TGS, Sputnik Türkiye yönetimi ile sürdürdüğü toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine grev kararı almıştı. Kararın ilanından sonra Sputnik Türkiye, TGS üyesi 24 çalışanını işten çıkarmıştı. Grev, 30’uncu gününde devam ediyor.
Türkiye Gazateciler Sendikası, grevin 30. gününde basın açıklaması yaptı.
TGS Ankara Şube Yöneticisi Mahir Bağış, basın açıklamasında şunları söyledi:
"Sputnik Türkiye bürolarında süren grevimiz bugün 30. Gününde. 17 Ağustos’tan bugüne süren hak mücadelemiz kararlılıkla devam ediyor. Sputnik’te örgütlendiğimiz ilk günden bugüne müzakerede ısrar eden taraf biz olduk. İşveren ilk günden bugüne Sendikayı da üyelerimizin taleplerini de tanımadı, yok saydı ve sonunda masayı dağıttı. Üstelik bu ülkede yaşayan herkes için bağlayıcı olan Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ve kanunlarını çiğnemekten de çekinmedi. Grev sürerken yasa dışı bir şekilde grevin tesirini kırmak amacıyla işe alımlar yaptı. Güya meslek büyüğü olmakla övünen 9 programcı, greve rağmen programlarına başladı. Gazetecilik mesleğinin etik kurallarını aşan bir şekilde işverene sadakatten farklı bir bağla ilintili bu grev kırıcıları adına utanıyor ve üzülüyoruz.
Türkiye Gazeteciler Sendikası, bir işyerinde örgütlenirken o işyerinin menşeine, hangi düzeyde faaliyet yürüttüğüne, işverenin kim olduğuna ya da işverenin kimlerle küs veya dost olduğuna bakmaz. Sputnik örgütlenme sürecimiz de bu şekilde başladı ve bu noktaya geldi. Her aşamada tek karar verici üyelerimiz oldu ve olmaya da devam edecek. Bir emek örgütü olarak motivasyonumuz; sadece ve sadece üyelerimizin ekonomik ve sosyal haklarını artırmak, editoryal bağımsızlığını güvence altına almak oldu. Sputnik işvereni ve yöneticilerinin anlamak istemediği gerçek budur. Grev kırıcılarının suyu bulandırarak saklamak istediği, kara propaganda ile örtbas etmek istediği gerçek budur.
Grevimizin 30. Gününde tekrar taleplerimizi buradan sesli bir şekilde haykırıyoruz: Gayri yasal ve gayri ahlaki bir şekilde kalktığınız masaya dönün, atılan 24 üyemizi işe iade edin, sendikal hakları tanıyın, adil bir ücreti toplu iş sözleşmesi ile garanti altına alın.
30 gündür hem İstanbul hem de Ankara büro önünde, grev alanlarımızda bekliyoruz. Gerekirse daha da beklemeye hazır ve kararlıyız. Ancak Anayasa’yı açıkça çiğneyen işveren ve yöneticilere karşı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın, RTÜK’ün ve İletişim Başkanlığı’nın beklemesini istemiyoruz. Eğer burası muz cumhuriyeti değil ve yurttaşların hakları Anayasa ile güvence altındaysa, işverenin bu pervasızlığına ‘dur’ demenizi istiyoruz.
Grevde dayanışma olmadan olmaz. Bugüne kadar sizlerin desteğinden hep güç aldık. Bizleri hem İstanbul hem Ankara’da yalnız bırakmayan meslektaşlarımıza, emek ve meslek örgütü temsilcilerine, demokratik kitle örgütü temsilcilerine, siyasi partilere ve milletvekillerine teşekkür ediyoruz. Sizler grev boyunca Sputnik’e görüş ve demeç vermedikçe biz yalnız olmadığımızı bileceğiz."