Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde yapılacak Adli Yıl açılış törenine katılacağını açıklayan Türkiye Barolar Birliği’ne tepki gösteren İzmir Barosu ‘Bizi temsil etmiyorsunuz’ başlıklı bir açıklama yapmıştı. 2 Eylül’de yapılacak törene katılmayacağını açıklayan baro sayısı 42'ye yükseldi. Daveti kabul eden baro sayısı ise yalnızca 3.
Törene katılacağını açıklayan Türkiye Barolar Birliği’ne (TBB) ise tepkiler sürerken TBB Başkanı Feyzioğlu'ndan açıklama gecikmedi.
TBB'deki makam odasında AA muhabirine yaptığı açıklamada, baroların da TBB'nin de vesayet altında olmadığını ifade eden Feyzioğlu, "Bence burada asıl meseleden uzaklaşmamak lazım. Asıl mesele nedir? Türkiye, 1,5 yıldır çok önemli bir sürecin içinde, Yargı Reformu Strateji Belgesi… Fevkalade değerli bir çalışma bu. Adalet Bakanlığımızın çatısı altında tüm barolarımızın, TBB'nin, Türkiye'deki tüm hukuk fakültelerinin, başsavcılıklarımızın, HSK'nın, yüksek mahkemelerin katılım gösterdiği çok etkili, doğru bir süreç yürütüldü. Bu sürecin sonunda bir belge çıktı ortaya" diye konuştu.
Avukatların iş beklediğini dile getiren Feyzioğlu, "Benim sırtımda bunların yükü var. Sırtında bu insanların, meslektaşların, vatandaşların yükünü hisseden hiç kimse öyle istediği gibi keyfi davranamaz. Çözüm üretmek zorundayız" dedi.
Feyzioğlu, 125 bin meslektaşının sorunlara çözüm istediğini, Cumhurbaşkanı ve devlet yönetimiyle görüşülmesine sıcak baktığını belirterek, bu görüşmenin en iyi zemininin ise adli yıl açılışı olduğunu vurguladı.
"REFORM SAYESİNDE GAZETECİLİK Mİ YAPTI TERÖR ÖRGÜTÜ PROPAGANDASI MI YAPTI GÖRECEĞİZ"
"Ben meslektaşlarımın, ezici çoğunluğun dediğini yapıyorum. Yönetim kurulunda da bu değerlendirmeyi yaptık" diyen Feyzioğlu, yargı reformunun içinde düşünce özgürlüğünü güvence altına alacak düzenlemelerin olduğuna dikkati çekti.
Feyzioğlu, şunları ifade etti:
"Gerçekten düşünce özgürlüğünü mü kullandı yoksa bir terör örgütüne yardım mı etti, onun propagandasını mı yaptı, onun üyesi midir? Bakın bu tereddütlü noktalarda Yargıtay denetimi açılıyor. Düşünce özgürlüğüne ilişkin her konuda Yargıtay'ımızın yani Türkiye'deki en yüksek mahkemenin denetimine izin veren, bunun önünü açan bir düzenleme getiriyoruz. Bir taraftan diyeceksin ki 'Gazeteciler niye tutuklu?' hatta 'tutsak' diyeceksin, öbür taraftan da gerçekten gazetecilik mi yaptı yoksa suç mu işledi yani gazetecilik değil de terör örgütü propagandası mı yaptı, bunun Yargıtay denetiminden geçmesini sağlayacak, güvence verecek bir düzenlemenin çıkmaması için uğraşacaksın. Bugün bizi yerden yere vuranlar, Temmuz ayında düzenlemenin çıkması için bir gram destek vermemiştir. Biz, çırpındık çıkması için. İnşallah Ekim'de Meclis'imizin ilk gündem maddesidir ve yasalaşacaktır. Türkiye'nin önünü açacaktır bu düzenleme. Dünyada Türkiye'nin başarılı olmasını istemeyen, bölünmesini, yıkılmasını, gayrimeşru yapıların yönetimi ele geçirmesini isteyen birtakım örgütler, Avrupa'da ve Amerika'da yargı reformu için 'içi boş, çıkmayacak, çıkması istenmeyen bir düzenleme' propagandası yapıyorlar. Ödleri kopuyor çıkar diye. Niye? Çıktığı zaman ellerinde malzeme kalmayacak. Biz bu reformun çıkmasını teşvik etmek zorundayız çünkü içindeyiz 1,5 senedir."
