Kuzey Irak’ta, Pençe-Kilit Harekât bölgesinde 9 şehit daha verdik.
Bir ay kadar önce aynı yerde 12 şehit vermiştik.
12 şehidimizin acısı tazeyken 9 şehit haberi daha geldi.
Şehitlerimize Allah’tan rahmet, ailelerine, yakınlarına ve milletimize başsağlığı ve sabır diliyorum.
Aynı üs bölgesinde kısa aralıklarla şehitler vermemiz tartışmalara neden oldu.
Emekli komutanlar, televizyonlarda analizler yaptılar. Komutanlar arasında da görüş ayrılıkları vardı. Bazı komutanlar kış koşullarında askerlerin üs bölgesinden boşaltılması gerektiğini savundu. Bazıları ise alan hakimiyeti nedeniyle askeri üs bölgesinde kalması gerektiği görüşünü dile getirdi.
Tartışmalar sürüyor.
Tabii bu konu askerin uzmanlık alanına giriyor.
İşin siyasi boyutuna gelince.
Her terör örgütünün bir siyasi hedefi olduğu gibi her askeri herakâtın da bir siyasi hedefi vardır.
Türkiye’nin güvenlik güçlerinin yaptığı terörle mücadelenin hedefi Türkiye’nin ulus ve toprak bütünlüğünü korumaktır.
PKK terör örgütünün siyasi hedefi ise bağımsız Kürt Devleti kurmaktır.
PKK’nın KCK olarak bilinen sözleşmesinde, terör örgütünün siyasi amacı; Türkiye, Suriye, Irak ve İran’dan koparılacak dört parça üzerinde Kürt devleti kurmak ve bu dört bölgeyi birleştirerek Büyük Kürdistan’ı oluşturmak şeklinde ifade ediliyor.
Sovyetler Birliği’nin dağılmasından sonra ABD’nin himayesine giren PKK terör örgütü, bu ülkenin desteğiyle amacına ulaşmaya çalışıyor. PKK terör örgütünün amacı ile ABD Büyük Ortadoğu Projesi’nde (BOP) ortaya konulan amaç örtüşüyor. ABD’nin uygulamaya koyduğu BOP’un amacı Ortadoğu ve Kuzey Afrika’daki ülkeleri bölmek, sınırları değiştirmek, bu bölgedeki hakimiyetini böl-yönet yöntemiyle güçlendirmek.
ABD, Irak’tan sonra Suriye’yi böldü.
Suriye’nin kuzeyinde PKK teröristlerini eğitiyor, ordulaştırıyor ve savaş araçlarıyla donatıyor.
Bunu da açıktan yapıyor.
Irak ve Suriye’den sonra hedefte Türkiye ve İran var.
ABD dışında PKK bölge ülkelerinden de destek görüyor.
Örneğin İsrail de ABD gibi üstü örtülü şekilde destek veriyor.
Suriye’de, Irak’ta, İran’da ve Türkiye’de istikrarsızlık yaratmayı hedefliyor.
Türkiye, PKK terör örgütüyle 40 yıldır mücadele ediyor.
Elbette PKK terör örgütüyle mücadele sürecektir. Ancak bununla birlikte Türkiye terör örgütünün arkasındaki devletlere karşı da tavır almalı ve yaptırım uygulamalıdır.
Türkiye’de iktidar sözlü olarak İsrail’i suçluyor, uyarıyor ancak uygulamaya geçmiyor. Örneğin İsrail’le ticaretini sürdürüyor.
Diğer taraftan ABD’ye karşı etkili bir önlem almıyor.
İsrail’i İran’a karşı korumak için kurulan Kürecik radar üssü faaliyetlerini sürdürüyor.
İncirlik başta olmak üzere Türkiye’deki ABD üsleri de faaliyetlerini sürdürüyor.
İktidarın bu tutumu devam ettikçe ABD de İsrail de PKK terör örgütünü desteklemeyi sürdürecektir.
Bu desteğin kesilmesi için Türkiye bu iki ülkeye yaptırım uygulamalı, terör örgütünü desteklemenin bir maliyeti olduğunu bu ülkelere göstermelidir.