Peker'in hedefi yine Taşkesenlioğlu: Rüşvetleri rakam rakam sıraladı

Sedat Peker, eski SPK Başkanı Taşkesenlioğlu hakkındaki rüşvet iddialarına bugün devam etti. Peker, Taşkesenlioğlu yönelik rüşvet iddialarındaki tek tek sıraladı.

Bank Asya’nın 16 yıl yöneticiliğini yapan eski SPK Başkanı Ali Fuat Taşkesenlioğlu, Cumhurbaşkanı Danışmanı Serkan Taranoğlu ve Türkiye Odalar Borsalar Birliği Deniz Meclisi Üyesi Salih Orakçı ile gazeteci Burak Taşçı'nın da içinde bulunduğu rüşvet çarkına ilişkin iddialarını 'Deli Çavuş' adlı hesaptan paylaşan organize suç örgütü lideri Sedat Peker, Taşkesenlioğlu ile ilgili iddialarına bugün de devam etti.

'Herkes ceza aldı ama Taşkesenlioğlu hakkında işlem yapılmadı'

FETÖ'nün finans ayağı olarak kabul edilen Bankasya'da Taşkesenlioğlu'nun 16 sene üst düzey yöneticilik yaptığını belirten Peker, Bankasya'ya para yatıran herkesi ceza aldığını fakat Taşkesenlioğlu hakkında hiçbir işlem yapılmadığını söyledi. Peker, Taşkesenlioğlu'nun 'FETÖ yöneticisi sayılmasına yetecek binlerce olay' olduğunu bugün ise bir tanesini anlatacağını ifade etti. Peker, bugünkü paylaşımında Taşkesenlioğlu hakkındaki rüşvet iddialarına yönelik rakamları tek tek sıraladı.

'Bankasya'ya el konulmak üzereyken 100 milyon dolar kredi verdi'

Taşkesenlioğlu'nun İzmir Aliağa'da iş yapan Atıl Akkan isimli bir iş insanına Bankasya'ya devlet tarafından el konulmak üzereyken 100 milyon dolar kredi verdiğini iddia eden Peker, "Şahıstan bu kredinin karşılığında hiçbir güvence almadığı gibi kefalet imzasını dahi almadığı ortaya çıktı. BDDK raporuna göre bu şahsın bir daha asla bankacılık yapmaması gerekir. Krediyi alan kişinin de FETÖ terör örgütüyle iltisaklı bir kişi olmasından dolayı, ayrıca da devletin bankaya el koymadan önce içinin boşaltılmasını sağladığı için en iyi ihtimalle terör örgütü üyeliğinden cezaevinde olması gerekir" ifadelerini kullandı.

'Sihirli eller devreye girdi, BDDK raporu sümen altı edildi'

Peker'in iddiaları şu şekilde:

"Ancak görünmeyen sihirli eller devreye girerek BDDK’nın resmî raporunu sümen altı ettiler. Halen daha işlemde değil. Bu rapor işleme koyulmadığı gibi Ali Fuat Taşkesenlioğlu’nu Halkbank’ın genel müdürü yaptılar. İlerleyen zamanlarda Halkbank ve onun üzerinden döndürülen İran paraları ile ilgili apayrı bir paylaşım yapacağım. Siz o zaman gerçekten delireceksiniz. Neyse konumuza geri dönelim.

'Büyük paralar karşılığında yasakları kaldırıyorlar'

O gizli sihirli eller Ali Fuat Taşkesenlioğlu’nu SPK’nın başına getiriyor. Ben şu an SPK ile ilgileniyorum, SPK’yı açıklıyorum ancak Halk Bankası'nda çok daha büyük skandallar var. SPK başkanı olan Ali Fuat Taşkesenlioğlu’nun rüşvet çarkının nasıl işlediğini şimdi size anlatmaya başlayacam. SPK başkanı Ali Fuat’ın üç tane gelir kapısı vardı. Birincisi SPK’da halka arz edilmiş şirketlerin sudan bahanelerle işlem görmesine yasak getiriyor ya da oynayan büyük oyunculara yasak getiriyor. Yasak geldikten sonra çevresinde Diyarbakırlı Nedim Özbek olarak bilinen kişi ya da Ahmet ve Süleyman isimlerindeki yakınlarını devreye sokuyor. Bu kişiler 'biz işinizi hallederiz' diyerek büyük paralar karşılığında bu yasakların kalkmasını sağlıyorlar. Rüşvet tarifesinde en küçük rakam 500 bin dolar. Üst limit ise açık yani sınırsız. Buna bir örnek vermek gerekirse Kütahya Şeker Hisse senetlerinde yasak yiyen Abdullah isimli şahıstan 1 milyon 250 bin dolar aldılar. Vakit sorunum olduğu için bu arkadaşın soyadına bakamadım, gazeteci arkadaşlar araştırırsa zaten bulurlar. Taşkesenlioğlu’nun ikinci gelir kapısı tüm bedelli şirketlerden yüzde 6 para almasıdır. Bedelli nedir diye sorarsanız şudur. Bir şirketin sermayeye ihtiyacı varsa hisse sahiplerinden yani küçük yatırımcıdan para toplaması gerekir. Ancak tTşkesenlioğlu yine sudan bahanelerle bu izni vermeyip işi yokuşa sürer. Biraz önce isimlerini söylediğim Nedim Özbek, Ahmet ve Süleyman ismindeki yakınları devreye girer.

