Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, "Biz FETÖ ile mücadele konusunda ABD'nin YPG'ye verdiği destek konusunda ve PKK gibi terör örgütleri ile mücadele konusunda beklentilerimizi net bir şekilde dile getirdik. Yaşamsal güvenlik kaygılarımızın ciddiye alındığını düşünmek istiyoruz. Fakat bugüne kadar verilen sözler oldu konuştuğumuz konular oldu tutulmayan sözler de oldu çözemediğimiz konular da oldu. O nedenle bundan sonra çözüm odaklı adımları nasıl atabiliriz. Konuştuğumuz konuların sözde kalmaması için uygulanabilmesi için birlikte neler yapabiliriz bunları da konuştuk. Tüm bu konuları kapsayacak ve birlikte değerlendireceğimiz mekanizma oluşturma kararı aldık. Hatta mekanizmalar. Bir tanesi konsolosluk, genel konular, FETÖ konusu gibi. Konuları nasıl çözeceğimizi birlikte konuşacağız" dedi.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson ile düzenlenen ortak basın toplantısında konuştu.
"YA BU İLİŞKİLERİ TEKRAR YOLUNA KOYACAKTIK YA DA DAHA KÖTÜYE GİDECEKTİ"
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, "Türkiye ve ABD uzun yıllardır stratejik ortaklığını derinleştirerek sürdürmüştür. Şimdi böylesine kritik bir aşamadayız. Ya bu ilişkileri tekrar yoluna koyacaktık ya da daha kötüye gidecekti. Dün akşamdan beri ortaya koyduğumuz irade ile esasen ilişkilerimizi tekrar normalleştirme konusunda bir mutabakata, anlayışa vardık. Bunu için atılması gereken adımlar var. Her iki tarafın da beklentileri var" dedi.
"YAŞAMSAL GÜVENLİK KAYGILARIMIZIN CİDDİYE ALINDIĞINI DÜŞÜNMEK İSTİYORUZ"
Çavuşoğlu, "Biz FETÖ ile mücadele konusunda ABD'nin YPG'ye verdiği destek konusunda ve PKK gibi terör örgütleri ile mücadele konusunda beklentilerimizi net bir şekilde dile getirdik. Yaşamsal güvenlik kaygılarımızın ciddiye alındığını düşünmek istiyoruz. Fakat bugüne kadar verilen sözler oldu konuştuğumuz konular oldu tutulmayan sözler de oldu çözemediğimiz konular da oldu. O nedenle bundan sonra çözüm odaklı adımları nasıl atabiliriz. Konuştuğumuz konuların sözde kalmaması için uygulanabilmesi için birlikte neler yapabiliriz bunları da konuştuk" dedi.
"MEKANİZMA OLUŞTURMA KARARI ALDIK"
Çavuşoğlu, "Tüm bu konuları kapsayacak ve birlikte değerlendireceğimiz mekanizma oluşturma kararı aldık. Hatta mekanizmalar. Bir tanesi konsolosluk, genel konular, FETÖ konusu gibi. Konuları nasıl çözeceğimizi birlikte konuşacağız. Örneğin FETÖ konusunda delil var mı yok mu ilave delile ihtiyaç var mı yok mu bunları uzun kamuoyunda konuşmak yerine bu mekanizma içinde delillerin paylaşılması delillerin yeterli olup olmadığı konusundaki değerlendirmeleri de birlikte yapmamızda fayda var. Aynı şekilde Suriye konusunda da oluşturduğumuz mekanizma ile endişelerimiz nasıl karşılanacak hangi adımlar atılacak? Terör örgütleri ile nasıl mücadele edilecek? Irak'ın sınır bütünlüğünü nasıl sağlayacağız? Cenevre süreci ile beraber siyasi çözüme nasıl gideceğiz birlikte bu süreçte nasıl çalışacağız? Tüm bu konuları kurumlarımız, uzmanlarımız ile somut adımlar atarak artık sözler, vaatler değil, tutulmayan sözler de oldu, çözemediğimiz konular da oldu. O nedenle bundan sonra sonuç odaklı adımları nasıl atabiliriz? Konuştuğumuz konuların sözde kalmaması uygulanabilmesi için birlikte neler yapabiliriz? Bunları da konuştuk" diye konuştu.
