Yıllar sonra AKP'den CHP'ye geçen İstanbul'un Beykoz ilçesinde belediyenin düzenlediği Dünya Beykozlular Günü'nde Sanatçı Suavi konser verdi.
Konser öncesi MHP Beykoz İl Başkanlığı, Suavi hakkında, "Vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğüne karşı çıkanlarla birlikte hareket ettiği delilleriyle sabittir" ifadelerini kullandı.
Konserde de bir grup 'terörist istemiyoruz' sloganları atıp bozkurt işaretleri ile konseri sabote etmek istedi.
Grup istediğini bulamasa da görüntüler tepki çekti. Suavi de olay ile ilgili sessizliğini bozdu.
Birgün'den Işıl Çalışkan'a konuşan Suavi, muhalif sanatçılara karşı sistematik bir operasyon olduğunu söyledi.
Suavi, ekonomik kriz nedeniyle yurttaşların öfke ile dolduğunu fakat doğru yerlere eleştiriler yapamadığını ifade etti. Suavi, şunları dile getirdi:
"MUHALİF SANATÇILARA PLANLI BİR SALDIRI OLARAK ALGILIYORUM"
“Benden önce ilgili ilçenin MHP İlçe Başkanı bir açıklama yapmış ve büyük olasılıkla onun talimatıyla bir grup, sahneme gelip bana yönelik birtakım laflar etmiş. Ancak bu lafları ne duydum, ne de bu ekibi yüz yüze gördüm. Bu durumu küçümsemiyorum ama önemseyip merkeze de koymuyorum. Bunu, Türkiye’nin genel olarak muhalif sanatçılarına yapılan planlı bir saldırı olarak algıladığım için tedirginim ve rahatsızım. Bu kişisel bir mesele değil”
"TERÖRİZE ETMEYE ÇALIŞTILAR"
"Bir grup ortamı terörize etmeye çalıştı, ama bu kabul edilebilir bir şey değil. Varsayalım ki beni protesto etme haklarını kullandılar, yine de oradaki insanlarla programımı tamamladım. Ayakta alkışlanan, belediye başkanı dahil herkesin pırıl pırıl bir gece yaşadığı bir ortamda sahne aldım. Ancak ülkede başka bir rüzgar esiyor ve bu Suavi meselesi olmaktan çok, tüm muhalif sanatçıların hedef alındığı bir döneme işaret ediyor”
"İŞ YOBAZLIĞA İNDİRİLDİĞİNDE.."
"Daha dün aramızdan ayrılan Genco Erkal’a da benzer şeyler yapıldı. Melek Mosso kısa etek giydi diye hedef alındı. Biri resim sergisinde kokteyl veriyor diye saldırıya uğradı. İş yobazlığa indirildiğinde, biz muhalif sanatçılar gerçekten hedef alındığımız bir döneme gidiyor gibi duruyoruz. Eğer bu durumu doğru yerden algılayıp denetlemezsek, bundan sonraki süreçte ülke olarak çok daha sevimsiz şeyler yaşayabiliriz”
"MAHKEMELİK BİR SÖYLEM"
“Bu normal koşullarda mahkemelik bir söylemdir. Avukat arkadaşlarımla dava açma hakkımızı değerlendiriyoruz. Çünkü bir insana terör yaftası takmak ve onu hainlikle itham etmek çok kolay değil. Bu ülkede, Fakir Baykurt’tan tutun Yaşar Kemal’e, Nâzım Hikmet’ten Yılmaz Güney’e, Ahmet Kaya’dan Suavi’ye kadar 50 bin tane örneği var bunun”
"20 YIL SONRA CHP'NİN ELİNE GEÇMİŞ"
“20 yıldır yönettikleri Beykoz artık CHP’nin eline geçmiş. Kıl payı bir farkla Alaaddin Bey kazanmış seçimleri. Bu 20 yıllık iktidarın kaybı, bazı insanları deliye çevirmiş ve hırçınlaştırmış. Bu durumun, İstanbul’un kaybı gibi, birçok yapıyı tedirgin ettiği belli. Bu aynı zamanda belediyeye ve yeni iktidara bir mesajdır. Ancak belediye, kendi iktidarında Suavi’yi sahneye çıkarma tercihini kullandı. Bu tercihe saygı duymayanlar utansın. Ben şarkılarımı söyledim ve müthiş bir ev sahipliği gördüm. Ancak bu şiddet ortamını, terörize edilmeye çalışılan bu ortamı asla kabul etmiyorum. Hele şahsıma edilen laflar gerçekse, bunu da asıl sahiplerine iade ediyorum. Eğer gerekirse, gerçek teröristin kim olduğunu belgelerle ortaya koyabilirim”
"DİMDİK DURUP ÖMRÜMÜZÜ TAMAMLAYACAĞIZ"
“Ülkeyi üst düzeyde yönetenler benzeri cümleler kurarlarsa, doğal olarak 20 yıl sonrasında birtakım insanlar da bu ve benzeri güçlere dayanarak hareket ederler. Ya biat edeceksiniz, ki o cepheye geçen düne kadar muhalif bilinen onlarca sanatçı şimdi o yapıların içerisinde yer alıyor. Bu bir tercih meselesidir ama hangi maddi güç bana bunu yaptırabilir? Hiçbirisi. Dolayısıyla durduğum gibi dimdik durarak bu dünyadaki ömrümüzü tamamlayacağız”
"TOPLUMUN REHABİLİTE EDİLMESİ LAZIM"
“Bu toplumun komple rehabilite edilmesi lazım. Kimliksiz hale getirilmiş, GDO’su bozulmuş bu topluluk mutlaka sosyolojik olarak rehabilite edilmeli. Ekonomik olarak tahribata uğramış her kişi, aynı zamanda kişilik olarak da tahribata uğrar. Ülkenin ekonomik gidişatı, belki de işsiz olan, evine ekmek götüremeyen bu insanları çılgına çevirmiş. Öfkelerini başka yerlerde arıyorlar, doğru adresin neresi olduğunu bilmiyorlar. Onlara doğru adresi göstermek için de yardımcı olmaya çalışacağız.”