Türkiye'de zaman zaman ısıtılan şeriat "tartışmalarıyla" ilgili Aksoy Araştırma şirketi bir anket yaptı.
Ankette Türkiye'nin yönetim biçimini siz belirleyecek olsanız hangisini istersiniz" sorusu yöneltildi. Ankette AKP'ye oy verenlerin yüzde 39'u "şeriat" dedi. Aksoy Araştırma'nın anketinde bu soruya aynı yanıtı veren MHP'lilerin oranı ise yüzde 11.5 oldu.
Araştırmacı Can Selçuki, Halk Tv ekranlarında şeriat tartışmalarını değerlendirdi. Selçuki ilginç tespitlerde bulundu, ittifak siyasetinin uç fikirlere yol verme nedenlerini anlattı. Selçuki'ye göre ittifak siyaseti, 31 Mart seçimlerinden sonra, hem muhalefette hem iktidar kanadında sona erecek.
ANKETTEN ÇIKAN SOĞUK DUŞ
Aksoy Araştırma'nın anketine katılan seçmenlere, "Türkiye’nin yönetim biçimini siz belirleyecek olsanız hangisi ile yönetilmek istersiniz" sorusu soruldu.
Laikliğe dayalı yönetim biçimi diyenlerin oranı yüzde 83,2 olurken, şeriata dayalı yönetim biçimi diyenlerin oranı yüzde 16, 8 olarak ölçüldü. Şeriat yönetimi isteyenlerin genel seçimde verdikleri oylara göre yapılan parti sıralaması ise şöyle oldu.
AKP yüzde 39, MHP yüzde 11.5, YSP yüzde 6.5, İYİ Parti yüzde 5.9, CHP yüzde 1.5, seçimde oy kullanmayanlar: yüzde 6.3 Aksoy Araştırma’nın sahibi Ertan Aksoy anketi yüzde 95 güven aralığında yüzde 3 hata payıyla 1067 kişi ile gerçekleştirildiğini ifade etti.
TÜRKİYE'DE ŞERİAT TALEBİ VAR MI?
Araştırmacı Can Selçuki, Halk Tv ekranlarında şeriat tartışmalarını değerlendirdi.
Araştırmacı Can Selçuki şeriat tartışmalarını Halk Tv'de değerlendirdi.
Şeriat talebi bu ülkede yok diyen Selçuki "Bunlar neden oluyor" sorusunu şöyle yanıtladı:
Türkiye'de şeriat ister misiniz sorusu yeni bir soru değil. Ben anketlerde bu oranın yüzde 10'u geçtiğini hiç görmedim. Türkiye son 150 yıldır başka bir projeksiyonun içinde, kapitalist sisteme bütün yapılarıyla entegre olmuş bir yapının içindeyiz.
Şeriat talebi bu ülkede günlük yaşamla, pratiklerle uyumlu bir talep değil.
UÇ FİKİRLER
Peki neden bunlar oluyor? İttifak siyasetine konuyu getirmek istiyorum. 15 Temmuz girişiminden sonra Türkiye'de belirli tehlikelere karşı bir ittifak siyasetinin gerekli olduğu düşünüldü ve bu yola girildi ve bu yolla da her blok, bir takım uç fikirlere yol vermek zorunda kaldı.
Bunlarla birlikte iktidar olunca o uç fikirlerin bir takım taleplerine belirli bir yere kadar göz yummanız ve alan açmanız gerekiyor.
Uç fikirler de şunu görüyor. Fırsat bu fırsat, masadaki ağırlığımız daha bu kadar ağır olamaz. Toplumdan aldığımız destekle sistemdeki gücümüz arasındaki uyuşmazlık bir daha bu kadar güçlü olamaz. Yani nedir, yüzde 2 alırız ama bu sistem ağırlığımızı çok daha öne çıkarır.
Ben bunu son fırsat olarak da gördüklerini düşünüyorum. 31 Mart seçimlerinden sonra bir 4 yıl seçim yok.
Ben ittifak siyasetinin bir daha devam etmeyeceğini düşünüyorum. Muhalefette de iktidarda da."