Rus Büyükelçisi'nin eşinden suikast açıklaması!

Suikaste uğrayan Rusya'nın Türkiye Büyükelçisi Andrey Karlov'un eşi suikast hakkında haberleri yakından takip ettiğini söyleyerek önemli açıklamalarda bulundu.

Rusya'nın Türkiye Büyükelçisi Andrey Karlov'un geçen yıl 19 Aralık'ta Ankara'da bir sergiyi ziyareti sırasında suikasta uğramasının ardından diplomat eşi Marina Karlov ilk kez konuştu. Suikast soruşturmasını yakından takip ettip ettiğini ve bir yorum yapmak istemediğini belirten Marina Karlov, eşinin hayatını kaybetmesiyle kendisinin Rusya Dışişleri ve Türkiye’nin ortak girişimleriyle kurulan Uluslararası Andrey Karlov Vakfı'nda çocuklara yardım ettiğini söyledi. "Türk halkına herhangi bir kırgınlığım yok" diyen Karlov, suikast sonrası Ankara'dan ayrılırken tanıdığı esnafı "Hoşçakal" demek için ziyarettiğini ve tanıdıklarının gözyaşları içerisinde özür dilediğini ifade etti.

MARİNA KARLOV: SUİKASTİN ARKASINDA...

Marina Karlova'nın Habertürk'te yaptığı açıklamalarda ilgili kısım şöyle:

- Türkiye’de suikast soruşturması sürüyor. Son olarak bir TRT çalışanı tutuklandı. Takip ediyor musunuz?

Suikast hakkındaki tüm haberleri çok yakından takip ediyor, okuyor ve anlamak için Türkçe bilen arkadaşlarımdan yardım istiyorum. Suikastı kimin ve ne amaçla yaptığı, arkasında kimlerin olduğu benim karar verebileceğim, yorum yapabileceğim bir konu değil. Hukuk ve yargının önemine inanan biriyim.

- Eşiniz olmadan son 1 yılınız nasıl geçti?

Özellikle son aylarım vakıf çalışmalarıyla geçiyor. Hasta çocuklara yardım konusunda çok hassasım ve bu konuda vakıf olarak yoğun çalışmalarımız var.

Karlov'un demre vasiyetinin sırrı...

- Sayın Karlov’un isteklerinden biri yerine geldi; memleketi Klintsi ve Demre kardeş şehir oldu. Sayın Karlov neden iki şehrin kardeş şehir olmasını istedi? Demre’yi özellikle neden seviyordu?

Ölümünden yaklaşık 2 hafta önce bu arzusunu dile getirmişti. Demre’yi özellikle seçtik. Oradaki Aziz Nikolas Kilisesi biz Ruslar için çok değerli. Ayrıca eşim Rusya’da, Demre’dekiyle aynı isme sahip olan Aziz Nikolas Kilisesi’nde vaftiz edilmişti. Ve onu kaybettiğimiz gün olan 19 Aralık tarihi aslında Aziz Nikolas Günü olarak adlandırılan bir Ortodoks bayramı. Hayat önceden planlanmış olaylar zinciri değil ki. Rastlantı işte...

- Peki ileride Türkiye’yi tekrar ziyaret planınız var mı? Tatil için mesela?

Türkiye’ye vakfın faaliyetleri dolayısıyla sıkça geleceğim. Özellikle Ankara ve Antalya’ya. Fakat genelde tatil kavramına biraz yabancı kaldım, eşimin yıllar süren yurtdışı görevleri, yoğun iş temposu nedeniyle. Bu yüzden yıllardır tatile çıkmayı hayal bile etmedim, edemedim.

'Ankara'dan ayrılırken esnaf ağladı'

- Son olarak, Türkiye’ye bir mesajınız var mı?

Türk halkına herhangi bir kırgınlığım yok. Türk halkını çok seviyorum. Eşimin ölümünden sonra Ankara’dan ayrılırken tanıdığı esnafı; kuaförü, çiçekçiyi, bakkalı “Hoşçakal” demek için ziyaret ettim. Moskova’dan getirdiği çikolataları vermek istedim. Tanıyanlar gözyaşlarını tutamadı ve özür diledi. Tüm bunları biraz mutluluk ve biraz da hüzünle anıyorum.

Türkiye Haberleri