Amasra'da faaliyet gösteren özel maden şirketinde çalışan 170'i sendikalı 205 işçi, ekonomik kriz olduğu söylenerek, 22 Eylül'de işten çıkarıldı. Aradan geçen zaman içinde işçiler, alacakları olan 51 günlük ücretlerini, bayram ikramiyelerini ve kıdem tazminatlarını alamadıkları iddiasıyla geçen Cuma günü sabah saatlerinde maden ocağında eyleme başladı.
İşçilerden Serdar Aslan ve Bülent Çevik, şirkete ait 80 metre yükseklikteki asansör kulesine çıkarak, eylem başlattı. Asansörün 50 metre yüksekliğinde duran işçiler, aşağıdaki arkadaşlarının uzattıkları iple yiyecek ihtiyaçlarını karşılıyor. İşçiler sabah saatlerinde bulunduklara yere Türk Bayrağı astı.
Kulede bekleyen işçiler, zaman zaman sosyal medyadan canlı yayın yaparak, durumları hakkında bilgiler verdi. İşçilerden biri, yapılan yayında, eylemin sonuna kadar devam edeceğini söyledi.
'AİLELER GÖZYAŞLARINA HAKİM OLAMADI'
Kulenin dibinde 100 işçi, eylem yapan arkadaşlarına destek verirken, çevik kuvvet ekibi, 112 Acil ekipleri ile itfaiye ekibi de hazır bekletiliyor. Sabah saatlerinde maden işçilerinin aileleri destek vermeye gelirken, polis ekipleri özel şirkete ait alana aileleri sokmayarak, barikat kurdu. Çocuklarıyla birlikte gelen aileler gözyaşlarına hakim olamadı.
Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Genel Başkanı Ahmet Demirci ve yönetim kurulu üyeleri sabah saatlerinde Amasra'ya gelerek, gelinin son durumu aktardı. Sendika yöneticileri Enerji Bakanlığı'nın şirketi arayarak, sorunu çözmesini istediğini, ancak şirketin işçilere borcu olan 1 milyon 500 bin TL'lik rakamı 10'ar günlük aralarla vermek istediklerini işçilere bildirdi. Ancak işçiler bunu kabul etmeyerek, eyleme devam edeceklerini ifade etti.
'BIÇAK KEMİĞE DAYANDI'
Ahmet Demirci yaptığı açıklamada, "Madenci kardeşlerimiz 2 aydır elde avuçta ne varsa onunla idare etmeye çalışıyorlardı. Okullar açıldı, kış kapıya dayandı, üniversitede okuyan, askerde olan çocuklarımız var. Hastası olan var, ev sahibi, marketler, bankalar beklemekte, artık yeter diyoruz. Biz çalıştık, emek harcadık, alın teri döktük. Biz, anamızın ak sütü kadar helal olan alacaklarımızı istiyoruz. Sesimizi duyurmak için her yolu denedik. Sendika olarak işverene, ilgili bakanlıklarla görüştük, ama olmadı. Bıçak kemiğe dayandı ve kardeşlerimiz Bülent Çevik ve Serdar Aslan kuleye çakarak oradan seslenmek zorunda kaldılar. 4 gündür gece-gündüz, ayazda soğukta, yarı aç-yarı tok sesimizi duyurmaya çalışıyorlar. Biz, arkadaşlarımızın sağlığının bozulmasından endişe ediyoruz. Onlar da haklı olarak çocuklarının sağlığını korumak için mücadele ediyorlar. Biz, kardeşimizin haklı mücadelesine destek olmak için buradayız. İşverene ve tüm ilgililere buradan sesleniyoruz; biz hakkımızı istiyoruz" dedi.