CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Antalya'da gerçekleşen İktidara Hazırız - Büyük Örgüt Buluşması'nda konuştu.
Partililere seslenen Kılıçdaroğlu, "İşin özeti, hepimize çok iş düşüyor. İşin özeti hepimizin çalışması lazım. İşin özeti çalışırken kullanacağımız dil çok önemli. Bir kişi gelip size derdini anlatmaya çalışırsa sakın ola ki sözünü bitirmeden konuşmayan. Önce dinleyin. Toplumun her kesimini dinleyeceğiz, yanında olacağız. Bugüne kadar atmadığımız önemli adımları atmaya çalışıyoruz. Gitmediğimiz kesimlerin tamamına gitmeye çalışıyoruz. Düne kadar kucaklaşmadığımız kesimlerle kucaklaşmak istiyoruz. Yeni bir anlayışı, partiyi halkın partisi haline getirmek istiyoruz" dedi.
Kılıçdaroğlu'nun satırbaşları şöyle:
Güzel bir buluşma. Heyecan var. Heyecanlı olmak kadar güzel bir şey yok ama enerjiyi stratejik kullanmalıyız. Enerjiyi boşuna, başka alanlarda harcamamalıyız. Enerjiyi Türkiye için, evlatlarımız için, geleceğimiz, vatanımız, bayrağımız, demokrasi için kullanmalıyız.
CHP'nin saygıdeğer yöneticileri olarak bir aradayız. Biraz da dertleşeceğiz. CHP'li olmak sıradan bir olay değildir. CHP'li olmak demek toplumun saygı duyduğu kişi olmak demektir, demokrasiyi içselleştirmek demektir. Toplumun hiçbir kesimini ötekileştirmemek demektir. Bilgili, birikimli olmak demektir. Dolayısıyla her bir CHP'linin böyle bir temel görevinin olması gerekiyor. Kısır tartışmalardan uzak durmak demektir CHP'li olmak demek. Ülkenin bu kadar sorunu varken başka alanlara değil sorunlara kilitlenmek demektir. Çözüm üretmek demektir. Her bir CHP'linin böyle tarihi bir görevi var. CHP'li olmak stratejik çalışmak demektir.
Şu mahalle bana oy vermiyorsa, bir başka mahalle CHP'ye oy veriyor ve ben bütün enerjimi oy veren mahalliye harcıyor diğerine hiç gitmiyorsam biz çalışmıyoruz, üretmiyoruz, enerjimizi boşuna harcıyoruz demektir. Eğer ben bir kesimden oy alamıyorsam sorun o kesimde değil kendimizde aramamız gerekiyor. Niçin dertleşmiyoruz?
Bir dönem 'Ben CHP'ye üye olmak istiyorum ama yapmıyorlar, engeller çıkarılıyor' diye şikayetler geliyordu. Bütün arkadaşlarıma 'Kim başvuruyorsa bakacaksınız, üye olmak istiyorsa sonuna kadar kapıları açacaksınız. Ne kadar çok üyemiz olursa, ulaşamadığımız yerlere sıklıkla ulaşabilirsek o zaman biz başarılı oluruz. Özellikle gençlerin ve kadınların partide daha güçlü ve etkin olmalarını istiyorum. Kadınların ve gençlerin bizlerle beraber çalıştığında daha güçlü bir enerji ortaya çıkaracağımızı hepimizin bilmesi lazım.
En az ayda bir kez İl başkanı, ilçe başkanı, kadın kolları başkanı, gençlik kolları başkanı toplanıp 'Ne oluyor' diye düşünüp tartışması ve eksikliklerini görmesi lazım. Bunu yapmadığımız taktirde biz çalışmıyoruz. Nereye gidiyoruz, hangi kesimlere ulaşmamız lazım bunun çalışmalarını yapacaklar. Ayda en az bir kez. Dolayısıyla toplantıya katılmak güzel, Türkiye'yi nasıl kurtaracağım diye konuşmak da güzel ama biz başka bir güzellik arıyoruz. Halkın desteğini nasıl alabiliriz, sorunları nasıl çözebiliriz ve halka güveni nasıl verebiliriz. Bunu yapmak zorundayız.