"BU MEKANİZMALAR, TOPU TACA ATMA DEĞİLDİR İLK TOPLANTI DA MART AYININ ORTASINDAN ÖNCE"
Çavuşoğlu, "Bu çalışmalar bizim için önemli sonuçlar doğuracaktır. Bu mekanizmalar, topu taca atma değildir. Süreci savsaklama değil tam tersi anlaştığımız gibi sonuç alıcı mekanizmalar olacak. Her iki tarafın beklentilerini karşılayacak çalışmalar yapacak oyalama yok. İnşallah ilk toplantı da mart ayının ortasından önce gerçekleşecek bu konuda da mutabakatımız var" dedi.
"İŞBİRLİĞİMİZ AÇISINDAN KRİTİK BİR ZİYARET VE GÖRÜŞME OLMUŞTUR"
Çavuşoğlu, "Dün ve bugün yaptığımız toplantılar ikili ilişkilerimizin geleceği bakımından endişelerimizin karşılanması bakımından ve bölgesel konulardaki Suriye, Irak özellikle terörlerle mücadele konularında bölgesel konularındaki, işbirliğimiz açısından kritik bir ziyaret ve görüşme olmuştur" dedi.
"İLİŞKİLERİMİZİN TEKRAR RAYINA GİRMESİ İÇİN ÖNEMLİ OLAN BU ZİYARET"
Çavuşoğlu, "İlişkilerimizin tekrar rayına girmesi için önemli olan bu ziyaret ve toplantılar neticesinde birlikte geleceğe yönelik ortak adımlar atarız neticeler alırız. İnanıyorum ki iki müttefik gibi güveni yeniden tesis ederiz ve bu güven zemininde ikili işbirliğimizi bölgesel işbirliğimizi güçlendiririz" dedi.
REX TILLERSON:
Sayın Dışişleri Bakanı’na misafirperverlikten dolayı teşekkür etmek istiyorum. Cumhurbaşkanı Erdoğan’a da dün akşamki toplantımız için teşekkür etmek istiyoruz. Geniş kapsamlı, endişelerin dile getirildiği aynı zamanda gelecekle ilgili bir çok konuyu ele aldığımız toplantı serisi oldu. Türkiye ve ABD arasındaki ilişki derin bir ilişki. Bu sadece müttefiklik ilişkisi değil. Türkiye NATO’ya katılan ilk ülkelerden birisi. Türk birlikleri Kore’de çalıştılar, Afganistan’da Bosna’da birlikte çalıştık. Fedakârlıkları birlikte üstlendik.
Hem DEAŞ, hem PKK hem diğer terörist örgütlerin tehdidiyle karşı karşıya. NATO’nun desteğini de önemsiyoruz. Türkiye çok önemli bir ülke. Bizim bu anlamda Suriye ile ilgili işbirliğimiz, DEAŞ ile ilgili konular, güvenli bölgelerin oluşması ve bağımsız Suriye için birlikte çalışmamız gerekiyor.
Türk Halkı ve Türk Hükümeti, 3 milyondan fazla mülteciye ev sahipliği yapıyorlar. Hepimize örnek oldular. Türkiye’nin sınırları koruması talebini ciddiye alıyoruz. Tabi ki bu anlamda bu çalışmaların gerçekleştirirken özellikle sivil halka zarar gelmemesi için Türkiye’den ricalarımız var. Gerilimin de artmamasını sağlamaya çalışıyoruz. Suriye’deki hedeflerimiz konusunda Türkiye’ye açık davrandık. Her zaman SDG’ye sağladığımız desteğin kısıtlı olacağını, herhangi bir şekilde askeri hedeflerin daha ileri taşınmasını engelleyecek destek olduğunu belirttik. Türk demokrasisini her zaman destekledik. Hukukun üstünlüğü, basının özgürlüğü konusunda her zaman desteklemeye devam ediyoruz.
