Gazeteci Reha Muhtar, eski eşi Deniz Uğur hakkında savcılığa suç duyurusunda bulundu. Muhtar, 20 Ağustos'ta evinde düşerek yaralandığını, yoğun bakımda tedavi gördüğünü ve sağlığına kavuşmasının ardından savcılığa başvurdu.
Muhtar, Uğur’un hastane yetkilileriyle iletişime geçip alkollü olup olmadığını öğrenmeye çalıştığını, ayrıca evine izinsiz girerek sağlık belgelerini ele geçirdiğini öne sürdü.
"UĞUR DÜNDAR DA ŞAHİT"
Eski eşinin hastaneye Seren Serengil ile gelip VIP müdürüyle gizli bir görüşme yaptığını ve bu duruma da Özler Aykal, Ayşe Nazlı Yumlu ve Uğur Dündar'ın şahit olduğunu söyledi.
Sabah'tan Atakan Irmak'ın haberine göre; Deniz Uğur’un, çocuklarını kullanarak kendisine ait yalıyı ele geçirmeye çalıştığını iddia eden Muhtar, 23 Ağustos'ta yalıda kırık kapı kilidiyle karşılaşıldığını ve içeride kızı Mina ile iki yabancı şahsın bulunduğunu söyledi. Muhtar, bu duruma da Özler Aykal'ın şahit olduğunu bildirdi. Muhtar şunları ifade etti:
"Çocuklarımın velayetini almak için elinden geleni yapıyor. 23 Ağustos tarihinde Özler Aykal bana ait yalıya gittiğinde kapının kilidinin kırılarak içeri girildiğini fark etmiş. Özler içeride kızım Mina ve tanımadığı 2 şahsın bulunduğunu gördüğünde söz konusu kişileri Deniz Uğur'un gönderdiğini öğrenmiş"
Bu kişilerin Uğur tarafından gönderildiğini öğrendiğini aktardı.
Muhtar şikayet dilekçesinde şunları da ifade etti:
"Deniz Uğur yalıya gelerek bana ait olan karaciğer enzimlerini gösteren raporu Özler Aykal'a gösterip bu belge ile çocuklarımı alacağını söylemiş. Bu belge benim düşerek hastaneye kaldırıldığım belge değildir. Daha önceden karaciğer enzimlerimi gösteren belgedir. Deniz Uğur bu belge ile çocuklarımı almak için beni tehdit etmektedir"
Muhtar, Uğur’un sağlık raporlarını hukuka aykırı şekilde ele geçirerek kendisini tehdit ettiğini ve çocuklarının velayetini almak için baskı yaptığını ileri sürdü. Savcılığa yaptığı şikayet sonrası İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından olayla ilgili soruşturma başlatıldı.