Nilay Abdal-Halktv.com.tr
Geçtiğimiz günlerde, İstanbul merkezli bir sağlık çetesinin SGK’dan fazla para alabilmek amacıyla yeni doğmuş bebeklere gerekli olmayan işlemler yaptıkları, yoğun bakım servisine aldıkları ve bunun sonucunda 12 bebeğin yaşamını yitirdiği ortaya çıkmıştı. Aralarında doktor ve hemşirelerin de bulunduğu çete, yeni doğmuş bebekler üzerinden vurgun yaparak 12 bebeği hayattan kopardı.
SORUŞTURMAYI YÜRÜTEN SAVCIYA TEHDİT!
Kendini eski İçişleri Bakanlığı Müsteşarı olarak tanıtan iş insanı Mustafa Kemal Zengin ve Aylin Arslantatar'ın, 1 Ekim günü Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’nda Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Savcısı Cumhuriyet Savcısı Y.E.’nin makam odasına geldikleri ve Tuğçe Toptemel isimli şüphelinin serbest bırakılması için savcıyı tehdit ettikleri ortaya çıkmıştı.
Savcı Y.E.’nin tehdit edilmesine ilişkin başlatılan soruşturmada avukat Aylin Arslantatar, Mustafa Kemal Zengin, Baki Çelik, Yavuz Çelik ve Muhammed Emin Orhan tutuklanmıştı.
AVUKATIN İFADESİ ORTAYA ÇIKTI!
Avukat Aylin Arslantatar’ın İstanbul İl Jandarma Komutanlığı’nda 12 Ekim günü alınan ifadesi ortaya çıktı. Arslantatar, ifadesinde, savcıyı tehdit eden ve kendisiyle birlikte gözaltına alınan Mustafa Kemal Zengin isimli kişiyle, bir atış poligonu sahibi Yunus isimli bir erkek arkadaşı vasıtasıyla yaklaşık 6-7 ay önce tanıştığını ifade ederek “Avukat olmamdan dolayı kendisi ile bir kaç kez iş görüşmem oldu. Daha sonra samimi olup arkadaşlığımızı ilerlettik ve hatta kendisini ailem ile bile tanıştırdım. Zaman zaman bize gelip gidiyordu. Kendisini bana emekli müsteşar olarak tanıtmıştı. Hatta Devlet büyükleri ile çok yakın ilişki içerisinde olduğunu kendisi şu an iş insanı olduğunu ve Hadımköy bölgesinde fabrikası olduğunu söylemişti. Benim kendisi ile ilişkim avukat olmam nedeni ile iş ve sosyal arkadaşlıktan ibarettir. Biz kendisi ile birçok yemek ve organizasyon daveti verdik. Bu organizasyonlara iş insanları sanatçılar devlet büyüklerinden katılan olmuştur. Bu organizasyonlara ait fotoğraflar da kendi sosyal medya hesabımdan paylaşırdım.” ifadelerini kaydetti.
“SAVCI BENİM ARKADAŞIM”
Kendisine yöneltilen savcı Y.E. ile Whatsapp üzerinden gerçekleştirdiği konuşmalara yönelik soru üzerine, “Soruşturmaya konu olan Cumhuriyet Savcısı Y.E. benim yaklaşık yedi senedir görüştüğüm ve samimi olduğum yakın arkadaşım olur. Kendisi ile zaman zaman yüz yüze zaman zaman sosyal medya uygulamaları üzerinden yazışma ve konuşmalarımız olur. Kendisi ile yazışmalarımızda özel konularımızı bile paylaşıyorduk. Çünkü çok samimiydik.” ifadelerini kullanan Arslantatar, savcının takip edildiği bir soruşmadan dolayı tehdit edildiğini Mustafa Kemal Zengin’den duyduğunu ifade etti.
Zengin’in, bu konuda kendisine yardımcı olabileceğini söylediğini belirten Arslantatar, “Savcı bey ile ben de kendisini uyarmak ve kendisinin tedbir almasını sağlamak amacıyla görüştüm.” ifadesini kaydetti ve “Savcı bey ile paylaştığım bilgilerin tamamını Mustafa Kemal Zengin isimli şahıstan almıştım. Ancak savcı beye kim ya da kimler tarafından eylem yapılacağı konusunda bir bilgim yok. Bunları bilseydim mutlaka savcı bey ile bu bilgileri de paylaşırdım.” açıklamasını yaptı.
Arslantatar, Zengin’in anlattıklarından korktuğu için savcı Y.E. ve ailesinin zarar görmemesi amacıyla bir arayış içine girdiğini savcı Y.E.’ye mesaj atarak durumdan haberdar ettiğini iletti ve “Burada tek amacım yakın arkadaşım olan savcı ve ailesinin zarar görmesini engellemektir.” iddiasında bulundu.
“AMACIM EMİR VE TALİMAT VERMEK DEĞİLDİ”
Arslantatar, verdiği ifadede, Mustafa Kemal Zengin ile birlikte adliyeye Cumhuriyet Savcısı’na ve ailesine yapılması planlanan eylemin önlenmesi amacıyla görüşmeye gittiklerini iddia ederken “Savcı Y.E.’ye yönelik Mustafa Kemal Zengin’in söylediği eylem yapacak şahıslar ile ilgili herhangi bir bilgim yoktur. Bu şahısların kim olduğunu bilmiyorum. Ancak Mustafa Kemal Zengin bana devlet içerisinde üst düzey tanıdıklarının olduğunu kendisinin sözünün her yerde dinlendiğini savcıya tutuklu bulunan Tuğçe'nin serbest bırakılmaması durumunda kendisi ve ailesine zarar verileceği endişesini söylemişti. Benzer konuşmaları savcı beyin odasında da yaptı.” açıklamasında bulundu.
Zengin’in haddini aşarak kendisinin tasvip etmediği konuşmalar yaptığını kaydeden Arslantatar, “Zaten ses kayıtları incelendiğinde çok müdahil olmadım. Ancak savcı beye eylem yapılacağı korkusu bende oluştuğu için arkadaşım olması sebebi ile savcı beye telkinde bulundum. Asla amacım emir ve talimat vermek değildi.” ifadelerini kullandı.
“KIZI BIRAKACAK CANINI KURTARACAK”
Telefon görüşmesi yaptığı tespit edilen Z.T. isimli şahsın yaklaşık 5-6 sene avukatlık ofisinde çalışan asistanı olduğunu kaydeden avukat Arslantatar, “ ‘Sen ne yapıyorsun orayı hallettik işte Büyükçekmece'yi, kızı bırakacak, canını da kurtaracak yani Zeynep" şeklindeki Z.T. isimli şahısla yaptığım görüşmedeki amacım; Mustafa Kemal Zengin’'den savcı beyin tehdit edilme olayını asistanım olan Zeynep TUHAN ile paylaşmıştım. Oda zaman zaman merak ettiği için konuyu bana soruyordu. Bende kendisine savcı Y.E.’den aldığım bilgileri paylaştım. Yoksa benim başka bir niyetim yoktu.” açıklamasını yaptı.