Feyzioğlu, bir kesimde yargı reformunu engelleme çabasının olduğuna dikkati çekerek, "Bir kesimin de haklı endişeleri, kaygıları olabilir. Yapıcı eleştiriler başımızın üstüne. Başka saikle, maksatla saldırıya geçen odakların etkisi altında kalmadan fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür bir şekilde eleştirin, başımızla beraber" ifadelerini kullandı.
"REFORMU ÇIKARMAK ZORUNDAYIZ"
"Türkiye'de binlerce genç avukatın çay parası yok. 5 yıldan az kıdemli 40 bin avukat var. 10 günde 600 avukat eklenmiş aramıza ve daha yağıyor bunlar. Reformu çıkarmak zorundayız" diyen Feyzioğlu, şöyle konuştu:
"Bu arkadaşlarımıza tek tek soralım. 'Siz, benim Yargı Reformu Strateji Belgesi'nin kanunlaşması için çalışmamı istiyor musunuz, istemiyor musunuz?' diye. Tuzu kuru olanların ne dediği çok önemli değil. Ekmek peşinde, aş peşinde olanların ne dediğini önemsiyorum. Benim sorumluluğum bu genç meslektaşlarıma karşı öncelikle ve onlara sorduğumuzda derler ki 'Başkan, ne yap yap bu reform belgesinin kanunlaşması için üstüne düşeni yap, slogan yapma, boş konuşma, çalış ve bunu çıkart.' Dolayısıyla adli yıl açılışının biz çok önemli bir diyalog zemini olduğunu biliyoruz. 4 sene sonra tekrar konuşacağız orada. Konuşma imkanı verilmediğinde gitmedik, konuşma imkanı verildi, gittik. 4 senedir cevap yazıyoruz, 'Konuşma imkanımız olmazsa katılmayız.' diyoruz ama Türkiye'nin normalleşmesi sürecinde Yargıtay Başkanlığımız da önemli bir adım attı, bize elini uzattı. Biz de elimizi uzattık. Türkiye'nin normalleşmesine, yeniden kucaklaşmasına katkıda bulunacağız."
Feyzioğlu, 82 milyon vatandaşın normalleşmeyi istediğinin altını çizerek, "Düşmanlıktan beslenen küçük bir kesim var ama vatandaşlarımızın ezici bir çoğunluğu düşmanlık istemiyor. Sorunların çözümünü istiyor. Sorunlar da kavga ederek değil, el sıkışarak çözülür. Sıkılı yumrukla el sıkışamazsınız, birbirinize vurursunuz. Elinizi uzatırsınız, elini uzatır. Elini uzattığında, sıktığında kimseye tabi olmazsınız. Herhalde bazıları sanıyor ki biriyle el sıkışınca sen onun emrine giriyorsun, bizim çok şükür öyle bir öz güven eksiğimiz ve kompleksimiz yok." şeklinde konuştu.
HANGİ BAROLAR TÖRENE KATILMAYACAK?
Şu ana kadar Adli Yıl açılış törenine katılmayacağını açıklayan barolar şöyle:
- Adana Barosu
- Adıyaman Barosu
- Aksaray Barosu
- Amasya Barosu
- Ankara Barosu
- Antalya Barosu
- Artvin Barosu
- Aydın Barosu
- Balıkesir Barosu
- Bilecik Barosu
- Bingöl Barosu
- Bitlis Barosu
- Bolu Barosu
- Bursa Barosu
- Çanakkale Barosu
- Denizli Barosu
- Düzce Barosu
- Eskişehir Barosu
- Gaziantep Barosu
- Hatay Barosu
- Iğdır Barosu
- Isparta Barosu
- İstanbul Barosu
- İzmir Barosu
- Kırklareli Barosu
- Kocaeli Barosu
- Kütahya Barosu
- Malatya Barosu
- Manisa Barosu
- Mersin Barosu
- Muş Barosu
- Muğla Barosu
- Ordu Barosu
- Sinop Barosu
- Şanlıurfa Barosu
- Tekirdağ Barosu
- Tunceli Barosu
- Trabzon Barosu
- Van Barosu
- Yalova Barosu
- Zonguldak Barosu
YALNIZCA 3 BARODAN OLUMLU YANIT
Törene Türkiye Barolar Birliği’nin yanısıra üç baro katılacağını açıkladı. Buna göre Elazığ, Çorum ve Rize Baroları külliyedeki törene katılacaklar.
Diyarbakır Barosu ise kararını Pazartesi günü açıklayacağını duyurdu.