TBMM'nin tatile girmesi nedeniyle grup toplantısı yerine her hafta salı günü bir ilde toplantı düzenleme kararı alan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve milletvekili ordusu ilk toplantı için Erzurum'a gitti. Kılıçdaroğlu, Erzurum'da CHP'li 128 vekilin, kanaat önderleri, muhtarlar ve halkın katıldığı grup toplantısında konuştu.
Kılıçdaroğlu'nun satırbaşları şöyle:
"TBMM tatile girdi ama ülkenin dertleri devam ediyor. Artarak devam ediyor. Tarihin bizlere yüklediği bir sorumluluk var. Bu ülkenin kuruluşunda harcımız var. Şehitlerin kanı var, gazilerimiz, atalarımız, babalarımız var. Biz Meclis tatile girdi, oturalım Türkiye'nin sorunlarını seyredelim düşüncemiz yok. Karar aldık. Bir şey yapmamız lazım. Nereden başlayalım? Hepimizin aklına bir tek kent geldi. Erzurum'dan başlayalım. Bir dönem bölgenin Paris'i olarak adlandırılıyordu. Peki bu kadim şehrimiz Milli Kurtuluş Savaşımızın odak ve başlangıç noktasıydı.
TBMM'nin ilk başkanı olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Erzurum milletvekiliydi. Erzurum'un hem bizim hem CHP tarihinde özel bir yeri var. Madem bu kadar önemli acaba neden CHP'ye sempati göstermedi? Neden tek bir milletvekili bile uzun süre çıkarmadı? Bu işin sorumlusu, kabahati CHP'lilerde yani bizlerde. İğneyi önce kendimize batıracağız. Gelmedik, sofranıza oturmadık. Erzurumlularla helalleşmeye geldik.
103 yıl önce bugün: Erzurum Kongresi
Türkiye'nin durumu pek parlak değil. Yeni bir mücadeleyi başlatmak zorundayız. Çünkü, koskoca Türkiye Cumhuriyeti Devleti asla bir kişiye teslim edilmedi. Bir kişiye bir devletin teslim edilmesi o devlet için bir felakettir. Hepimiz Çanakkale Savaşı'ndan söz ederiz. Çanakkale'nin her karışında binlerce şehidimizin, gazimizin acısı, gözyaşı, kanı var. Çanakkale'yi 1915'lerde geçilmez kıldık. Yedi düvele karşı mücadele ettik. Sonra bir dönem değişti. Bir kişi çıktı 'O gemileri serbest bırakın gelsinler' dedi. 1918'de. O mücadele verdiğimiz Çanakkale'den o savaştığımız bütün gemiler geldiler Dolmabahçe Sarayı'nın önünde demirlediler. Hani biz Çanakkale Savaşı vermiştik? Dönemin padişahı, 'Bırakın herkes gelsin' dedi. Gazi Mustafa Kemal geldi Haydarpaşa'ya geldi. Gemileri gördü. 'Geldikleri gibi gidecekler' dedi. Erzurum'a geldi. Erzurum sıradan bir kongre değildir. Erzurum Kongresi, milli iradenin ilk kez telaffuz edildiği kongredir. 103 yıl önce toplandı.
'Geldikleri gibi gidecekler' diyerek Erzurum'a geldi
Şimdi, milli iradenin bir kişiye teslim edildiğini görüyoruz. 100 yıl ağır mücadeleler verdik Milli irade için. Parlamento daha dün toplandı. Olağanüstü toplantıya çağırdık sağlık çalışanlarının sorunlarını çözmek için. Sağlıkta şiddeti nasıl engelleriz diye. Gelmediler, katılmadılar. Niye gelmiyorsunuz? Çözüm adresi TBMM. Niye gelmiyorsun o zaman? Gün olacak hepsi gelecekler, gün olacak o Meclis'in önündeki bayrak kayıtsız şartsız hakimiyetin millette olduğunu çok güçlü bir şekilde seslendirecek. Bunu Millet İttifakı olarak yapacağız.
