Türk Veteriner Hekimler Birliği, Dünya Veterinerler Günü dolayısıyla Ulus Atatürk Anıtı önünde bir araya geldi. Türk Veteriner Hekimler Birliği Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Murat Arslan, "Gelinen noktada, insan onuruna yakışır yaşam ve görev yapma şartlarımız tamamen ortadan kalkmış, önlem alınması kaçınılmaz hale gelmiştir. Veteriner hekimler özellikle son 40 yıldır her geçen gün hak kayıpları yaşamış, sorunlar dayanılmaz noktaya gelmiştir" dedi.
Türk Veteriner Hekimler Birliği, bugün Dünya Veterinerler Günü dolayısıyla Ankara Ulus Meydanı Atatürk Anıtı önünde basın açıklaması düzenledi. Açıklamayı okuyan Türk Veteriner Hekimler Birliği Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr Murat Arslan, konuşmasında şunları söyledi:
"Her yıl tüm dünyada Nisan ayının son Cumartesi günü Dünya Veteriner Hekimler Günü olarak kutlanmaktadır. Kutlamayla, hayvan, çevre ve halk sağlığına olan katkıları ve insanlık yararına verdiği hizmetler nedeniyle veteriner hekimler onurlandırılmaktadır. Ancak üzülerek ifade etmek isteriz ki 1800’lü yıllardan itibaren, yaptıkları çalışmalarla dünya literatürüne girmiş, çığır açan araştırmalar yapmış Türk Veteriner Hekimleri aynı takdiri görmemiş, aksine 1980’li yıllardan itibaren hem çalışma alanları daralmış hem de özlük hakkı kayıpları giderek artmıştır. Türk Veteriner Hekimleri Birliği Merkez Konseyi olarak odalarımızla birlikte meslektaşlarımızın insan onuruna yakışır şartlarda çalışmaları ve yaşamaları için çaba harcıyoruz. Mesleğimizin uğradığı haksızlıklara karşı yıllardır sürdürdüğümüz diyalog yolları artık tükenmiş, sorunlarımızı kamuoyuna açık ifade etmekten başka bir yol kalmamıştır.
"SORUNLAR DAYANILMAZ BİR NOKTAYA GELMİŞTİR"
Bu nedenle; geçen yıldan itibaren başlayarak, mesleğimizin yıllardır yaşadığı hak kayıplarını, bunun toplum, hayvan ve çevre sağlığına muhtemel etkilerini kamuoyu ile paylaşmak ve yetkililerin dikkatini çekmek için, kutlama yerine alanlardan sesimizi duyurmaya çalışıyoruz. Veteriner hekimler olarak çok uzun zamandır, yaşadığımız hak kayıplarına, ötekileştirilmeye ve yok sayılmaya rağmen fedakarca ve sabırla görevimizi yapmaya çalışıyoruz. Çünkü üstlendiğimiz görevlerin ihmal edilmesi, koruyucu hekimlik, aşı üretimi, güvenilir ve yeterli gıdaya erişim, hayvan, insan ve çevre sağlığı gibi hayati alanlarda ciddi sorunlara sebep olabilecek niteliktedir. Ancak aldığımız risklere ve yıllardır süren sabırlı bekleyişimize rağmen, yaşanan haksızlık ve mesleki değersizleştirme artarak devam etmektedir. Gelinen noktada, insan onuruna yakışır yaşam ve görev yapma şartlarımız tamamen ortadan kalkmış, önlem alınması kaçınılmaz hale gelmiştir. Veteriner hekimler özellikle son 40 yıldır her geçen gün hak kayıpları yaşamış, sorunlar dayanılmaz noktaya gelmiştir.
