Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından bölgedeki yetersizliğiyle gündem olan Kızılay’ın, depremin üçüncü gününde AHBAP Derneği’ne 46 milyon lira karşılığında çadır sattığı ortaya çıkmıştı. Bu skandalın hemen ardından kurumun konserveleri, yapılan giysi yardımlarını ve hatta kan bağışlarını da sattığı iddia edildi. Tüm bu skandallardan sonra ise Kızılay ''sana ihtiyacımız var'' diyerek vatandaşlara mesaj gönderdi. Tüm kan grubunda azalma olduğu belirtilen mesajda; "Sizi kan bağışına davet ediyoruz. Sana ihtiyacımız var" ifadesi dikkat çekti. Son günlerde adı skandallarla anılan Kızılay'da kan sıkıntısının yaşanmasının nedeni ise bu haberler gösterildi.
Tüm bu iddialar üzerine Kızılay'dan bugün bir yazılı açıklama yaptı...
Açıklamada; ''derneğin tüm gelirlerinin bağışçılarından, uluslararası fonlar ve gelir getirici iştiraklerinden geldiği aktarılırken, küresel ölçekte proje, program ve etkinlikleri yürüttüğü bu süreçte kamu maliyesinden herhangi bir bütçe desteği almadığı'' vurgulandı.
'Çadırları kendimiz üretiyoruz'
Bu işletmelerden Kızılay Çadır-Tekstile ilişkin bilgi verilen açıklamada, "Kızılay Çadır-Tekstil İşletmesi, Derneğin Türkiye Afet Müdahale Planı kapsamında 'Barınmaya Destek' fonksiyonu gereği çadır depolarında tuttuğu çadır stoklarını hep aynı miktarda tutmakla sorumludur. Ülkemizde ve dünyada kendisinden çadır talep eden kurum ve kuruluşlar için çadır üretimi yapmaktadır. Bunların arasında BM kuruluşları, AFAD, Bakanlıklar ve STK'ler yer almaktadır. Çadır-Tekstil İşletmesi, bu süreçte elde edilen tüm girdileri, Kızılay Derneğine aktarmakta ve bu girdiler insani yardım çalışmalarında kullanılmaktadır." ifadesi kullanıldı.
Kan satışı iddiası
Vatandaşların telefonlarına gönderilen kısa mesajda tüm kan gruplarında azalma yaşanan ve kan talebinde bulunan Kızılay'ın kan satışıyla ilgili olarak; kan bankacılığı uygulamalarının tek yetkili otoritesinin Sağlık Bakanlığı olduğu vurgulandı.
Kan satışı iddiası ile ilgili olarak Kızılay; ''hastanelerin talep ettikleri her kan veya kan bileşeni için tedarik süreci maliyeti (çalışanlar, laboratuvar, kan torbaları, soğuk zincir) ay sonunda Kızılay'a ödenmekte. Bu ödemeye kendi giderleri de eklenerek SGK'ye fatura edilmektedir. Dolayısıyla tüm sürecin maliyetini devletimiz karşılamaktadır. Haberlerde sözü edilen faturalandırma yöntemleri tamamen hastanelerin tüzel kişiliklerinin özelliklerinden ve hizmet alım esaslarının ayrıntılarından oluşmaktadır. Tüm kamuoyu ve özellikle medya mensuplarının bunu bilmesine rağmen, Kızılay'ın topladığı kan bağışlarını hastanelere sattığı gibi bir yaklaşım sadece ve sadece iftiradan ve kötülükten ibarettir" açıklamasını yaptı.