Sözlerine Kıbrıs Barış Harekatı ile başlayan Kılıçdaroğlu,
"Kıbrıs Barış Harekatı’nın 46’ncı yılındayız. Biz Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin bağımsız bir devlet olarak dünya sahnesinde yerini almasını istiyoruz.
Bugün herkesin gözü önünde Ege adalarına gelip silahlı kuvvetleriyle gösteri yapanlara ses çıkarmayanlar bizim milliyetçiliğimizi sorgulayamazlar. İdlib’de 33 askerimiz şehit oldu, hesabı soruldu mu? Koşa koşa gidip Putin’in önünde esas duruşa geçtiler.
Tank palet fabrikasını yabancıya peşkeş çekip, vatan toprağını terk edenler, Süleyman Şah türbesini kaçıranlar bizim milliyetçiliğimizi sorgulayamazlar. Egemen güçlerin Orta Doğu’da taşeronluğuna soyunanlar bizim milliyetçiliğimizi sorgulayamazlar. Bizim milliyetçiliğimizde 83 milyonun kucaklanması vardır. Bayrağa saygı, vatanın bütünlüğüne saygı vardır. Nokta. Bizim milliyetçiliğimiz budur." ifadesini kullandı.
"Bütün cesur gazetecileri selamlıyorum"
24 Temmuz Basın Bayramı'nı anan Kılıçdaroğlu, "24 Temmuz Basın Bayramı aslında ama Türkiye’de bir basın bayramı havası yok. Gerçekleri yazan, kalemini satmayan, Saray’a itaat etmeyen gazeteciler cezaevinde. Doğruları yazan, kalemini satmayan bütün gazetecilere şükran borçluyuz." diyerek tutuklu gazeteciler Barış Pehlivan’ı Murat Ağırel’i, Hülya Kılınç’ı ve Müyesser Yıldız’ı selamladı ve "Onlar kalemlerini satmazlar. Bütün cesur gazetecileri selamlıyorum." dedi.
Van Gölü'ndeki facia
Van Gölü'nde göçmenleri taşarken batan ve 60 kişinin cansız bedeninin çıkarıldığı faciaya ilişkin konuşan Kılıçdaroğlu, "Eğer sınırlarımız yol geçen hanına döndüyse iktidarın bunu sorgulaması lazım. Para vererek ülkemize binlerce insan girip çıkıyor. Parayla geçiyorlar. Bu paralardan kimler nemalanıyor?" dedi.
"Fındığın fiyatı 25 TL'nin altında olamaz"
"Çiftçinin 176 milyar lira Saray’dan alacağı var. Üretici kardeşimiz, milletvekillerimize anlatmış. “Erdoğan’a dünyaya meydan okuyorsun bir şirkete söz geçiremiyorsun” diyor. Çiftçi kardeşlerime sesleniyorum. Erdoğan dünya liderlerine meydan okuyan değil talimat alandır.
TMO geçen yıl fındığı 16.5-17 liradan satın alıyor. Bu yıl 24 liradan satmak için ilan veriyor. Dolayısıyla fındığa verilecek fiyat 25 liranın altında olamaz. Asıl bizi üzen nokta: Son beş yılda kilo başı 11.77 dolardan 6.35 dolara düştü fındık fiyatı… Aradaki farka ne oldu, kim götürdü? Asıl üzerinde düşünülmesi gereken soru budur."
"Kadına yönelik şiddet neden artıyor, hangi gerekçelerle artıyor?"
Cemal Metin Avcı tarafından katledilen Pınar Gültekin'i anan Kılıçdaroğlu, "Kadına yönelik şiddet konusunda hepimizin duyarlı olması gerek. Hakkını hukukunu savunuyoruz. İktidara sormak gerek; kadına yönelik şiddet neden artıyor, hangi gerekçelerle artıyor? Kadına yönelik şiddet giderek tırmanıyor. Bu konuda hepimizin duyarlı olması lazım. Kadına yönelik şiddetin artma nedenlerinin araştırılması gerekiyor. Hayatın her alanında olan kadın ama işkenceye uğrayan, öldürülen de kadın." dedi ve devam etti;
"Bu ülkeye iyiliği, güzelliği siz getireceksiniz"
Tarlada çalışan kadın, fabrikada çalışan kadın, ev temizliğine giden kadın, hayatın her alanında mücadele eden kadın, ‘Okula gitmek istiyorum, çocuğumu okutmak istiyorum' diyen kadın. Öldürülen yine kadın… Bütün kadınlara sesleniyorum. Hakkınız yeniyor, hukukunuz göz ardı ediliyor. Gideceksiniz CHP'ye üye olacaksınız, bu ülkeye iyiliği, güzelliği, hakkı, hukuku siz getireceksiniz.
Kadınların isteklerini sıraladı
306 kadın örgütünün temsilcileriyle Zoom uygulaması üzerinden toplantı gerçekleştirdiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, kadınların taleplerini duyurdu:
1- Kadınlar ve erkeklerin eşit olduğu fikrini kabul edin. Kadınların her alanda eşit temsili için somut adımlar atın. Bunu bana söylediklerinde dedim ki, seçimlerde cinsiyet kotasını talep edin, bunu kabul etmeyenlere oy vermeyin.
