Türk Tabipleri Birliği (TTB) Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı gözaltına alındı. Türkiye İnsan Hakları Vakfı, Korurcu'nun gözaltına alındığını şöyle duyurdu:
"TTB Başkanı ve Vakfımızın Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı kabul edilemez bir şekilde gözaltına alınmıştır. Derhal serbest bırakılsın."
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Türk Tabipleri Birliği Başkanı Rasime Şebnem Korur'un "terör örgütü propagandası yapmak" suçundan gözaltına alındığını bildirdi
Evinde arama
Halk TV Ankara Temsilcisi Özlem Akarsu Çelik, TTB avukatlarından aldığı bilgiyi İsmail Küçükkaya ile Yeni Bir Sabah'ta aktardı. Çelik şunları söyledi:
"Şu an Şebnem Korur Fincancı'nın İstanbul'daki evinde arama yapıldığını öğrendik. Fincancı yurt dışındaydı, döndü ve ifade vermek için başvurdu avukatlarıyla. 'Perşembe akşamı Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın soruşturma başlattığı bilgisini alır almaz, cuma günü giderek bir dilekçe verdik. Katibe telefonlarımızı bıraktık ve başsavcılıktan da ifadeye çağrılacağı bilgisini aldık. Biz ifadeye çağrılmasını beklerken evine bir baskınla gözaltına alındı Şebnem Hoca. Biz de şu anda İstanbul'a hakaret ediyoruz' dediler konuştuğum avukatlar. Ankara'ya getirileceğine dair bir bilgi var Şebnem Korur Fincancı'nın."
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan yapılan açıklama ise şöyle:
"20.10.2022 tarihinde PKK/YPG silahlı terör örgütünün sözde yayın organına yaptığı açıklamalar nedeniyle Türk Tabipler Birliği Başkanı Rasime Şebnem Korur, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığımız Terör Suçları Soruşturma Bürosunca başlatılan soruşturma kapsamında, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun 7/2 maddesi gereğince Terör Örgütü Propagandası Yapmak suçundan 26.10.2022 tarihinde gözaltına alınmıştır.
Ayrıca Cumhuriyet Başsavcılığımızca adı geçen şüphelinin halen devam ettirdiği Türk Tabipler Birliği Merkez Konseyi Başkanlığı görevine, 6023 sayılı Türk Tabipler Birliği Kanununun ‘Amaçları dışında faaliyet gösteren Türk Tabipleri Birliğinin merkez ve tabip odalarındaki sorumlu organlarının görevlerine son verilmesine ve yerlerine yenilerinin seçilmesine, Sağlık Bakanlığının veya bulundukları yer Cumhuriyet Başsavcılığının istemi üzerine…’ şeklindeki Ek 2. Maddesinin 2. Fıkrası gereğince SON VERİLMESİNE, aynı maddenin 3. Fıkrasında düzenlenen usulle yerine yeni merkez konseyi başkanı seçilmesine karar verilmesi için nöbetçi asliye hukuk mahkemesi nezdinde talepte bulunulmuştur."
AKP'den ilk açıklama
AKP MKYK üyesi ve eski Milletvekili Şamil Tayyar, sosyal medya hesabından TBB Başkanı Fincancı'ya ilişkin açıklamalarda bulundu.
Tayyar, "Talep yerinde görülürse TTB Başkanlığı’na 'kayyım' atanabilir" ifadesini kullandı.
AKP'li Tayyar'ın paylaşımı şu şekilde:
"TTB Başkanı Şebnem Korur Fincancı, terör örgütü propagandası yapmaktan gözaltına alındı. Ayrıca savcılık, Fincancı’nın görevden alınmasını talep etti. Talep yerinde görülürse TTB Başkanlığı’na ‘kayyım’ atanabilir."
AKP'li Birinci: Evinde kalaşnikof mermisi bulundu
AKP MKYK Üyesi Mücahit Birinci ise sosyal medyadan yaptığı paylaşımda, "Soru şu: Evinde kalaşnikof mermisi ve örgütsel döküman bulunan Fincancı, Tabipler Birliği başkanlığına nasıl seçilebiliyor. Bu tipolojiye oy vermek nasıl bir durumdur?" ifadelerini kullandı.
Gözaltına alınma görüntülerini TRT yayınladı
TRT Haber, Şebnem Korur Fincancı'nın gözaltına alındığı görüntüleri paylaştı. 'Görüntüler ilk kez TRT Haber'de diye servis edilen görüntülerde, TEM polisinin Fincancı'nın evine girdiği ve arama yaptığı anlar görülüyor.
CHP'li Özel: Asla kabul edilemez
Fincancı'nın gözaltına alınmasına ilişkin CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Twitter'dan açıklama yaptı.
