Kaboğlu, "Toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin ve insan haklarını yadsımanın sonucu olan çocuk yaşta evliliğin 21. yüzyıl Türkiye’sinde halen savunulabilmesi, utanç verici olmanın ötesinde; devletin kız çocuklarının anayasal haklarını koruma ödevine de meydan okumaktır" dedi.
CHP İstanbul Milletvekili İbrahim Kaboğlu, TİHEK Başkanı Süleyman Arslan'ın çocuk yaşta evliliklerle ve kadına yönelik şiddetle ilgili sözlerini değerlendi. Kaboğlu, "Toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin ve insan haklarını yadsımanın sonucu olan çocuk yaşta evliliğin 21. yüzyıl Türkiye’sinde halen savunulabilmesi, utanç verici olmanın ötesinde; devletin kız çocuklarının anayasal haklarını koruma ödevine de meydan okumaktır" dedi.
TBMM Kadına Yönelik Şiddetin Araştırılması Komisyonu’nda, çocuk evliliklerini ve kadına yönelik şiddetin erkeğin erkeğe şiddeti ile aynı olduğunu savunan Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu (TİHEK) Başkanı Süleyman Arslan’a Anayasa Komisyonu CHP sözcüsü Kaboğlu tepki gösterdi. Kaboğlu, "İktidarın insan hakları ve eşitlik karşıtlığının sembolik ifadesini oluşturan TİHEK Başkanı Süleyman Arslan, görevinden hemen çekilmeli" dedi.
Kaboğlu, TİHEK Başkanı’nın yaptığı sunum ardından tepkileri anayasal açıdan ele alarak şöyle değerlendirdi:
"- TİHEK Başkanı'nın, TBMM'de kadına yönelik şiddete ilişkin Araştırma Komisyonu’ndaki sözleri; kadınların, çocukların ve nikahsız beraberlik yaşayan yurttaşlarımızın ulusal ve uluslararası ölçekte tanınan insan haklarının inkârının apaçık teyidi olup, bir nefret söylemidir.
- TİHEK, BM Genel Kurulu'nun Paris ilkeleriyle uyumsuz, özerk olmayan ve iktidara bağımlı yapısıyla; insan hakları ve eşitlik ihlallerini engellemek şöyle dursun, bu ihlalleri meşrulaştırmakta ve Türkiye’de ulusal bir insan hakları kurumu yokluğunu perdeleme işlevi görmektedir.
- Toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin ve insan haklarını yadsımanın sonucu olan çocuk yaşta evliliğin 21. yüzyıl Türkiye’sinde halen savunulabilmesi, utanç verici olmanın ötesinde; devletin kız çocuklarının anayasal haklarını koruma ödevine de meydan okumaktır (Anayasa m.5, 17, 20, 41, 42).
- İktidarın insan hakları ve eşitlik karşıtlığının sembolik ifadesini oluşturan TİHEK Başkanı Süleyman Arslan, görevinden hemen çekilmeli; Paris ilkelerine uygun özerk bir insan hakları kurumunun oluşturulması ana hedef olmalıdır."
'Arslan'ın konuşması tepki çekmişti'
TİHEK Başkanı Arslan'ın komisyondaki şu ifadeleri tepki çekmişti:
"Gençlerin cinsellik hakkı savunulurken dini hassasiyetleri olan gençler de gözetilmelidir. Akran cinselliği adı altında nikâhsız birliktelikler teşvik edilirken ve 15 yaşında nikahsız cinsel ilişkiler yasal iken nikâhlı birlikteliklerin suç olması insan hakları ve eşitlik ilkesine aykırıdır. Erken yaşta evlilik tanımlanmalı ve hangi yaş aralığını kapsadığı belirtilmelidir."
"Esasen, erkeğin erkeğe yönelik şiddeti ile erkeğin kadına yönelik şiddeti arasında insan onuru ve yaşam hakkı bakımından bir fark yoktur. Bir kadın öldürüldüğünde bir kocaya, bir babaya, bir çocuğa, bir ağabeye zarar verilmiş demektir. Aynı şekilde, bir erkek öldürüldüğünde bir kadının kocası, babası, oğlu veya kardeşi öldürülmüş demektir."
"Yenilen gıdalar ve beslenme alışkanlıklarının şiddet davranışlarının oluşmasında etkisi olduğundan sağlıklı ve helal beslenmeye özen gösterilmelidir. Arap atasözü der ki; ‘Siz yediklerinizin ve içtiklerinizin çocuklarısınız."
ANKA