Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İdlib’de silahsızlaştırılmış bölge oluşturulmasına yönelik anlaşmanın uygulanmasına yönelik adımlar üzerinde anlaştığını söyledi.
Rossiya 1 televizyonunda yayınlanan 'Moskova.Kremlin.Putin' programında konuşan Lavrov, Putin ile Erdoğan’ın Arjantin’deki G20 zirvesi kapsamında yaptığı görüşme ile ilgili bilgi verdi.
Lavrov, "Görüşmede İdlib konusundaki mutabakat doğrulandı. Taraflar Türk meslektaşlarımızın aktif ve istikrarlı eylemlerine rağmen, hâlâ tüm aşırıcı grupların 20 kilometrelik silahsızlaştırılmış bölgeden ayrılmadığını belirtti" dedi.
Liderler silahsızlaştırılmış bölgeye yönelik mutabakatın uygulanmasına yönelik adımlar ve bu sırada militanların bu kritik mutabakatı sabote etmemesine yönelik tedbirler alınması konusunda da anlaştı.
'ABD, SURİYE’DE 'KÜRT KARTINI’ OYNUYOR'
Öte yandan Lavrov, ABD’nin Fırat’ın doğusu ve Suriye’nin diğer bölgelerindeki eylemleriyle 'Kürt kartını' oynadığını ifade etti. Lavrov, ABD’nin eylemlerinin Suriye’nin toprak bütünlüğü ihlal ettiğini söyledi: "Fırat’ın doğusunda olanlar, doğrudan Suriye’nin toprak bütünlüğünün ihlali. Bu herkesçe açık bir şey. ABD, özel kuvvetleri ile danışmanlarının bulunduğu Fırat’ın doğusu ve Suriye’nin başka bölgelerindeki eylemleriyle 'Kürt kartını' oynuyor. Bu Kürt meselesinin bölge ülkelerinde (Türkiye, Irak, İran) ne kadar önemli olduğunu göz önünde bulundurursak, bu çok tehlikeli bir oyun."
'ABD, FIRAT’IN DOĞUSUNDA DEVLET BENZERİ YAPILAR KURMAYA ÇALIŞIYOR'
Lavrov, "Fırat’ın doğusunda kabul edilemez şeyler oluyor. ABD burada devlet benzeri yapılar kurmaya çalışıyor, Suriye hükümetinin bölgelerindeki altyapıları yeniden inşa etmeyi reddederken, bu bölgelerde insanların normal yaşama dönmesi için milyonlarca dolar harcıyor" diye devam etti.
'BATI’NIN, RUSYA, TÜRKİYE VE İRAN’IN FİKİRLERİNE KARŞI SUNDUĞU BİR ALTERNATİF YOK'
Lavrov, Batı’nın Suriye konusunda Astana üçlüsünün (Rusya, Türkiye ve İran) teklif ettiklerine karşı alternatif bir stratejisi ya da taktiği olmadığını, bunun giderek daha gözle görülür bir hal aldığını ekledi.
Lavrov, “Astana sürecinin garantör ülkelerinin inisiyatifiyle oluşturulmakta olan Anayasa Komitesi, birçok ülkeye göre BMGK’nın krizin tüm taraflarının masaya oturtulmasına ve ülkede nasıl yaşamak istediklerine karar vermesine yönelik 2254 kararını uygulamaya başlamak için tek fırsat” dedi.
Tarafların anlaşmasının ardından yeni bir anayasanın kabul edilebileceği ve seçimlerin gerçekleştirilebileceğini vurgulayan Lavrov “Tekrarlıyorum, terörle mücadele, göçmenlerin ülkelerine geri döndürülmesi, insani yardım ve siyasi süreç konusunda yıllardır Astana üçlüsünün yönelttiklerinden başka fikirler duyamıyoruz” ifadelerini kullandı.
'KERÇ’TEKİ PROVOKASYON, PUTİN-TRUMP GÖRÜŞMESİNİ İPTAL ETMEK İÇİN KULLANILMIŞ OLABİLİR'
Bu arada Lavrov, Kerç boğazında Ukrayna ile Rusya arasında yaşanan gerginliğin, Putin ile Trump arasında G20’de yapılması planlanan görüşmenin iptali için bahane olarak kullanılabilme ihtimali olduğunu söyledi. 'Kerç boğazında olanlarla Trump’ın Putin’le görüşmesini iptal etmesi aynı döneme denk getirilmiş olabilir mi?’ sorusunu yanıtlayan Lavrov, "Komplo teorilerinden yana değilim, ancak son günlerde çok fazla tesadüf oldu. Birden bire bir provokasyon gerçekleşiyor, sonra bu, burada ve yaptırım söylentilerini arttırmak için kullanılıyor" dedi.
'DİYALOĞA ABD NE KADAR HAZIRSA BİZ DE O KADAR HAZIRIZ'
Lavrov, Putin ile Trump arasında ne zaman görüşebileceği konusunda bir tahminde dahi bulunmak istemediğini ifade etti. Konuyla ilgili bir sorunun yöneltildiği Lavrov, "Tahminde dahi bulunmayacağım" yanıtını verdi. Trump’ın Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton’ın, Putin’in Yardımcısı Yuriy Uşakov’a diyaloğun yeniden başlatılması ve normalleştirilmesine hazır olduklarını söylediğini aktaran Lavrov, "ABD’li partnerlerimiz ne kadar hazırsa, biz de buna o kadar hazırız" diye konuştu.
'POMPEO İLE GÖRÜŞMEDİM'
Lavrov, G20’de ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo ile görüşmediklerini de ekledi: "Ben özellikle onu kovalamadım, o da bana gelmedi. Dürüst olmak gerekirse orada var mıydı, yok muydu bilmiyorum. Zira ABD heyetine tam olarak bakmadım."
Sputnik