Sağlıkta devrim: Bir yıldır hastane koridorunda tedavi olmayı bekliyor

Türkiye’de 900’ü devlet, 68’i üniversite hastanesi olmak üzere toplam bin 534 hastane bulunuyor. Bu hastanelerin toplam yatak kapasitesi ise Sağlık Bakanlığı verilerine göre 251 bin. Fakat 73 yaşındaki Hatice Güler, 12 Kasım 2020’den bu yana girdiği hiçbir hastanede tedavi olamadı. 365 gündür ise Cemil Taşçıoğlu Şehir Hastanesi’nin koridorlarında, kendisine bir yatak açılmasını bekliyor.

Hatice Güler’in hikayesi, belki Türkiye’de çok rastlamadığımız türden. 12 Kasım 2020’de şeker krizi geçirdikten sonra yürüyerek ambulansa biniyor.

Hastanede yapılan yanlış müdahale sonucunda, vücudunun alt kısmı felç geçiriyor. Avukatı Gökhan Öztütüncü, savcılığa yaptığı şikayette yanlış tedaviyi şöyle anlatıyor: Diyaliz hastası ve anjiyo geçirmemiş olmamasına rağmen Güler’in sol kasığına yerleştirilmek istenen katater, hastada geri dönüşü olmayan bir hasar bırakmıştır.

Fakat ilk gittikleri hastanede, 16 gün yatarak koronavirüs tedavisi gördüklerini söyleyen Öztütüncü, “Burada kesinlikle geçirilen felce dair bir şey söylenmedi, yapılmadı. Epikriz raporuna da bu sorun işlenmedi” diyor.

Ardından sevk edilen hastanede, Güler’in yanlış müdahale sonucu felç kaldığı epikriz raporuna yazılıyor ve taburcu ediliyor. Fakat bakıma muhtaç hale gelen Güler için herhangi bir tedavi programı hazırlanmıyor.

Öztütüncü’nün ısrarları sonrası, hastaneden çıkışları erteleniyor. Tam bu sırada, 73 yaşındaki Güler’in akciğeri pıhtı atıyor ve kardiyoloji polikliniğinde tekrar tedavi altına alınıyor.

Ardından, 365 günlük, bekleyişin yaşanacağı Cemil Taşçıoğlu Şehir Hastanesi serüveni başlıyor. Hastanede yapılan testlerde, Güler’in geçirdiği felcin yapılan yanlış müdahaleler sonucu olduğu tekrar kanıtlanıyor.

Güler, yapılan yanlış müdahalenin kabul edilip, hayatını sürdürebileceği bir tedavi olmak için tam 365 gündür hastanenin koridorlarında bekliyor.

“Bize burada istenmeyen insan gibi davranıyorlar. Hastane personeli gelip, ‘Sen dolandırıcısın, milletten para topluyorsun’ diye insanların içinde bağırıyor. Bizim öyle bir derdimiz olsa günlerce burada yatar mıyız?” diyor.

Avukatı ve refakatçisi Öztütüncü, Güler’in yattığı sedyeyi adeta evleri haline getirmiş. Eve gittiklerinde bir bakımın karşılanamayacağını, hastanın hastalığının ve tedavisinin nasıl olması gerektiğinin belirlenmesi gerektiğini söylüyorlar.

Sosyal medyada yayılan görselin ardından ise Güler’in tuvaletin önündeki yatağı kaldırılmış. O alana bant çekilerek ‘tadilat var’ tabelası asılmış. Fakat Cemil Taşçıoğlu Şehir Hastanesi’nin acilinden girer girmez karşınızda yatıyor. 365 gündür olduğu gibi.

Türkiye Haberleri