Antalya’nın Manavgat ilçesindeki orman yangını dördüncü gününde. Yetkililerin aktardığına göre Manavgat’ın doğusu ve batısında 4 noktada yangın devam ediyor. Yangından 42 mahalle etkilendi ve 27 mahalle tahliye edildi. Yangının yöneldiği yerlerden biri de Sırtköy’dü. Sırtköy’e giden ormanlık alan yanıyor. Köye giden yol, jandarma ekipleri tarafından kesilmiş. Köylüler evlerinin ve hayvanlarının yanmaması için yetkililerden daha fazla yangın söndürme uçağı yollamasını istiyor. Yangına bir uçakla müdahale ediliyor ancak yangın rüzgarın da etkisiyle sürekli yön değiştiriyor.
Sırtköylü bir yurttaş, yangının günlerdir durdurulamamasına tepki göstererek, “Artık durdurulacak yerde hiçbir müdahale yapılmadı. Sadece uçaklarla birkaç müdahale yapıldı. Köy abluka altına alınmak üzere. Ben orman işçisi değilim ama (yangının) geleceği yeri tahmin edebiliyorum” dedi.
Köylü yangının gece saatlerinde köylerine gelebileceği olası yönleri tarif ederken, bunu yetkililerin öngörmemesinin imkansız olduğunu ve önlem alınması gerektiğini ifade etti.
Köylü, komşu köylerin yandığını ve yanmayan tek yerin kendi köyleri olduğunu vurgulayarak, “Mümkün olduğu kadar buradaki köy kontrol altına alınabilir. Fakat burada gördüğüm kadar hiçbir önlem kesinlikle alınmadı. Sadece köy kurtarılsın amacıyla köyün etrafında bekliyorlar” dedi.
'Özel uçağımız var yangın söndürme uçağımız yok'
Köylü, Türk Hava Kurumu’nun uçaklarının kullanılmaması ile ilgili olarak da “Bu son derece Türkiye’nin ayıbı. Daha çok uçağımız olması gerekir. Çok sayıda özel uçağımız var fakat yeteri kadar orman yangını uçaklarımız yok. Bu konuyu ben bir vatandaş olarak hiç doğru bulmuyorum” dedi.
Manavgatlı bir genç de köylerdeki yangın söndürme çalışmalarına gönüllü olarak katıldığını ve yangının ilk günlerinde söndürme çalışmalarına uçak ve helikopterlerin verilmediğini ileri sürdü. “Köylü kendi kaderine terk edilmiş” diyen genç, su, gıda ihtiyaçlarının karşılandığını ancak yangını durdurmaya yeterli desteğin verilmediğini kaydederek, “Uçak, helikopter olmadığı ve arazi sıkıntılı olduğu için yangını önleyemiyoruz” diye konuştu.
'Köylü kaderine terk edildi'
Genç, Manavgat’taki yangını söndürmek için gönderilen bir uçak iki helikopter gördüklerini söyleyerek; “İnsanlar hayatlarını, 50 yıllık emeğini, çocukluğunu, ağacını, hayvanını kaybetti. Allah’ın verdiği her şeyini kaybettiler” diye yetkililere seslendi. Yetkililerin yangın söndürmede “ihmalkarlık yaptığını” dile getiren genç, “3 gündür buradayım. Normalde televizyona çıkıp propaganda yapan arkadaşların hiçbiri meydanda yoktu. Köylü kendi kaderine terk edilmiş şekilde” diye sitem etti.
Türk Hava Kurumu’nun uçaklarının kullanılamaz olduğu iddiasına da tepki gösteren genç, “Türk Hava Kurumu’nun uçakları normalde çalışabiliyor ama yetkililer nedense çalıştırmıyor. Kendi vatanımızda kendi insanlarımıza zulmediyorlar ve seçilmiş insanlar yapıyor bunu” diye konuştu.