Özel sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımında, "Hoşunuza giden konular konuşulabilince değil en aykırı en rahatsız edici görüşler özgürce konuşulabilince buna ifade özgürlüğü diyoruz. Şebnem Korur Fincancı'nın gözaltına alınması ve onun üzerinden TTB’ye yönelik saldırılar demokrasi görüntüsü değildir. Asla kabul edilemez!" dedi.
Kadıköy'de protesto edilecek
Kadınlar Birlikte Güçlü, Şebnem Korur Fincancı'nın gözaltına alınmasını bu akşam saat 19.00'da Kadıköy Süreyya Operası önünde protesto edeceğini duyurdu. Yapılan paylaşımda, şöyle denildi:
"Şebnem Korur Fincancı doğru bildiklerini söylemekten vazgeçmedi. Özgür basın geleneği tüm saldırılara rağmen yazmaya devam etti. Kadın ve LGBTİ+'lar olarak asla ve asla gerçekleri söylemekten vazgeçmedik, vazgeçmeyeceğiz. Bugün saat 19.00’da Kadıköy Süreyya Operası önündeyiz!"
Gözaltıya tepkiler
Şebnem Korur Fincancı'nın gözaltına alınmasına ise tepkiler geldi.
Halkların Demokratik Partisi: Şebnem Korur Fincancı’nın gözaltına alınması iktidarın suçlarını örtbas etme telaşıdır. Şebnem Hoca Türkiye toplumunun vicdanıdır, bilimin ve meslek onurunun gereğini yerine getirmiştir. Bu saldırılarla gerçeği gizleyemez, toplumu susturamazsınız.
CHP Ankara Milletvekili Murat Emir: Düşüncesini beğenmedikleri insanları gözaltına almak FETÖ taktiği idi, artık AKP’nin geleneksel politikası haline geldi. TTB Başkanı Şebnem Korur Fincancı'nın gözaltına alınmasına niye gerek duyuldu? Çağırsanız gelip ifade vermeyecek miydi? #SebnemKorurFincancıYalnızDeğildir
HDP İstanbul Milletvekili Musa Piroğlu: Bu zorbalığa teslim olmayacağız.Şebnemn hoca yalnız değildir ,yalnız kalmayacak.
HDP Adana Milletvekili Tülay Hatimoğulları: Şebnem Hoca Türkiye toplumunun vicdanıdır, bu saldırı ile vicdanları susturamazsınız...
Avukat Eren Keskin: Şebnem Korur Fincancı gözaltına alındı. Bir Adli Tıp hekimi, TTB başkanı çağrılınca ifadeye gidecekken gözaltına alınıyor. Gözaltında tutulan gazeteciler ve Şebnem Korur Fincancı.. Sizi asla yalnız bırakmayacağız.
Türk Tabipleri Birliği: Bir süredir yürütülen linç kampanyasının ardından bugün gözaltına alınan hocamız Dr. Şebnem Korur Fincancı'ya yapılanları asla kabul etmiyoruz. Hocamıza ve örgütümüze sahip çıkarak mücadelemizi sürdüreceğiz!
İstanbul Tabip Odası: TTB MK Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı’nın gözaltına alınması kabul edilemez. Bilinmelidir ki TTB her zaman iyi hekimlik değerlerine bağlı bir mücadele sürdürmüştür. Şebnem Korur Fincancı derhal serbest bırakılmalıdır!#ŞebnemKorurFincancıYalnızDeğildir
İnsan Hakları Derneği: Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı gözaltına alınmıştır. Derhal serbest bırakılsın.
Veli Saçılık: Önce hedefe gösterip, şeytanlaştırıyorlar. Sistem muhalefetinin “tepki verirsek başımıza dert alırız” diyecek bir basiretsizlik içinde olduğunu bilerek harekete geçiyorlar. #SebnemKorurFincancıYalnızDeğildir
Özgürlük İçin Hukukçular Derneği İzmir: TTB Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı kabul edilemez bir şekilde gözaltına alınmıştır. Şebnem Hoca derhal serbest bırakılmalıdır. #ŞebnemKorurFincancı #ŞebnemKorurFincancıYalnızDeğildir
Sağlık Emekçileri Derneği Şişli: Hakikati savunan Şebnem Hocanın gözaltına alınması kabul edilemez. Kimyasal silah kullanımının araştırılmasını öneren bir insan hakları savunucusuna yapılan bu muameleyi kabul etmiyoruz.
Ne olmuştu?
Sosyal medyada dolaşıma sokulan videoda terör örgütü PKK'ya yönelik operasyonda kimyasal silah kullanıldığı ileri sürüldü. Terör örgütüne bağlı hesapların dolaşıma soktuğu görüntülerde yer alan iki kişinin bir çeşit kriz geçirdiği, çevresindekilerin de müdahale etmeye çalıştığı görülüyordu. Videoya ilişkin konuşan bazı milletvekilleri kimyasal silah kullanılıp kullanılmadığına dair araştırma yapılmasını istediler. AKP ise bunun TSK'ya yönelik bir iftira kampanyası olduğunu söyledi.
