CHP İstanbul İl Başkanlığı yönetiminin mahkeme kararıyla tedbiren görevden alınması ve yerlerine kayyum atanmasının ardından CHP İstanbul İl Başkanlığı Binası'nda düzenlenen toplantının ardından karara ilişin değerlendirmelerde bulunan İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, "14 Ağustos tarihinde, adli tatil döneminde açılan bir davayla, 15 günlük bir zaman dilimi içerisinde jet hızıyla bir dava süreci gerçekleştirildi ve bir karar alındı. Öncelikli olarak bu kararı alanlara şu soruyu yöneltmek istiyorum, 300 gündür Esenyurt Belediye Başkanımız Ahmet Özer yargılandığı ikinci davadan iddianame bekliyor. 230 gündür Beşiktaş Belediye Başkanımız Rıza Akpolat'ın iddianamesi yazılmadı. 165 gündür Cumhurbaşkanı adayımız Ekrem İmamoğlu'nun iddianamesi hazırlanmadı. Neden 15 gün önce açılan bir davayla jet hızıyla bir karar alınmıştır? Bunu Türkiye kamuoyunun vicdanına havale ediyoruz" dedi.
Çelik, konuşmasında şunları söyledi:
Açıklanan karar hukuki değil, tamamen siyasi bir karardır. Bu kararın amacını biliyoruz. Cumhuriyet Halk Partisi olarak 31 Mart 2024 seçimlerinde Türkiye'nin birinci partisi olduk. İstanbul'da 14 olan belediye sayımızı iki katına çıkarttık ve 26 belediye kazandık. 300 gündür büyük bir hukuksuzlukla, büyük bir adaletsizlikle karşı karşıyayız. Bu 300 günlük büyük adalet, demokrasi ve özgürlük mücadelemizi kesintiye uğratmak istiyorlar. Temel amaçları budur. Ayrıca Cumhuriyet Halk Partisi Genel Merkezi'nin aldığı kararla partimizde kongre ve kurultay süreçleri başlamıştır. Şu ana kadar İstanbul'da kongre süreçleri mahallelerde çok sağlıklı bir biçimde ilerlemektedir. İkinci amaçları partimizin kongre sürecini durdurmaktır. Temel amaçları, Demokles'in kılıcını Cumhuriyet Halk Partisi üzerinde sallandırmaya devam etmektir.
Alınan karar hukuka aykırıdır. Biz bu kararla ilgili az önce il binamızda milletvekillerimizle, Parti Meclisi üyelerimizle, ilçe başkanlarımızla, Yüksek Disiplin Kurulu üyelerimizle, il yöneticilerimizle, belediye başkanlarımızla, gençlik ve kadın kollarımızla toplantımızı gerçekleştirdik. Bu karara karşı hukuki mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz. Ancak bu karara karşı siyasi mücadelemizi de sürdüreceğiz. Hukukçularımız, alınan bu karara, açıklanan bu karara itiraz edecekler. Biz il binamızda olacağız. Örgütümüz burada olacak. Görevimizin başındayız. Görevimizin başında olmaya devam edeceğiz.
Saat 20 gibi Sayın Genel Başkanımız da kamuoyuna açıklamalar yapacak. MYK'mızın aldığı kararları da buradan takip edeceğiz ve uygulayacağız. Şunu ifade etmek isteriz: Cumhuriyet Halk Partisi'nin bu dönem gerçekleştirdiği kongreler süreci de pırıl pırıldır. Bir önceki 38. Olağan Kurultayımızda ve 38. Olağan İl Kongremizde de mahalleden ilçeye, ilçeden ile, ilden de kurultaya doğru gerçekleşen kongrelerimiz ve kurultaylarımız pırıl pırıldır, tertemizdir. Başlayan kongre süreçlerimizin devam etmesini sağlayacağız. Mahalle kongre süreçleri, ilçe başkanlıkları tarafından yürütülür. Mahalle kongre süreçlerimizi kesintisiz bir biçimde devam ettireceğiz. İlçe kongrelerimizin gerçekleşmesi için tüm hukuksal mücadeleyi vererek ilçe kongrelerimizi devam ettireceğiz. Bu kararın amacını biliyoruz. Tekrar ediyorum: Bu karar hukuki değil, siyasi bir karardır. Bu karar mahkemeler tarafından alınmış bir karar değildir. Yargıyı bir sopa olarak kullanan, yargı sopasıyla siyaseti dizayn etmek isteyenlerin aldığı bir karardır. Amaçlarını biliyoruz. CHP'siz bir Türkiye istiyorlar. Muhalefeti kendilerine göre, kendi deyimleriyle dizayn etmek istiyorlar. Türkiye'de, güzel ülkemizde sandığı sembolik hale getirmek istiyorlar.