Genel başkan olarak her salı konuşuyorum. Onun dışında toplantılarda konuşuyorum. Muhalefetin beni dinlediğinden çok daha fazla sizin dinlemeniz gerekir. Ben konuşuyorum, parti sözcümüz konuşuyor, grup başkanvekillerimiz konuşuyor. Yaptığımız açıklamalar eğer geniş kitlelere ulaşmak gerekiyorsa onu sizler oluşturacaksınız. İle, ilçeye gidecek olanlar sizlersiniz. Kadınlar evlere girecekler, anlatacaklar, dinleyecekler. Şanlıurfa'da üreticilerin elektrik sorunları vardı yanlarında durduk. Dolayısıyla sorunu yaşayan kişi çözümün adresi olarak CHP'yi görecektir bir süre sonra. Sorunu yaşayan kişinin yanında olacağız. O zaman biz güven vermiş olacağız.
Bütün il başkanlarımız ve ilçe başkanlarımız zor koşullarda görev yapan, her türlü engele rağmen halka hizmet götürmeye çalışan belediye başkanlarımızın başarısını meydan meydan anlatmak zorundasınız. Başarıları anlattığımız zaman özgüvenimiz artacaktır. Başarılarımızın paylaşılması lazım. Kahvede, lokantada anlatacağız. Anlatmak zorundayız. Sokakta eleştiri olmaz, varsa başarılarımız anlatırız.
Bizler erkekler olarak kapıyı çalıp evlere giremiyoruz ama kadın kardeşlerimiz evlere girebilirler dinleyebilirler. Antalya'dan bir doktor, İstanbul'dan yoksul bir ailenin telefon numarasını verdi ben il başkanımızı aradım ve ben genel başkan olarak Bağcılar'daki o eve gittim. Dolayısıyla biz sosyal demokrat bir parti olarak fakirin, fukaranın yanında olan bir partiyiz. Oligarklara karşı mücadele eden bir partiyiz. Beşli çetelere karşı mücadele eden bir partiyiz. Haktan, hukuktan, adaletten yana bir partiyiz.
Geçmişte, 'CHP hep eleştirir hiç çözüm üretmez' diye eleştirirlerdi. Örgütümüzün tamamı bilsin Türkiye'nin çözülmeyecek hiçbir sorunu yoktur. Neyi eleştirmişsek arkasından çözümü söylemişiz. Türkiye'nin var olan sorunlarına çözüm üreten tek partiyiz. Sorunumuz çözümleri anlatmamak. Kaybedecek bir günümüz bile yok. Hep beraber çalışacağız. Benim düşündüğümü belki sizler düşünebilirsiniz. Yeter ki öneriler gelsin. Dolayısıyla masa başında oturmayacaksınız. Yeni binalar alıyoruz, içi çok güzel. İlk söylediğim şey 'İnşallah dışarı çıkmamazlık etmezsiniz' Bizim yerimiz sokaklardır. Çiftçinin, esnafın yanıdır. Yoksa masa, koltuk güzel.
Var olan partiler içinde en güçlü bilgisayar altyapısı CHP'ye aittir. Her birinizin internet şifreleri var. Hangi mahallede, kaç oy çıktı görebilirsiniz. Stratejik çalışma bilgiye dayalı çalışma demektir. Bilgilerden yararlanın. Bu bilgiler olduğu halde yararlanmayan veya istemeyen arkadaşlarım var. Madem ki bir hesaplaşma, helalleşmeyiz arkadaşlar bilgiden yararlanmayan, stratejik çalışmayan arkadaşımız köşeye çekilsin saygı duyarız. Bizim üretecek, çalışacak, koşacak insanlara ihtiyacımız. Bizim iktidara ihtiyacımız var. Biz iktidar olmak istiyoruz.
Ne kadar genç partiye üye olursa o kadar mutlu olurum. 6 milyon 300 bin genç ilk kez oy kullanacak. Bu gençlerin beklentileri nedir biliyoruz. Özgürlük istiyorlar. İş, aş, üretmek istiyorlar. Dolayısıyla genç kadın ve erkeklerin üye olmaları için bütün kapıları açın. Onlar siyasetin temel aktörü olsunlar. Yeri gelirse biz konuşmayalım bırakalım onlar konuşsunlar. Onlar ülkeleri daha iyi olsun istiyorlar. Biz sizin hedeflerinizi gerçekleştirmek için yola çıktık o zaman gelin kol kola sizin hayallerinizi birlikte gerçekleştirelim.
