkilerin ardından kırmızı et ihracatına kısıtlama getirdi.

İsmini vermek istemeyen bir besici ise "Kimse arttık hayvanına arpa yediremiyor. Arpa fiyatları son bir yılda yüzde 300 arttı. Daha önceki yıllarda arpayı ton olarak alıyorduk şimdi çuvalla alıyoruz. Saman fiyatları ise yüzde 100 arttı. Motorin, bir yılda 7 liradan 25 liraya çıktı. İlaç ve tedavi masrafları çok yüksek. Tüm bunlar yetmezmiş gibi ürettiğimiz sütün kilosunu 4 lira 35 kuruşa satıyoruz. Hayvan yeminin kilosunun ise 6 liradan alıyoruz. Bir kilo süt artık bir kilo yem etmiyor. Süt için hayvana 6 bin liralık yem alıyorsak, süt satışından ise 4 bin 350 lira kazanıyoruz. Bunun bir de samanı, yemi, işçiliği ve ilaç tedavileri var. Artık hiç kimse ahırdaki hayvanını arttırma derdinde değil aksine azaltmak peşinde. Besleyemiyorsak para ederken satalım da zararın neresinden dönsek kardır diyoruz" dedi. Çiftçiler ayrıca yemcilerden senet imzalayarak yem aldıklarını büyük bir borç batağı içinde olduklarını söylediler. ( İsmini vermek istemeyen besici devlet bankalarına, kooperatiflere borcu olduğunu, tarlalarının ipotekli olması nedeniyle kendisine gelebilecek baskılardan endişe ettiğini belirtti)

'Yanlış süt politikası, et fiyatlarını da etkiliyor'

Tüm Süt, Et ve Damızlık Sığır Yetiştiricileri Derneği Başkanı Sencer Solakoğlu, özellikle son 4 aydır çok yoğun bir inek kesiminin yapıldığını belirtiyor:
"Yıllarca zarara mahkûm bırakılan süt çiftçileri, yoğun bir şekilde anaç hayvanlarını kesmeye başladılar. Bu kesimlerin sonucunda her geçen gün et üretimi düştü.

"Et hayvanı üreten çiftliklerin birçoğunun kullanım kapasitesi yüzde 50'nin altına düştü. Dolayısıyla şu anda kesimlik et hayvanı bulmakta çok ciddi zorluk çekiliyor, et fiyatlarının yükselmesi şart."

Özel Haber Haberleri