İstanbul'da artan yurt ve ev kiraları nedeniyle öğrenciler, toplamda 25 bin kapasitesi olan Kredi Yurtlar Kurumu'nun (KYK) yurtlarına mecbur durumda.
Yurtta kalanların şikayetleri ise daha farklı.
İstanbul'da sadece devlet üniversitesinde okuyan 600 bin üniversite öğrencisi bulunuyor. Öğrencilerin çoğu yurt kapasitelerinin ve ev kiralarının artışından şikayetçi. Dün (19 Ekim) bu ilçede bulunan Kanuni Sultan Süleyman Yurdu'nda öğrenciler, yurt bölgesinin güvensizliğinden, yemekhanenin işlevsizliğinden, ulaşım sıkıntısından ve düşük internet kotasından dolayı eylemdeydi.
Öğrencilerin sorunlarını dinlemek için yurdun bulunduğu Başakşehir'deyiz. Şişli'den buraya üç otobüs değiştirerek yaklaşık 1 buçuk saatte geldik.
Otobüsten indikten sonra yurda varmak için ise 10-15 dakikalık bir mesafe yürüyoruz. Sabah yürüdüğümüz yolda herhangi bir yerleşim yeri veya güvenlik kamerası bulunmuyor.
Dört yıldır yurtta kalan Melikşah ve Ahmet'e geldiğime dair haber vermek için aradığımda telefonda sesleri kesiliyor. Yanıma geldiklerinde durumu açıklamak için "Yurtta telefon çekmiyor" diyorlar.
Yurdun yanındaki parka oturduğumuz sırada yürüdüğüm yolu öğrenince Ahmet, "İyi, sağ salim gelebilmişsin" diyerek gülüyor. Art arda yaşanan olaylar, yürüme yolunun öğrenciler arasında mimlenmesine neden olmuş.
Ahmet ve Melikşah, İstanbul Üniversitesi'nde okuyor. Her gün okula giderken 1, 1 buçuk saat yol çektiklerini söylüyorlar. Yurdun yakınından sadece iki hattın geçiyor olmasının yurtta kalan 3 bin öğrenciyi mağdur ettiğini anlatırken Ahmet, "Ben genelde metroya gidebilmek için otostop çekiyorum, otobüs çok az geliyor" diyor.
Yurt, lüks sitelerin olduğu bir bölgede bulunuyor fakat yakınında sosyal hayatı besleyen bir mekan bulunmuyor. ''Burası yakın zamana kadar köymüş, sonra siteler yapılmış" diyen Melikşah, yurttaki güvenlik krizinin de köy mezarlığı çevresinde ortaya çıktığının altını çiziyor.
Bir haftada dört gasp olayı yaşandı
Öğrencilerin ana taleplerinden biri olan 'güvenlik' yurt çevresinde son zamanlarda artan gasp olaylarına dair önlemlerin alınması. Anayoldan sonra yurda yürünen 10-15 dakikalık yolda, yerleşim yerinin ve güvenlik kamerasının olmamasını fırsat bilen kişiler, bir haftada dört öğrenciyi gasp etti.
Ahmet de yurda geldiği ilk yıl yine aynı yolda gasp edilmiş. ''Üç kişi gelerek telefonumu kullanmak istediler, ben de verdim. Ardından biri arkamdan bıçağını dayadı ve bir şey yapmamamı istedi. Telefonumu alıp gittiler" diyen Ahmet, şikayetçi olmuş fakat olayla ilgili herhangi bir gelişme yaşanmamış.
Köy mezarlığının olduğu yerde ise iki adet baraka bulunuyor. Ahmet ve Melikşah, gasp yapan kişilerin buralara kaçtığını söylüyor.
En son dün yaşanan gaspın ardından şüpheliler yakalanmış. Zaten yurttaki eylemler de şüphelilerin yakalanmasının ardından başlamış.
Öğrenciler ilk önce ıslık ve alkışlarla sevinçlerini göstermiş fakat sonrasında taleplerini söyledikleri bir ortama dönüşüyor.
'Haftanın dört günü çevrimiçi dersim var ama internet kotası yetmiyor'
Melikşah, haftanın dört günü yurtta derslere girdiğini söylerken internetin kendisi için ne kadar önemli olduğunun altını çiziyor. 3 bin öğrencinin çoğunun da kendisiyle aynı durumda olduğunu belirten Melikşah, "Haftanın dört günü çevrimiçi dersim var ama internet kotası yetmiyor. Kendi internetimi kullanıyorum, ona ücret ödüyorum" diyor. Bu sorunun eğitimlerinin aksamasına neden olduğunu belirten Melikşah, "Sorunun çözülmesi için hiçbir adım atılmadı" diye ekliyor.
'Yemekhanede en az yarım saat sıra bekliyoruz'
Yurt içinde yaşanan diğer bir problem ise yemekhanede geçen süre. Öğrenciler, her gün yemek yemek için indiklerinde, metrelerce sırayla karşılaştıklarını anlatıyor. Ahmet, akşam yemeği için sıraya girdiğinde süre tuttuğunu belirterek "Yemeği aldıktan sonra ücret ödemek için 25-30 dakika bekliyorum" diyor.
Bu kadar uzun sıra olmasının temel nedeninin personel eksiği olduğunu söyleyen Ahmet, tecrübesiz elemanların ücret alırken yavaş davrandığını söylüyor. "Aldığımız yemeği yiyene kadar soğuyor" diyen Melikşah da yemekhanede bulunan ikili sıra sisteminin eleman eksiği nedeniyle uygulanamadığını belirtiyor. Taleplerinin yemekhane sisteminin daha nitelikli olması olduğunu söyleyen öğrenciler, "Yemekleri koyan bir abla var, arkasında 7 tane 'sorumlu var. Her şeyin sorumlusu olacağına ablaya yardım etseler mağduriyetimiz çözülür" diyor.
'Taleplerimizin gerekli yerlere ulaştığını düşünüyoruz'
Öğrenciler, dün gerçekleştirdikleri eylem sonrasında KYK İl Müdürü'nün yurda geldiğini söylerken taleplerinin çözülmesi için İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun da açıklama yaptığını belirtiyor.
Dün sosyal medyadaki tepkilerle beraber taleplerinin gerekli yerlere ulaştığını düşündüklerini belirten öğrenciler, "Gurbetten geliyoruz, elbette sıkıntılar olacak ama biz sadece nitelikli bir şekilde barınmak istiyoruz" diyor.
Öğrencilerle beraber bıçakla gaspların yaşandığı yerden yürüdüğümüz zaman ise duvardaki yazıların gasp failleri tarafından yazılmış olabileceğini düşündüklerini söylüyorlar. Duvarlardan birinde, ise "Ölüm var insanoğlu, nereye bu gidiş?" yazıyor.