Buradan çok açık ve net olarak şunu ifade etmek isteriz: Hiçbir Cumhuriyet Halk Partili, cebinde Cumhuriyet Halk Partisi'nin üye kartını taşıyan hiç kimse bu karara uymaz. Gerçek CHP'li olan tek bir kişi bile bu karara uymaz.
Cumhuriyet Halk Partisi, Türkiye'mizde parti içi demokrasiyi yaşatan yegane partidir. Bizde mahallelere sandıklar kurulur, delegeler seçilir. O delegeler ilçe başkanlarını seçerler. O delegeler, il delegelerini, kurultay delegelerini seçerler. Mahalleden başlayarak kurultaya kadar partide, partiyi kimin yöneteceğine delegeler karar verirler. Bu yönüyle Cumhuriyet Halk Partisi'nin kongreleri pırıl pırıldır. Eğer kongreler üzerinden bir tartışma yürütülecekse, örneğin Türkiye'nin azınlık iktidarının kongrelerine bakılması gerekir. Ankara'da bir grup tarafından, bir kişi tarafından verilen kararlarla ilçe başkanları seçilen, il başkanları seçilen kongrelere bakılması gerekir. Cumhuriyet Halk Partisi, parti içi demokrasiyi ülkemizde yaşatan yegane partidir. Cebinde Cumhuriyet Halk Partisi üyelik kartını taşıyan hiçbir kimse bu karara uygun davranmaz. Gerçek Cumhuriyet Halk Partililer bu kararı reddeder. Bu kararı Cumhuriyet Halk Partililerin reddedeceğini biliyoruz.
Bugün açıklanan karar sadece Cumhuriyet Halk Partisi'nin meselesi değildir. Bu karar bütün Türkiye'mizin meselesidir. Bu kararın güzel ülkemize bir maliyeti vardır. Kararın açıklandığı anda borsada ciddi bir düşüş yaşandığını hepimiz takip ettik. Bu kararın Türkiye ekonomisine bir maliyeti vardır. Bu kararın Türkiye demokrasisine bir maliyeti vardır. Mesele Cumhuriyet Halk Partisi'nin meselesi değildir. Mesele bütün ülkemizin meselesidir. 300 gündür yaşananlar Türkiye ekonomisine çok ağır bedelleri olmuştur. Bugün Türkiye'nin ekonomisi deyimi yerindeyse uçurumun kıyısına sürüklenmiştir. Bugün ülkemizde büyük bir gelir adaletsizliği vardır. Bugün Türkiye'nin demokrasisi zedelenmiştir. Türkiye'nin seçilmiş belediye başkanları cezaevine koyularak milli irade hiçe sayılmıştır. 15 buçuk milyon oyla belirlenmiş Cumhurbaşkanı adayımız Sayın Ekrem İmamoğlu'nun şu anda Silivri zindanında oluşunun hem Türkiye ekonomisine, hem Türkiye demokrasisine ağır bir maliyeti vardır. Bugün, güzel ülkemizde anayasal düzen ayaklar altına alınmıştır. Anayasa kararları tanınmamaktadır. Bugün Cumhuriyetin kurumlarının içi boşaltılmıştır. Bugün devletin kurumları çökertilmiştir. Şunun bilinmesi gerekir: Cumhuriyet Halk Partisi, Cumhuriyetin kalesidir. Cumhuriyet Halk Partisi, baba ocağıdır. Cumhuriyet Halk Partisi, İçişleri Bakanlığı'na dilekçe verilerek kurulmuş bir siyasi parti değildir. Cumhuriyet Halk Partisi, Kuvâ-yi Milliyeciler tarafından savaş meydanlarında kurulmuş bir partidir. İşte biz de Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün izinde ışığında, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün ve arkadaşlarının kurduğu Cumhuriyet Halk Partisi'nin yöneticileri olarak buradayız. Görevimizin başındayız. CHP halktır, burası halkın evidir. Halkın evini hiç kimseye teslim etmeyiz. Hiç kimse umutsuzluğa kapılmasın. Bu kararın ardından hep birlikte yeneceğiz. Bu zorlukları hep birlikte aşacağız ve mutlaka kazanacağız. Hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum."
Ayrıntılar geliyor...