19 Mart tarihinde cumhurbaşkanı adayı İmamoğlu ve İBB'ye yapılan operasyonlarda CHP'li birçok belediye başkanı sevk edildikleri mahkeme tarafından tutuklandı. Yüzlerce CHP'li ismin tutuklanmasının ardından aralarında birden fazla CHP'li belediye başkanının olduğu isim Silivri'den başka illerdeki cezaevlerine sevk edildi.
ÇALIK'IN SAĞLIK DURUMU ADALET BAKANI'NA SORULDU
Bu isimlerden birisi de kanser geçmişi olan Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık. Kanser ile mücadele geçmişi olan Çalık, tutuklanmasının ardından cezaevinde 15 kilo verdi. Çalık'ın geçmişi nedeniyle avukatı cezaevinden tahliye istedi. 4 Nisan’da İzmir 2 No’lu F Tipi Cezaevi’ne sevk edilen Çalık'ın avukatları, Çalık'ın iki kez akut lösemi ve lenfoma geçirdiğini, cezaevi koşullarının hastalığı tetiklediğini belirterek tahliye başvurusu yaptı.
Bu konu dün Adalet Bakanı'na da soruldu. Bakan Tunç ise hastaneden konu hakkında rapor çıkması halinde durumun değerlendirileceğini ifade etti.
İMAMOĞLU İSYAN ETTİ: BAŞINA BİR ŞEY GELİRSE...
Çalık'ın ağır sağlık sorununa Ekrem İmamoğlu da isyan etti. Cumhurbaşkanlığı Aday Ofisi hesabından paylaşılan mesajda Çalık'a zulmedildiği aktarıldı. İmamoğlu, sırf kendisi ile çalıştığı için içeride olan kişilerin başına bir şey gelmesi halinde sorumlunun soruşturmayı organize eden ve iş birliği yapan herkes olduğunu bunun da tarihe not olarak düşüldüğünü kaydetti.
İmamoğlu'nun mesajı şu şekilde:
Sabahın köründe evlerini basarak gözaltına aldığınız, pislik içinde günlerce tuttuğunuz, sonra uyduruk gerekçelerle tutukladığınız, suç makinası kişilerin tanıklığıyla iftira attığınız, ailesiyle/avukatıyla görüşemesin diye başka yerlere sürgün ettiğiniz, psikolojik baskı kurduğunuz, şantaj yaptığınız, tehdit ettiğiniz bu insanlar sizin esiriniz değil.
Türkiye’nin en iyi eğitimli, en donanımlı, en deneyimli, kamu ahlakına sahip insanlarına bu zulmü reva görüyorsunuz. Tutuklu yargılayarak, yargılama sürecini evrensel hukuka aykırı bir biçimde cezaya çeviriyorsunuz. “Atalım içeri sonra bir şekilde delil buluruz” diyorsunuz.
İftiralar ve iftiracılar dışında bir şey bulamadıkça daha da hırçınlaşıyorsunuz. Ciddi sağlık sorunları olan hastaları bile son ana kadar süründürüyorsunuz. Haklarında en ufak ciddi bir suçlama yokken anneleri çocuklarını göremez hale getiriyorsunuz.
Büyük günah işliyorsunuz, vicdani tüm sınırları aşıyor, kul hakkı yiyorsunuz. Aslında bu zulmü yalnızca bize değil bu ülkenin ortak aklına, vicdanına, geleceğine yapıyorsunuz.
Beylikdüzü Belediye Başkanımız Mehmet Murat Çalık gibi uzun yıllar kanserle mücadele etmiş, içeride 15 kilo kaybetmiş pırlanta gibi bir insana bile zulmediyorsunuz.
Sırf benimle çalıştığı için şu an içerde olan kişilerin başlarına bir şey gelirse, sağlık durumları kötüleşirse tüm sorumluluk; bu uyduruk soruşturmayı aşağıdan yukarıya organize eden, iş birliği yapan herkestir. Bu da tarihe not olarak düşülsün.