2016 yılındaki darbe girişimini gerçekleştiren suçluların şeffaf biçimde yargılanması gerekiyor. Türkiye’deki konsolosluğumuzun yerel çalışanların tutuklanmasındaki endişemizi ile getirdik. OHAL şartlarında tutuklu sayısının yüksekliği konusundaki endişelerimizi de dile getirdik.
SORU - CEVAP
Sayın Tillerson, Türkiye’nin Afrin operasyonunu Menbiç’e genişlemesi konusunda ABD askerlerini çekmeyi planlıyor musunuz?
Sayın Çavuşoğlu, ilşkiler çin ‘ya düzelecek ya bozulacak’ demiştiniz. Siz Ankara’nın endişelerinin giderilmesine ilişkin beklediğiniz garantiyi aldınız mı?
TILLERSON:
Dün akşam sayın Cumhurbaşkanı ile yapmış olduğumuz görüşmelerde bu kritik öneme sahip konuların nasıl çözülebileceğiyle ilgili tekliflerimizi sunduk. Bunların bir kısmı ortak basın deklarasyonunda da görünecek. Spesifik olarak bizim aramızda sorun olan konular içinde çalışmayı taahhüt ettik. Hedefimiz Suriye ile ilgili kesinlikle örtüşüyor. DEAŞ’tan kurtulmak, ülkeyi istikrara kavuşturmak, sonra mültecilerin evlerine dönmesini sağlamak, aynı zamanda siyasi çözümü desteklemek… çalışmalarımızı koordine edeceğiz. Bu çerçevede çalışmalarımızı diğer terörist gruplara karşı da ortaklaşa sürdürdüğümüzde bir koordinasyon gerçekleştireceğiz. O bölgelerde kim daha egemen olacak bunlara da karar vereceğiz. Ve bunları da temizledikten sonra orada daha önce yaşayan insanlara geri vereceğiz.
Menbiç konusunu ele alacağız. Ancak sadece bu değil Kuzey Suriye’nin tamamı üzerinde çalışmaya devam edeceğiz. Cenevre sürecini destekleyeceğiz.
ÇAVUŞOĞLU:
Bizim beklentilerimizin nasıl karşılanacağı, ABD’nin de konsolosluk işleriyle ilgili beklentileri var. Fakat bizim endişelerimiz doğrudan, yani bize yönelik oluşan tehditlerle ilgili. Yani YPG’nin saldırılarıyla ilgili. İnsanlarımız ölüyor. Bugüne kadar 100 civarında, bizim vatandaşımız ya da bizde yaşayan Suriyeliler YPG’liler tarafından gelen roketlerle öldürüldü, şehit oldu. Dolayısıyla elbette tüm bu bizim endişelerimizi de kapsayan bu çalışma grubu, bu çerçevede atılacak somut adımlar çok önemli. Bu YPG ile ilgili de önemli DEAŞ ile ilgili de önemli, FETÖ ile ilgili tüm konular.
Diğer taraftan Münbiç ile ilgili cevabı Tillerson verdi. 2016 yılında ABD’nin Türkiye’ye sözü vardı. Sözler tutulmadı. Hatta bir keresinde bizden bir heyet davet edildi, YPG’lilerin fıratın doğusuna gittiğini anlatmak için. Daha sonra da YPG’lilerin gitmediğini öğrendik. Bu süreçte önce Menbiç’ten başlayacağız. Artık bundan emin olacağız. İstikrara kavuşması için bu şehirleri kimin yöneteceği ve güvenliğini de kimin sağlayacağı çok önemli. YPG buradan çıktıktan sonra, biz güvene dayalı ABD ile bu konularda adım atabiliriz.