AK Partililer Kabineden Memnun Değil! Parti İçindeki Yankılar
Cumhurbaşkanlığı Kabinesinde gerçekleşen kabine değişikliği beklentiyi tam anlamıyla karşılayamadı. Yeni oluşum, parti içinde büyük ölçekli bir yenilenme talebini karşılamaktan uzak kaldı ve bu durum parti içinde eleştirilere yol açtı.
Seçim sonrası artan eleştiriler arasında Cumhurbaşkanlığı sistemindeki yapısal eksiklikler ön plana çıktı. Özellikle bakanların Meclis dışından atanması ve büyük çoğunluğunun siyasi geçmişinin bulunmaması eleştirilerin odak noktası oldu. Birçok parti içi ses, "Kişiler değil sistem değişimi şart" görüşünü dile getirirken, Cumhurbaşkanı tarafından atanma ve görevden alınma süreçlerinin tek bir iradeye bağlı olmasının demokratik süreçlere zarar verdiğini vurguladı.
Parti içi kulislerde ve kamuoyunda, bakanların sadece Cumhurbaşkanı'nın iradesine göre hareket ettiği ve bu nedenle sokağa, seçmene ve teşkilata mesafeli kaldığı eleştirileri güç kazandı. Bazı isimler, Cumhurbaşkanlığı sisteminde reform yapılması gerektiğini savunarak, bakanların atanma sürecinin daha şeffaf ve demokratik bir yapıya kavuşturulması gerektiğini belirtti.
Bu tartışmalar, AKP içindeki gelecek dönem stratejilerinin şekillenmesinde önemli bir rol oynayacak gibi görünüyor. Gözler, gelecek adımların nasıl atılacağına çevrilmiş durumda.
KURUM'UN BAKANLIĞI İMAMOĞLUNA PUAN TOPLATIR
14-28 Mayıs seçimleri sonrası Cumhurbaşkanlığı Kabinesi'nde yapılan ilk değişiklik, dikkatleri üzerine çekti. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın istifası beklenen bir gelişmeydi ancak Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki'nin görevden alınması sürpriz oldu. Özellikle Özhaseki'nin yerine İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimini kaybeden Murat Kurum'un atanması, tartışmalara yol açtı.
AK Parti içinde yapılan bu atama kararına bazı partililer tepki gösterdi. "Başarı ödüllendirilmeli, seçimi kaybeden birine bakanlık vermek doğru değil" eleştirileri dile getirildi. Öte yandan, CHP cephesinde ise bu atama memnuniyetle karşılandı. Murat Kurum'un tekrar bakanlık görevine getirilmesi, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun kamuoyu önünde sürekli olarak değerlendirilmesine ve kıyaslama yapılmasına neden olacak, böylece İmamoğlu'nun PR ihtiyacını azaltacak bir dinamik oluşturabileceği yorumları yapıldı.