'Irkçılık yapmadan davulla zurnayla göndereceğiz'
Türkiye olarak yaşadığımız sorunlar var. Bütün komşularımızla kavgalıyız. Niye? Ömrü savaş meydanlarında geçen Gazi Mustafa Kemal Atatürk, barışın ne kadar değerli olduğunu görmüş. Kan, acı görmüş. Savaşın acımasızlığını görmüş. 'Barıştan daha değerli bir şey yoktur' demiş. Bütün komşularımızla neden kavga ediyoruz? Erzurumlu kardeşlerim unutmayın. Suriye'de namaz kılacaklardı değil mi? Onlar Suriye'ye gitmeden 3 milyon 600 bin Suriyeli geldi. Resmi sayı bu gerçek sayıyı kimse bilmiyor. Hiç kimse endişe etmesin. Irkçılık yapmadan, kimsenin onuruyla oynamadan kendi ülkelerine Allah'ın izni, sizlerin taktiri ile davulla zurnayla göndereceğiz.
'Bu Bay Kemal sizin hakkınızı teslim edecek'
PTT'nin 14 bin çalışanı var. İlk taşeron işçi örgütlenmesini Erzurum'da yaptım, sonra diğer illerde yaptım. 'Kadro verilmez' dediler, kadro verdiler. Erzurum'dan söz veriyorum; tamamına kadro vereceğiz. 14 bin PTT taşeron işçisine sesleniyorum, bu kardeşiniz yani birilerinin deyimizle bu Bay Kemal sizin hakkınızı teslim edecek. Hiç endişe etmeyin.
Kilolarca paket taşıyor o insanlar. Bunu çözeceğiz. Hiç kimse endişe etmesin. Modern köleliğe son vereceğiz.
'Erzurum, 81 il içinde 62. sırada'
30 Eylül 2017, devleti yöneten kişi televizyonda konuşuyor. 'Erzurum neden ülkemizin ilk 10 şehrine girmez' diyor. Erzurum bu bölgenin en kalkınmış, 1957'den bu yana üniversitesi olan bir kent olarak bilinirdi. Tarımın, hayvancılığın başkenti olarak bilinirdi.
Erzurum, 81 il içinde 62. sırada. Bu benim içimi acıtıyor. Niye biliyor musunuz? Bu bölgenin büyüme potansiyeli en yüksek olan kentinin sürekli kan kaybetmesi. Erzurum'da yaşayandan çok daha fazla Erzurumlu, Erzurum'un dışında yaşıyor.
İnterneti olmayan binlerce çocuk var. Erzurum kişi başı gelirde sürekli kan kaybediyor.
Sadece Erzurum'da 141 bin 955 vatandaşın günlük 47 liradan az. Çünkü sosyal güvenlik primlerini ödeyemiyorlar.
Şeker Fabrikanız vardı özelleştirildi. 34 yıl sonra Türkiye şeker ithal etmek zorunda kaldı. Orada binlerce işçi çalışıyordu şimdi bir avuç. O işçilerin hakkını savunacağım.
Niye nüfus azalır? İnsanlar Erzurum'da iş bulamadıkları için. Büyük kentlerin varoşlarına gidiyorlar.
Tarıma dayalı meralar... Sanayi gelişmemiş. Meralar hayvan sesine hasret kaldı, et Balıkesir'den geliyor demiş Erzurumlu bir gazeteci.
'O ceplerin tamamını dikeceğim'
Tarlada çalışan, sahada çalışan bütün Erzurumlu kardeşlerimin dinlemesini isterim. Allah nasip ederse iktidara geldiğimizde göreceksiniz çiftçilerin tarım kredi kooperatiflerinden veya bankalardan çektikleri kredilerin faizlerini ilk bir ayda sıfırlayacağız. Yulaftan, mısıra kadar dışardan getiriyorlar. Türkiye'de toprak mı yok ya, çiftçi mi, üreten mi yok? Dışarıdan komisyonlu alıyorlar. Ceplerini dolduruyorlar. O ceplerin tamamını dikeceğim.
