Aslında evcil hayvanlarımız ailemizin birer üyesidir. İnsanlar gibi, onların da sevgi ve ilgiye ihtiyaçları vardır. Üstelik onlarla ilişkilerimiz tek taraflı da değildir ve sevgimize fazlasıyla karşılık verirler. Ayrıca ruh ve beden sağlığımıza tahminlerin ötesinde faydaları bulunmakta olup, bu yararlar bilimsel olarak da kanıtlanmıştır.
Evcil hayvanların sağlık üzerine olumlu etkilerine ilişkin bilimsel verileri analiz eden, hayvanların hayatımıza kattığı değeri somut olarak tespit etmek için çalışmalar yürüten “İnsan Hayvan Bağları Araştırma Enstitüsü” (HABRI), hayvanların, insanların daha kaliteli ve uzun yaşamasına destek olduğunu doğrulamaktadır.
Bu tüylü aile üyeleri, kalp krizi riskinin azaltılmasından, yalnızlığın hafifletilmesine kadar, zihinsel ve ruhsal sağlımıza önemli katkılarda bulunurlar. Endişeyi, stresi ve depresyonu hafiflettikleri çalışmalarla açıkça gösterilmiştir. Evcil hayvanınızın, üzgün olduğunuzda veya üzüldüğünüzde bunu fark edip harekete geçmek için hiç vakit kaybetmediğini sizler de fark etmiş olabilirsiniz. İşte onları harika bir destek ve terapi hayvanı yapan şey sezgileridir ve hayvan destekli terapi, anksiyete ve depresyon
tedavisinde oldukça etkili bir yöntemdir.
Evcil hayvan bakımının getirdiği hareketlilik ise, sahiplerinin zihinsel sağlık sorunlarına iyi geldiği gibi, bir amaç duygusu da hissetmelerine yardımcı olmaktadır. Sahiplerinde güven ve sorumluluk duyguları gelişimine ne kadar destek oldukları, 2016 yılında yapılan bir HABRI çalışmasında araştırıldı. Uzun süredir ruhsal sorunları olan bir grup insan üzerinde yürütülen bu çalışma, evcil hayvanların, daha güçlü bir kimlik, güvenlik ve rutin algısı yarattığı, sesler duyma, intihar eğilimleri, derin düşüncelere dalma gibi rahatsız edici semptomlardan sahiplerini uzaklaştırdıklarını ortaya koydu.
Evcil hayvanların faydalarını sadece ruhsal olarak sınırlamak eksik olacaktır. Fiziksel sağlık açısından da azımsanmayacak kadar büyüktür. Mesela köpek sahiplerinin düzenli yürüyüşleri, onları orta düzeyde egzersiz yapmaya ittiğinden, köpek sahiplerinde obezite vakaları daha az görünmektedir.
Evcil hayvan sahibi olmanın tüm faydalarını görebileceğiniz en önemli organımız, kalbimizdir. Örnek verirsek, evcil hayvan sahiplerinin istirahat kan basıncı, evcil hayvanı olmayanlara göre daha düşüktür. Ayrıca, evinizdeki bir kedi dostunuz, felç ve kalp krizi de dahil olmak üzere kardiyovasküler hastalıklar nedeniyle ölüm riskini azaltır. 2.4 kişi üzerinde, 20 yıllık bir takip sonucunda, kedisi olmayan kişilerde kalp krizi ve felç geçirme riski, kedi sahibi olanlara göre daha yüksektir.
2005 Michigan Davranışsal Risk Faktörü Araştırmasında, köpeklerini gezdirenlerin yaklaşık %60'ı düzenli orta veya olması gereken fiziksel aktivite kriterlerini karşılarken, köpek sahibi olmayan veya köpeğini gezdirmeyen köpek sahipleri için bu oran yaklaşık %45 olarak gösterilmiştir.
Araştırmalar, özellikle ileri yaştaki yetişkinlerin, evcil hayvanlar sayesinde yalnızlık ve depresyonla daha kolay mücadele ettiklerini, sosyal ve duygusal destek sağladıklarını ortaya koymuştur. Evcil hayvanlar, egzersizi teşvik etmenin ve stresi azaltmanın yanı sıra, Alzheimer ve demans gibi hastalıkların tedavisine de yardımcı olmaktadır.
Evcil hayvan arkadaşlığı aynı zamanda kanser hastaları için de çok önemlidir. Hayvan destekli aktivitelerle birleştirildiğinde, hastalar tedaviye daha iyi yanıt vermekte, ağrı yönetimini görece daha iyi yapmakta ve sağlık personeliyle etkileşim daha akıcı ilerlemektedir. Ayrıca bu hastalar, tedavilere daha iyi yanıt verdiğinden, yaşam kalitesini geri kazanmada ilerlemeler kaydetmektedir.
Hayvan destekli tedavinin kronik ağrılı hastalar üzerindeki etkisini inceleyen bir başka çalışmada, hastaların ağrı, rahatsızlık ve streslerinde azalmalar görülmüştür.
Uzun süreli bakım tesislerinde yaşayan, ruhi hastalığı olan yaşlı yetişkinler üzerinde yapılan hayvan destekli tedavinin, depresif belirtileri azalttığı ve bilişsel işlevleri de iyileştirdiği sonucuna varılmıştır.
Ruh sağlığı, fiziksel sağlık ve yaşlanma ile ilgili verilere incelediğimizde, evcil hayvanların bu kategorideki insanların hayatına olumlu katkılar sağladığı, ihtiyacı kadar yemek yiyen ve aslında sevgiden başka bir şeye ihtiyaç duymayan yoldaşlarımız oldukları ortaya çıkmaktadır.