2 İstanbul Sözleşmesi'nden çekilmesi ve 6284 sayılı yasanın kaldırılması girişimlerinden vazgeçin. Yasaları uygulayın. Kadınların tüm alanlarda şiddetsiz bir yaşam sürmesi için gerekli şartları sağlayın
3 Özellikle kız çocuklarını örgün eğitimin dışına iten, çocuk yaşta evlendirmelere neden olan 4+4+4 uygulamasından vazgeçin.
4 Kamu ve özel sektör istihdam oranlarında kadın katılımına katılmasını sağlayacak pozitif ayrımcılık önlemlerini alın. Babaların da çocukların bakımında sorumluluğu olduğunu unutmadan her iş yerine ve mahalleye ücretsiz kreşler açılmasını sağlayın.
5- Kadınların kazanılmış haklarını tehdit eden söylemlerden vazgeçin. Çocuk istismarcılarına af getirilmesi, nafakanın iki üç yılla kısıtlanması, boşanmanın zorlaştırılması gbi tartışmalara derhal son verin.
"AKP ve MHP kul hakkına ortak oldular"
Antalya'nın Serik ilçesinde ortaya çıkan yolsuzluğa ilişkin önerge verdiklerini hatırlatan Kılıçdaroğlu, AKP ve MHP'nin bu önergeyi reddettiğini hatırlattı. Kılıçdaroğlu, " Buradan tüm vatandaşlarıma şikayet ediyorum. Milletin vekilleri milletin hakkını, hukukunu savunur. 500 bin liralık rüşveti araştıralım diye önerge verdik. AK Parti ve MHP milletvekilleri el kaldırarak “araştırmayın” dediler. Rüşvete, kul hakkına ortak oldular. Bunların Meclis’te yeri yoktur.
Bizim milletvekillerimiz milletin vekilidir. AK Parti ve Milliyetçi Hareket Partisi milletvekillerinin bağımsız iradesi söz konusu değildir. Onlar milletin vekili değil Saray’ın vekilleridir. Milletimize şikayet ediyorum." ifadesini kullandı.
"Sen Marmaris'te saklanırken o insanlar şehit oldu"
"Erdoğan, “Aldatıldık” diyor. Ne aldatılması! Sen çocuk musun? Devletin en tepesindeki kişi aldatılma kapasitesine sahipse o koltukta oturmaması lazım. Bir terör örgütünün en tepesindeki kişi seni aldatma kapasitesine sahipse senin o koltukta oturmaman gerekli! Her gelen seni kandırmış. Sonra kalkıp Rabbim de milletim de bizi affetsin diyor. Peki 251 şehidin kanı ne olacak? Sen Marmaris’te saklanırken o insanlar şehit oldu."
"Bu ülkede para kaynakları egemen güçlere gidiyor"
"Herkes işsizim diyor. Üniversiteyi bitiren,dil bilen master, doktora yapan insanlar iş bulamıyor. Pandemi döneminde en çok zarar gören esnaflar oldu. AKP'ye en çok destek veren esnaflardı, bu süreçte AKP'nin başkalarını desteklediklerini gördüler.
Ücretsiz izni 1 yıl uzattılar. Aylık 1168 lira veriyorlar. Aylık 1168 lira ile insanlar nasıl geçinecek, ev kirası mı ödeyecek, elektrik faturasını mı, doğalgaz faturasını mı ödeyecek? Bunlarda vicdan yok, bari asgari ücret öde. 50 in dolarlık çantayla hava atanlar dönüp vatandaşa ''Bak kıyak yapıyorum sana, bununla geçinirsin.'' diyorlar. Sendikalara da sesleniyorum: Neden sesiniz çıkmıyor? Sendika başkanları da 1168 lira alsın bakalım geçinebiliyorlar mı? Ücretsiz izne çıkarılan kardeşlerime sesleniyorum: Bu ülkede para kaynakları egemen güçlere, Londra'daki tefecilere gidiyor."
"Beşiktaş'ta hayatını kaybeden 47 kişi için toplanan 52 milyon lira nerede?"
"Geçen hafta Rıfat Kayra'yı anlatmıştım, yaralı olduğu halde gazi sayılmıyor. Binali Yıldırım o zamanlar, meydana çıkanlardan tırnağı bile yaralansa gazi sayılacak, diyordu. Yalan söylemede kimse bunların eline su dökemez. Gaziler de toplanan paraların ne olduğunu sormaya başladılar, polis gözaltına aldı.
Sen neredeydin beyefendi? Marmaris'te saklanıyordun. Bir de utanmadan bana sesleniyor, ''havalimanından nasıl çıktın?'' diye soruyor. Sorsana Hayati Yazıcı'ya, aynı uçaktaydık. Asıl sen neredeydin?
15 Temmuz gazi ve şehit yakınları için toplanan paraya el koydun. Hayatı dolar. Beşiktaş'ta hayatını kaybeden 39'u polis 47 kişi için açılan yardım kampanyasında toplanan 52 milyon lira nerede? Sizin yatacak yeriniz yok, size cehennem bile lüks gelecek. Nasıl şehidin parasına el koyarsınız?"