'Kullanılmış durumda'
Fincancı, Irak'ın kuzeyinde PKK'ye yönelik yürütülen askeri operasyonlarda kimyasal silah kullanıldığı iddialarına ilişkin görüntüleri incelediğini belirterek, "Belli ki sinir sistemini doğrudan tutan toksik-zehirli kimyasal gazlardan biri kullanılmış durumda. Her ne kadar kullanılması yasak olsa da çatışmalarda kullanıldığını görüyoruz” ifadelerini kullanmıştı.
'Bağımsız heyetler incelemeli'
Bağımsız heyetlerin bölgede inceleme yapmasının uluslararası sözleşmeler gereği zorunlu olduğunu belirten Fincancı, "Uluslararası sözleşmelerin uygulanması ve kimyasal silahların kullanımını yasaklayan Cenevre Sözleşmesi kapsamında böyle bir iddia ortaya çıktığında nasıl bir araştırma yapılacağı da Minnesota Protokolü’nün ilkelerinin ele alınması gerekiyor” demişti.
MSB: Beyhude çırpınışlar
Milli Savunma Bakanlığı (MSB) iddiaların ardından açıklama yaptı ve şunları söyledi:
Silahlı Kuvvetlerimiz, uluslararası hukuk ve anlaşmalarca yasaklanmış mühimmat kullanmamaktadır. Bu tür mühimmat TSK envanterinde bulunmamaktadır.
Dezenformasyon çabaları TSK'nın kararlı mücadelesi sonucu çökme noktasına gelen ve ahlak dışı yollarla çıkış arayan terör örgütü ve müzahirlerinin beyhude çırpınışlarıdır.
'İftira kampanyaları'
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın da bu iddiaları iftira olarak nitelendirdi ve "Türk Silahlı Kuvvetleri, Emniyet ve İstihbaratımız, terör örgütünün oksijenini kestikçe yeni iftira kampanyalarına başvuruyorlar. Kimyasal silah yalanı, terörü aklamaya ve estetize etmeye çalışanların beyhude çabasıdır. Terörle mücadelemiz azim ve kararlılıkla devam edecek" dedi.
Erdoğan ve Bahçeli ne demişti?
Erdoğan, "Türk Tabipler Birliği Başkanı ile ilgili yargı harekete geçmiştir. Hem bu kişiyle, hem bu kurumla ilgili adımlar atılacak. Bakanlarımıza, Tabipler Birliği başta olmak üzere meslek örgütlerinde yeni yapıya geçilmesine yönelik mevzuat çalışmalarının hızlandırılması talimatı verdik. Gerekirse yasal düzenlemeyle bu ismin değişmesini sağlayacağız" demişti.
Bahçeli ise şu ifadeleri kullanmıştı:
"Terörle mücadelemizi kundaklamak isteyenler yalan ve iftirayla bezenmiş iddialarla karşımıza çıkmaktadır. Kimyasal silah kullanıldığına inanan kimse yoktur. Türkiye'den Irak, Suriye çıkarma peşinde olanlar sömürge piyonlarıdır. CHP'li vekilden HDP'lilere, terörist Demirtaş'tan TTB Başkanı'na kadar terörün değirmenine su taşıyanlar alçaktır. İP Başkanı'nın TTB'ye övgüleri hala hafızalarımızda olup, son dehşet verici sözlerine ne yorum getireceği merak konusudur.
Türk askerine düşmanlık, düşmana askerliktir. 23 Ekim'de Köln'de husumet oluşumu tarafından düzenlenen konferansta yeminli Türkiye düşmanları sahneye çıkmıştır. TTB Başkanı da terör örgütleriyle iltisaklı olduğu gerekçesiyle hapis cezası olanların hak ihlaline uğradığını söylemiştir. Şerefli Türk hekimleri hariç, TTB Başkan ve yöneticileri en ağır cezalar tatbik edilerek kapısına kilit vurulmasını tarihi önemde addediyorum. Türk düşmanı birliğin isminin başına Türk yazılamaz. TTB'nin tıpla, hekimlikle uzaktan yakından ilgisi kalmamıştır.
Türk askerine hainlerin ve zalimlerin ağzıyla kimyasal silah çamuru atanları, mesela Türk Tabipleri Birliği Başkanı’yla diğerlerinin Türk vatandaşlığından çıkarılması, vatansız ve ülkesiz olmaya mahkum edilmesi akla en yatkın yollardan birisidir. Zira tahammülümüz bitmiş, sabır taşımız çatlamıştır. Türk Tabipleri Birliği’nin tıpla, hekimlikle, sağlıkla uzaktan yakından ilgisi kalmamıştır."