'Halka arzlardan çok büyük paralar alındı'

Buna da bir örnek vermek gerekirse AVOD isimli firma yıllarca bedelli yapmak istedi. Ancak Ali Fuat bunu hep engelledi. Ancak giderayak AVOD Holdingin sahibi Nazım beyin yüzde 100 bedelli istediğini bile aşıp yüzde 200 bedelli izni verdi. Bunun karşılığında 4 milyon 250 bin dolar para aldı. Son 3 yılın bedelli listesi çıkarılırsa bu firmaların tamamından para aldılar. Ancak diş geçiremeyecekleri Koç ve Sabancı gibi firmalar bunun dışındalar. Halka arzlardan çok büyük paralar alındı.

'Taşkesenlioğlu ailesi bu işlerden nasıl faydalanıyor?'

Kıymetli dostlarım size daha birçok örnek verebilirim. Ancak o zaman binlerce tweet yazmam gerekecek. Biz okumayı çok sevmeyen bir toplum olduğumuz için 50 tweete sığdırmaya gayret edecem. Peki Taşkesenlioğlu ailesinin diğer fertleri bu işlerden nasıl faydalanıyor?

Yüzde 90’ı AK Parti Erzurum Milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu’na, yüzde 10 ise Burdur İl Milli Eğitim Müdürü Nesrin Kakırman’a ait olan Maya Eğitim Danışmanlık şirketi var. Bu şirket abisinin SPK başkanı olduğu dönemde halka arz danışmanlığını yaptığını web sayfası üzerinden duyurmuş (rüşvet toplama yani). Bu şirketin başka bir rezilliği, o tarihlerde AK Parti'de olan İstanbul Büyükşehir Belediyesi başta olmak üzere diğer AK Parti belediyelerine iş yapmışlar. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin bu yazıları ihbar kabul edip, inceleme yapıp, savcılığa suç duyurusunda bulunma zorunluluğu vardır. Ancak rezillikler burada da bitmiyor ki. Çaldıkları yetmezmiş gibi devlete de vergi vermemek için hileler yapıyorlar. Şirketleri olan Maya Eğitim Danışmanlık şirketine bir demirci firmasından 1.5 milyon TL’lik hayali fatura kestiriyorlar. Ancak böyle bir durum hayatın olağan akışına aykırı olduğu için maliye hemen müdahale ediyor. Ancak sizin de takdir edeceğiniz üzere bu durum da sümen altı edilmiş şekilde bekletiliyor (Yüce ALLAH gözünüzü doyursun). Bir dostlarının uyarısı üzerine 14.10.2019 da şirketi devrediyorlar. Dostları diyor ki 'Nesrin Kakırman sen Beşiktaş İlçe Milli Eğitim Müdürüsün, sen bir şirkete ortak olamazsın.' Zehra Taşkesenlioğlu'na da 'sen milletvekilisin kendi partinin belediyelerine de iş yapıyorsun bu ileride başınıza iş açar' diyor.

'Hani onur, şeref, adamlık?'

Bu sebeple şirketi devrediyorlar. Nesrin Kakırman, Taşkesenlioğlu ailesinin küçüğü. Evlilikten dolayı soyismi farklı. Ben suç örgütüyüm he. Ben pislik, siz temizlik. Göreceksiniz lan hepinizi kibrit kutusuna sokacam. Ali Fuat Taşkesenlioğlu’nun Halk Bankası genel müdürüyken bir de sevgilisi var. Kendine yeni bir sevgili bulunca bu sevgilisinden ayrılmak istiyor. Ancak kadın ayrılmak istemediği için arkadaşının iş yerine kadını çağırıp bir mafyaya yakın adamlarla beraber kadını ölümle tehdit edip ayrılmasını sağlıyorlar. Hani din iman? Hani onur, şeref, adamlık? Doğru ya unutmuşum vatan elden gidiyor. Evet vatan elden gidiyor ancak sizin yüzünüzden elden gidiyor. Hırsızlık sizde, sapıklık sizde, her şey sizde.