"VETERİNER HEKİMLER İŞ VE ÜCRET GÜVENCESİZ ÇALIŞMAKTA"
Mesleğimizin hemen her alanında benzer sorunlar yaşanmaktadır; Cenevre veteriner hekimliği sözleşmesine aykırı olarak Veteriner İşleri Genel Müdürlüğü ve bağlı birimleri reorganizasyon adı altında kapatılmış, mesleğimize ve hayvancılığa önemli bir darbe vurulmuştur. Zaman geçirilmeden doğrudan Bakana bağlı Veteriner İşleri Genel Müdürlüğü yeniden açılmalıdır. Plansız arttırılan fakültelerle eğitimde nitelik tartışılır hale gelmiş, her yıl mezun olan 3000’in üzerinde genç veteriner istihdam sorunu yaşamaya başlamıştır. Hiçbir uygulama dersi almadan iki yıllık uzaktan eğitim bölümlerinden mezun olanların veteriner fakültelerine geçiş yapması bilime aykırı olup, hayvan ve insan sağlığı açısından da risktir. Atanamayan binlerce genç meslektaşımızın umutları kırılmış, geleceklerini yurt dışında aramaya başlamışladır. Son iki yılda yurt dışına gitmek için başvuranların sayısı 20 kat artmıştır. İnsana yapılan yatırım boşa gitmiş, nitelikli beyinler ülkeyi terk etmeye başlamışlardır. Serbest çalışan veteriner hekimler orantısız mevzuatın getirdiği ağır ceza ve baskılarla hastalarına yeterli zaman ayıramaz, işlerini yapamaz hale getirilmişlerdir. Belediyelerde çalışan veteriner hekimler, merkezi ve yerel idarecilerin inisiyatif almamaları nedeniyle hedef haline getirilmiş, mobbing, psikolojik ve fiziki şiddet altında çalışmak zorunda kalmışlardır. Veteriner hekimler sağlıkta şiddet yasası kapsamı dışında tutulduğundan çalıştıkları her alanda şiddet girişimlerine açık hale gelmişlerdir. Gıda, ilaç ve diğer alanlarda çalışan veteriner hekimler yıllardır iş ve ücret güvencesi olmadan çalıştırılmaktadırlar.
"ÖNÜMÜZDEKİ SÜREÇTE DEMOKRATİK HAKLARIMIZI KULLANACAĞIZ"
Tüm bunlara ek olarak uzun soluklu hayvancılık politikalarının uygulanmaması ve ithalat nedeniyle yetiştirici zor duruma düşmüş, sürdürülebilir bir hayvancılık maalesef her geçen gün zorlaşmıştır. Büyükbaş ve küçükbaş alanında çalışan meslektaşlarımız yıllardır çalıştıkları bu alanı bırakmak zorunda kalmaktadırlar. Bu durum önümüzdeki yıllarda bu alanda çalışan veteriner hekim yokluğu nedeniyle hayvancılığa daha çok zarar verecektir. Dünya Veteriner Hekimler Birliği her yıl bu özel gün için bir tema belirlemektedir. Bu yıl belirlenen tema 'Veteriner hekimler temel sağlık çalışanıdır'. Ancak ülkemizde yürürlükteki mevzuata rağmen veteriner hekimler kanuna aykırı olarak sağlık sınıfı dışında değerlendirilmektedir. Kamuoyunun bilmesini isteriz ki, bu alanlarda yaşanan olumsuzluklar esasen, toplum, hayvan ve çevre sağlığı ile hayvansal gıdaya ulaşmada yaşanacak sorunlar anlamına gelmektedir. Bir dahaki Dünya Veteriner Hekimler Günü’nü tüm bu sorunların çözüldüğü bir ortamda kutlamak için mücadelemizi sürdüreceğimizi, sürdürülen ayrımcılığın devam etmesi durumunda da önümüzdeki süreçte, iş bırakma dahil tüm demokratik haklarımızı kullanacağımızı meslektaşlarımıza ve kamuoyuna saygıyla duyururuz."
"HAKLARINIZIN TAKİPÇİSİ OLACAĞIM"
Mitinge katılan CHP Ordu Milletvekili Mustafa Adıgüzel ise şunları söyledi:
"Bugün sizin konuşma gününüz ama ben milletvekili olarak değil, bir tıp doktoru olarak söz istedim. Sağlık hizmeti bir bütündür asla ayrılamaz. Yani hayvan, insan ve çevre sağlığı bir bütündür, birbirinden ayrılamaz. Sağlık hizmetinin hekimler gibi olmazsa olmaz bir diğer parçasını veteriner hekimler olduğunun bilinciyle konuşuyorum. Gıda, insan, hayvan, çevre sağlığında ve bütün bilimsel araştırmalarda heryerde olması gereken bir meslektaşlarım olarak sizleri görüyorum. Bu nedenle sosyal haklarınızı, ek ödemeler dahil özlük haklarınızın hepsinin takipçisi olacağımı buradan söylemek istiyorum. Tüm meslektaşlarımı sevgiyle, saygıyla selamlıyorum."