Havza bazlı planlama yapacağız. Çiftçi ürettiği için zarar etmeyecek. Maliyet belli. Tarım Mahsulleri Ofisi, çiftçinin kara gün dostu olacak. Çiftçinin üretim araçları asla haczedilemeyecek. Çiftçiye ÖTV ve KDV'si olmayan kırmızı mazot vereceğiz. Köylerde nasıl öğretmen, imam varsa ziraat mühendisi, veterineri de olacak. Kırsalda çalışan kadınlar ve gençler çalıştıkları sürece sosyal güvenlik primlerini devlet ödeyecek.
9 ilde özel ekonomi bölgesi oluşturulacak
Erzurum merkezli 9 ilde özel ekonomi bölgesi oluşturacağız. Türkiye'nin toprak büyüklüğü olarak 9'uncu büyük ili. Bu bölge özel ekonomi bölgesi ilan edilmesi lazım. Kars, Iğdır, Ağrı, Tunceli, Bitlis, Van, Bingöl... Iğdır TİGEM'de hayvanlar üretilecek. 20 bin aileye küçük ve büyükbaş hayvanlar ücretsiz dağıtılacak. Et işleme tesisleri, deri işleme tesisleri, tarım aletleri, tarımsal paketleme, sıvı gübre ve tekstil üretimi olacak. Tarım ve hayvancılık için uluslararası borsa Erzurum'da kurulacak. Laboratuvar ve ticaret merkezleri olacak. Bölgenin inşası kamu desteğiyle yapılacak. Erzurum Tarım ve Hayvancılık Üretim merkezi olacak. Hayvanların atıklarından sıvı gübre ve elektrik üreteceğiz. Bu elektriği çiftçiler ücretsiz kullanacak. Hedef 30 milyar dolarlık Ortadoğu et borsasının merkezi olması.
'Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin bu kadar meselesi varken gittin yerel soruna değindin' diyecekler. Eğer büyüyeceksek hep beraber büyüyeceğiz. Sadece İstanbul değil. Erzurum, Kars, Van da büyüyecek. Onlar gibi değil bu Bay Kemal.
Beşli çeteye yanıt: Yemezler, sizinle görüşmem
Beşli çetelerin bir köprüsüne 35 milyar dolar garanti veriyorlar. Ben o paraların tamamını söke söke alacağım. Öyle Londra'daki mahkemelere gidecekler... Mahkemeyi ister Londra'ya ister Papua Yeni Gine'ye ister Japonya'ya götür ben o paraları söke söke alacağım.
Sizin meşhur bir barajınız vardı. 13-14 senedir yapamadılar. Yapamazlar, bunlar beşli çeteye hizmet ediyorlar. Beşli çete aracı koyuyor 'Bizimle görüşür mü?' diye. Yemezler efendim, görüşmem. Milletimle görüşürüm.
'Bize katılacaksınız...'
Hiç kimse endişe etmesin bütün haksızlıkların önüne geçeceğim. Haksızlık yapanların burnundan fitil fitil getireceğim. Bunları yapmamı istiyor musunuz? O zaman bu memlekette hak, hukuk, adalet istiyorsanız bize katılacaksınız. Hayvan yemini bile ithal eden bir iktidardan kurtulmak istiyorsanız bize katılacaksınız. EYT'liler bu sorun çözülsün diyorsanız bize katılacaksınız. Ataması yapılmayan öğretmenler, sağlıkçılar atamalarınızın hak ve hukuk içinde yapılmasını istiyorsanız bize katılacaksınız.
'Geliyor gelmekte olan'
Ben herkesin inancına, yaşam tarzına, kimliğine saygılıyım. Eğer bir sorun varsa o gece gözüme uyku girmemeli ve biz bunu yapacağız. Gönül birliği ile yapacağız. Geliyor gelmekte olan."