İstanbul’da bir polis memuru, 18 Kasım 2014’te gece saat 00.20’de Avcılar Kocamustafapaşa’da bulunan, alkollü içki de satan bir kuruyemişçiye müşteri görünümünde girdi. Alkollü içecek satın almak istediğini söyleyerek 20 TL’yi o sırada kuruyemişçide bulunan M.B.’ye verdi.
Saat 22.00’den sabah saat 06.00’ya kadar alkollü içki satışının yasak olmasına rağmen, M.B. parayı alarak alkollü içecek ve para üstünü müşteri görünümündeki polis memuruna vermek istedi. Bunun üzerine polis memuru, kimliğini göstererek kuruyemişçi hakkında tutanak tuttu.
Tütün ve Alkol Denetleme Kurumu, polis tarafından tutulan tutanağa dayanarak kuruyemişçinin sahibi Muhsin Hükümdar’a 30 bin 454 lira idari para cezası verdi. Cezaya itiraz eden Hükümdar, konuyu yargıya taşıdı. İtirazı Küçükçekmece 2. Sulh Ceza Hakimliğince reddedilen Hükümdar, ‘hak ihlali’ gerekçesiyle Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulundu.
AYM'den 'hak ihlâli' kararı
Konuyu inceleyen yüksek mahkeme, Hükümdar’ı haklı bularak asil yargılanma hakkının ihlal edildiğine hükmetti. Kararda, söz konusu olayda, suçun daha önce işlendiğine dair bir şüphe olmadığı belirtilerek, “Devletin kamu görevlileri aracılığıyla suç işleyebileceği tahmin edilen kişilerin suç işlemesine imkan verebilecek bir ortamı hazırlaması ve böylelikle kişilerin suç işlemesine imkan sağlaması düşünülemez” tespiti yapıldı.
Bireylere yeterli güvenceler sağlayan kanuni dayanak gerekli
Anayasa Mahkemesi, yürütülen soruşturmanın, bu nedenle hukuk devleti ilkesine aykırı olarak başlatıldığına karar verdi. Yüksek mahkeme, ayrıca özel soruşturma tekniklerinin ancak bazı istisnai durumlarda belirli kısıtlamalarla uygulanması gerektiğini, bu durumlarda da bireylere yeterli güvenceler sağlayan kanuni bir dayağın gerekli olduğunu tespit etti.
"Gizli soruşturmacı" usulü kabahatler için uygulanabilir değil
Yüksek mahkeme, kararında, kamu görevlisinin ‘edilgen bir biçimde kabahat teşkil eden eylemi incelemekle sınırlı kalmadığı ve bunun aksine kabahatin işlenmesinde aktif olarak rol aldığı’ tespitinde bulunarak, kabahatin daha önce işlendiği yönünde bir şüphe olmadığı halde “kamu görevlileri aracılığıyla bu kabahatin işlenmesine sebebiyet verildiği” değerlendirmesi yaptı.
“Gizli soruşturmacı” usulünün kabahatler için uygulanabilir olmadığının bildirildiği kararda, kuruyemişçi sahibi Hükümdar aleyhinde başka bir delil bulunmadığı belirtilerek başvurucunun adil yargılanma hakkının ihlal edildiğine hükmetti.