AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, dün partisinin İstanbul İl Teşkilatı toplantısında “Yarından tezi yok, yeni bir gönül seferberliği başlatıyoruz. Sokağa çıkma kısıtlaması günlerinde telefonla ulaşarak, çarşambadan itibaren de bizzat sahaya inerek, milletimize gidecek kendimizi anlatacak, onun da derdini dinleyeceğiz” dedi.
Erdoğan’ın bu açıklaması erken seçim sinyali olarak yorumlanırken Saadet Partisi yöneticisi Ali Aktaş olası erken seçimin tarihine dair açıklamalarda bulundu.
Aktaş ''Erken seçim, açıklandıktan en az 45, en fazla 90 gün sonra yapılabiliyor. Çarşamba günü Meclis’i acele toplayıp karar alırlarsa en erken 12 Temmuz Pazar olmak üzere Temmuz ve Ağustos aylarında seçim yapılabilir. Muhalefet her an seçime hazır olmalı. Puslu havaya giriyoruz” dedi.
"Cin şişeden çıktı"
Aktaş şunları kaydetti:
“Erdoğan 66 yaşında. Şöyle planlıyor olabilir; ‘Kazanırsam Anayasanın 116. Maddesi (Cumhurbaşkanının ikinci döneminde Meclis tarafından seçimlerin yenilenmesine karar verilmesi halinde Cumhurbaşkanı bir defa daha aday olabilir) 3. kez aday olma hakkı tanıyor. O zamana Allah kerim’.
Böylece hem Davutoğlu'nun ve Babacan'ın daha fazla oy bölmesinin önüne geçmeyi ve hem de soluğu ensemizdeki büyük ekonomik krizde daha kitlesel oy erimesini durdurmayı ya da ötelemeyi düşünmüş olmalı Erdoğan.
Cin şişeden çıktı. Kendi belirledikleri şartlarda seçime gidecekler.
6 Nisan 2018'de ‘erken seçim olmayacak’ deyip 18 Nisan 2018'de erken seçim çağrısı yaptığını unutmayalım. Üstelik bu kez Meclis kararına da ihtiyaç yok, Erdoğan yeni anayasaya göre kendi kararıyla ülkeyi seçime götürebiliyor.
24 Haziran 2018'de seçilen mevcut vekiller açısından 2 yılın tamamlanması ve emeklilik imkanı verdiği için AK Parti ve MHP milletvekillerini de rahatsız etmeyecektir.
Ramazan ayında yaşadığımız sun'i gerilimler ile iktidarın sosyal medya alanındaki tahkimatı da işaretler olmalı.
Öyle anlaşılıyor ki Erdoğan, Babacan ve Davutoğlu'nun ve ekonomik krizin AKP'den götüreceği seçmene/oy kaybına karşılık şöyle düşünüyor olmalı: ‘Ne kadar erken, benim için o kadar iyi’.
AK Parti'nin dışında kalan ‘dindar ve muhafakazar muhalefet’ toparlanamadan erken seçim (yeni partilerin anketlerde oy yükselişini ya da işaretlerini görüyorsa) Erdoğan için en iyi seçenek olur. Yoksa ekonomik krizle beraber tepetaklak eriyeceği bir türbülansa girecek çünkü.”