CHP Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Yılmaz, dün temeli atılan Akkuyu Nükleer Güç Santrali ile ilgili yaptığı dğerlendirmede, "Nükleer enerjinin çevre ile uyumlu olması halinde destek veriyoruz." dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Ardahan Milletvekili Öztürk Yılmaz, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Yılmaz, Akkuyu Nükleer Güç Santrali'nin temel atma törenini hatırlatarak, çevre ile uyumlu olması halinde nükleer enerjiyi desteklediklerini bildirdi. Türkiye'nin enerjide Rusya'ya bağımlı olduğunu savunan Öztürk Yılmaz, şunları söyledi:
"ENERJİDE ÇEŞİTLİLİĞİ DESTEKLİYORUZ"
"Biz enerji çeşitliliğini destekliyoruz. Nükleer enerjinin çevre ile uyumlu olması halinde destek veriyoruz. Önceliğin yerel kaynaklara ve uyumlu bir enerji sepetine yönelmesi gerektiğini düşünüyoruz. Rusya, Akkuyu Nükleer Santrali'ni yapıyor, teknolojik olarak Türkiye’ye birşey vermiyor. Türkiye kum çakılını taşıyor, hamaliyesini yapıyor. Enerjide bu kadar bir ülkeye bağımlılık ekonomi açısından ne kadar doğru? Bu Türkiye'nin güvenliğine zarar vermez mi? Türkiye doğal gazda yüzde 52 Rusya’ya bağımlı. Akkuyu Nükleer Santrali, Rusya’ya ilave bir bağımlılık anlamına geliyor. Türkiye bu teknolojiyi yapabilecek kapasiteye ulaşması lazım. Diğer türlü bu hazıra konmak. Bize teknoloji lazım, bu kadar para verdikten sonra teknolojiyi öğrenecek yol lazım. Türkiye’nin bu kapasiteyi öğrenmesi lazım ama bu anlaşmada bu yok. Rusya 20 milyar dolar kazanacak, Türkiye başka santrallerde kuracak ama bu teknolojiyi bir türlü öğrenemeyeceğiz."
Yılmaz, 33 ülkede 450 nükleer santral bulunduğunu belirterek, "Çoğu Batı ülkelerinde. Çünkü teknoloji onların elinde. Şunu belirtelim: Bu santralin maliyetinin daha düşük olması gerekiyor. S-400’ler buradaysa hazıra konuyor veriyorlar parasını hazır getiriyorlar. Teknoloji elde eden ülkelere bakın. Kimse elinde bulundurduğu teknolojiyi vermiyor. Türkiye kendi teknolojisini üretsin. Bu elektriğin ötesinde bir şeydir. Var olanlar, elinde bulunduranlar; bulundurmayanlara yasaklıyor. Türkiye'nin hazıra konup alıp getirip, hava atmakla olmuyor. Gerekirse 200 milyar dolar harcayıp kendisi üretmesi lazım. Pakistan nasıl aldıysa, 20 milyar dolar veriyorsanız bir şeyleri öğrenmeniz lazım. Biz bunun kumunu çakılını taşıyoruz, hamaliyesini yapıyoruz. Bu bende de olabiliyor mu, yok. Güvenli ve çevreci olması halinde teknolojiye karşı değiliz. Yaratabileceği olumsuzluklar varsa duyarlılığımızı belirtiriz. Bu teknolojiyi elinde bulunduranlar, dünyayı yöneten ülkeler" diye konuştu.