Aile Destekleri Sigortası
Anketler çıkıyor vs vs. Ev kadınlarına ulaşmak da sorunumuz var. Anlatacağım şey bir proje değil aslında. 1971'de kabul edilen bir kanunun 2021'e kadar yapılmamasıdır. Aile Destekleri Sigortası. Uygulanmayan 9'uncu sigorta dalı. Aile Destekleri Sigortası'nın hayata geçmesi lazım. Aile Destekleri Sigortası, geliri olmayan veya geliri asgari ücretin altında olan bütün bireyleri kapsar. O zaman bunlara asgari bir tutarın sağlanması lazım. Bu kanun çıktığı zaman bütün vatandaşlar, doğumundan ölümüne kadar sosyal devletin sigortası altında olacak. Her biriniz tarafından bunun anlatılması lazım. Aile Destekleri Sigortası sadece asgari ücret tutarında olmayacak. Çocuk sayısı fazlaysa ona göre, engelli varsa ona göre. Aile Destekleri Sigortası Kurumu'nu kuracağız. Bu kuruma bağlı sosyologlar, sosyal hizmet uzmanları olacak ailelerin durumuna gidecekler bakacaklar, raporlayacaklar ve buna göre aylık bağlanacak.
Şu anda engellilere devlet bazı yardımlar yapıyor. Aile Destekleri Sigortası çıktığında bu maaşlar kesilmeyecek tam tersine iyileşecek. Çocukların bütün eğitim harcamalarını Aile Destekleri Sigortası karşılayacak. Mevsimlik çalışan işçiler var. Bu çocuklar içinde Aile Destekleri Sigortası devreye girecek. Bu ailelerin kalacakları yerleri insani koşulları içerecek şekilde yapmak zorundayız.
Yeni Başlangıçlar Fonu
Yeni Başlangıçlar Fonu var. Bizim için temel kural ailenin birliğidir, bütünlüğüdür. Anlaşmazlık çıktı ve aile ayrıldı. O zaman kadının korunması lazım. O zaman Aile Destekleri Sigortası içinde Yeni Başlangıçlar Fonu oluşturacak. Kimseye muhtaç olmasın diye oluşturacağız.
51 yıldır bunu neden uygulamıyoruz? Uygulamamanın nedeni, yoksulluğu oy devşirme aracı olarak görülmesidir. İnsan onurunun yok sayılmasıdır. Yoksulun, yoksulluğunun afişe edilmesidir. Biz buna karşıyız. O nedenle geldiğimizde parlamentoya ilk sevk edeceğimiz kanun olacak.
'Bunun adı Aile Destekleri Sigortası. Sigorta primi ödeyecek miyiz' sorusu gelebilir. Hayır. Genel bütçeden kaynaklar aktarılır. Bizim siyasi tercihimizde bu topraklarda hiçbir çocuk yatağa aç girmesin.
Sosyal devlet, fakirin fukaranın yanında olan devlet. Sosyal devlet yardımı lütuf olarak dikkate almaz. Sosyal devlet yardımı vatandaşın hakkı olarak görür ve teslim eder. Bu topraklarda beraber yaşıyorsak iş bulunmuyorsa karnını doyurmak zorundadır. O vatandaşın temel haklarından birisidir.
'Düne kadar kucaklaşmadığımız kesimlerle kucaklaşmak istiyoruz'
İşin özeti, hepimize çok iş düşüyor. İşin özeti hepimizin çalışması lazım. İşin özeti çalışırken kullanacağımız dil çok önemli. Bir kişi gelip size derdini anlatmaya çalışırsa sakın ola ki sözünü bitirmeden konuşmayan. Önce dinleyin. Toplumun her kesimini dinleyeceğiz, yanında olacağız. Bugüne kadar atmadığımız önemli adımları atmaya çalışıyoruz. Gitmediğimiz kesimlerin tamamına gitmeye çalışıyoruz. Düne kadar kucaklaşmadığımız kesimlerle kucaklaşmak istiyoruz. Yeni bir anlayışı, partiyi halkın partisi haline getirmek istiyoruz.
Topluma söz verdim. Bu toplumu bütün belalardan Millet İttifakı olarak kurtaracağız. Bu toplumu huzura eriştireceğiz. Bu toplumun unuttuğu kucaklaşmayı yeniden hayata geçireceğiz.
Biz güçlü, tuttuğunu koparan bir aileyiz ama enerjimizi doğru kullanabilirsek. Çünkü bir doğrudan yanayız, ahlaktan, erdemden yanayız. Bizi neyle suçlayacaklar? Bizim de eksiğimiz olabilir. Eksiğimizi gördüğümüzde düzeltebilecek onuru ve şerefi taşımak isteriz. Eksiğimiz varsa eksiğimizi de gidereceğiz. Beraber yeni bir ufka adım atıyoruz. Yaşlısıyla, genciyle, kadınıyla, erkeğiyle. Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılını demokrasiyle taçlandıracağız.