'Rüşvetle aldığı 100'e yakın mal varlığı var'

Ali Fuat Taşkesenlioğlu’nun rüşvet karşılığı aldığı 100’e yakın mal varlığı var. Bunların çoğunluğu Nedim Özbek ve Diyarbakırlı olarak bilinen Emin’in üzerinde ancak başka yakınlarının üzerine de yapmış. Başka yakınlarının üzerine yapmış olduğu mallar da var. Yüce devletimizin şerefli polislerine samimi ihbarımdır: Ali Fuat Taşkesenlioğlu 180 milyon dolarını Bahçelievler'deki villasında ve Halkalı'daki bir apartmanda olan karşılıklı iki dairesinde saklamaktadır. Bu olaylar basına düşünce paraların büyük bi2 bölümünü taşıdı. Ancak bir bölümünün halen o evlerde olduğunu biliyoruz. Evlerin adresi baz istasyonu kayıtlarından çıkarılabilinir. Bu evlerde 4 tane büyük kasa bulacaksınız. Paralar o kasaların içinde.

'Şirkete para yatıranlar paralarının 3'te 2'sini kaybetti'

Daha önce bahsettiğim Ali Fuat Taşkesenlioğlu’nun oteli bitti. Otel İkitelli’de 5 yıldızlıdır. Otelin ismi QUA OTEL ancak o bölgede 2 tane QUA otel var onun da detayını birazdan yazacam. Otelin sahibi Ali Ercan görünüyor (Ercanlar Grup). Ali Fuat'ın SPK başkanı olduğu döneminde bu kişinin şirketi halka arz oldu. Bu halka arzlar tartışmalı yani şaibeli halka arzlardı. Şirketin birinin ismi QUA GRANITE diğerinin ismi ise GEZİNOMİ dir. Bu şirketlere para yatıran küçük yatırımcılar şu ana kadar paralarının 2/3 sini kaybettiler. Belki onların içinden bir tanesi intihar etti. Belki her şeyini kaybedip sokağa düştü. Bu belkiler uzatılabilinir. İşte size Yüce dinimizi anlatıp, bir kalem oynatmayla milyonlarca milyarlarca dolarları çalanlar bunlar. Sonra da din elden gidiyor, vatan elden gidiyor. Namusunuz yok lan sizin siz kahpesiniz. Ulan bir de utanmadan Müslümanlıktan bahsederler. Müslümanlık bir makamdır, bir yüceliktir. Siz insan değilsiniz siz kahpesiniz. Bu şirketlerin de büyük ortağı Ali Fuat’tır.

'Bütün suçları Ünsal Ban’ın üzerine bırakacak şekilde karar aldılar'

Bir de bunlar çaldıkları paraları başkasının üzerine güvenerek nasıl yapıyorlar size onu da anlatayım. Bu din vatan sömürücüleri var ya bunlar bırak başkasına güvenmeyi kendi anasına babasına kendi çocuklarına bile güvenmezler. Kıymetli dostlarım sizlerin çoğunluğu bilmezsiniz. Hamili senet şeklinde düzenlenmiş şirket yapıları var. Mesela siz ticari sicilde o şirketi araştırırken sahibi olarak birini görürsünüz ancak o çoğunlukla çulsuzun tekidir. Ya da bir arkadaşına rica eder. Görünürde o vardır. Ancak şirketin hamili senetleri kimin cebindeyse şirketin sahibi odur. Şimdi geldik cehennemin kapılarının açılacağı bölüme. Ben SPK ile ilgili açıklamalar yapacam dediğimde (takriben 1.5 ay önce) Taşkesenlioğlu ve onların arkasındaki güç olan Serhat Albayrak bir karar alırlar Bütün suçları Ünsal Ban’ın üzerine bırakacak şekilde karar alırlar. Zehra Taşkesenlioğlu'nun boşanma dilekçesini mahkemeye verdikten sonra bu dilekçeyi aynı anda süslü sülümana yollarlar. güzel sülümana, aslan sülümana. Bazı güçler tarafından bilinçaltında LGBT’li birey yapılacağı korkusu yaşayan aslan sülümana. Aynı anda Ankara’da Ünsal Ban üzerinde polis tahkikatı yürütürken ayrıca da bir kriminal gruba gerekirse Ünsal Ban’ı herhangi bir bahane ile ortadan kaldırılması yönünde hazırlık yapmalarını söylerler."

Türkiye Haberleri