Çıray, İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı (İGC) Misket Dikmen’i ziyaret etti. Dr.Çıray ziyarette döviz kurundaki artış ile zirve yapan kâğıt krizinin yerel basın üzerindeki ağır baskısını değerlendirdi.
İGC Başkanı Dikmen görüşmede basının sorunlarından söz ederek, Türkiye’nin pek çok ilinde önce hafta sonu yayınlanmama kararı alan, ardında da birer birer kapanma haberleriyle kâğıt krizinin etkilerinin en ağır şekilde yaşandığını anlattı. Çıray, “AKP zihniyetinin ‘babalar gibi’ sattığı SEKA’nın yokluğu, etkisini çok ağır şekilde hissettirdi. Beceriksiz ve öngörüsüz ekonomi yönetimi, Damat’a teslim edilen hazine ekonomik krizin etkilerinin de ezici boyutta hissedilmesine sebep oluyor. Dolardaki önlenemez yükselişle birlikte ithal edilen kâğıt fiyatları tavan yapmış durumda. Halkın önemli bir kısmı şimdilik tuvalet kağıdı fiyatlarındaki artışla Türkiye’deki kâğıt krizinden haberdar olsa da Mart'tan beridir Türk yayıncıları büyük bir darboğazın pençesinde yaşam savaşı veriyor ve yerel basından imdat çığlığı yükseliyor” dedi.
'KÂĞIT İTHALATINDA CİDDİ BİR DÜŞÜŞ YAŞANDI'
Krizin "en ağır" faturasını yerel basının ödediğine dikkat çeken Aytun Çıray, “Yıl başında döviz artışından bağımsız olarak kâğıt fiyatları zaten zamlanmıştı. Dolar’ın 6TL’nin üzerine çıkmasıyla kâğıt ithalatında ciddi bir düşüş yaşandı. Toptancılar stoklarını tüketti ve yeni kâğıt ithalatı yapmıyor. Büyük yayın evleri ve ulusal gazetelerin bile imdat çığlıkları attığı bu ortamda yerel gazetelerin kapanması an meselesidir.
'YEREL GAZETELERİN KAPANMASI, ANADOLU'NUN SUSTURULMASI DEMEKTİR'
Eğer bir an önce önlem alınmaz ve yerel gazetelere gereken kâğıt desteği sağlanmazsa Anadolu’nun her yerinden kapanan köklü yerel gazete haberleri duyacak, işten çıkarılan binlerce eğitimli genç yerel gazetecilerin istihdam sorunuyla karşı karşıya kalacağız. Yerel gazetelerin kapanması, Anadolu’nun susturulması demektir,” şeklinde konuştu.
Çıray, Türkiye’nin en büyük sorunlarından birinin kâğıt tedarik etmede yaşandığına dikkat çekerek, “Sayın Genel Başkanımız Meral Akşener, seçimler boyunca TRT’yi iktidarın borazanı e büyük israf kaynağı haline gelen TRT’yi kapatacağımızı vaat etmişti. TRT 2013-2016 yıllarında bandrol ve elektrik faturaları ile cebimizden toplam altı milyar lira aldı. Ekim'de TBMM açıldığında TRT’nin kapatılması ve böylece elde edilecek 6 milyarlık tasarrufun yerel ve internet basınına dağıtılması hakkında kanun teklifi vereceğim. Tüm muhalefet partilerinden destek bekliyorum.”
'AKP'NİN TÜRKİYE'YE VERDİĞİ ZARARLAR AÇISINDAN SEKA İYİ BİR ÖRNEKTİR'
Ayrıca SEKA gibi köklü bir kurumun kapatılması, bugün kâğıtta dışa bağımlı olmamızın en büyük sebebidir. AKP’nin Türkiye’ye verdiği zararlar açısından SEKA iyi bir örnektir. Yarın çok geç olmadan kâğıtta dışa bağımlılık ortadan kaldırılmalı ve yerli kâğıt üretimine geçilmelidir. 16 yıldır iktidarda olduğu halde henüz Türkiye’ye tek bir devlet fabrikası kazandırmamış olan Cumhurbaşkanı Erdoğan’a kağıt fabrikaları kurması konusunda çağrıda bulunuyorum. Eğer devlet eliyle fabrika kurmayı kabul etmiyorsa en azından güçlü ve dişe dokunur teşvik versin” değerlendirmesini yaptı.