Dinçer GÖKÇE
Yargılaması İstanbul 40. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davaya konu olay 14 Eylül 2022 günü yaşandı. Soygun planının hayata geçirildiği yer ise Fatih Laleli oldu. Anılan gün, Suriyeli Sufian Alahmad’e ait olduğu iddia edilen paraları, Laleli’deki bir kuyumcudan Alaahmad’ın kardeşine ait iş yerine getirmek için 6 Suriyeli görevlendirildi.
Suriyeli grup, içi para dolu 6 sırt çantasını alarak yola koyuldu. Saat 11.00 sıralarında, grubun önü kesildi. Eşref Türk, sahte MİT kimliğini göstererek bu kişileri durdurdu ve çantaları açmalarını istedi. Suriyeliler duruma anlam veremedi ve çantaları açmak istemedi. Bu sırada devreye polis memuru Cemalettin Parlak girdi. Parlak, polis kimlik kartını bu kişilere gösterdi.
Eşref Türk ve Cemalettin Parlak Suriyeli grubu, olay yerine getirdikleri siyah renk tranporter araca bindirmeye çalıştı. Suriyelilerden bir bölümü duruma itiraz etti. Bu esnada taraflar arasında kısa süreli arbede yaşandı. Olay yerine bulunan Çetin Akyurt’un da desteği ile sırt çantaları para dolu olan 6 Suriyeli araca bindi. Söz konusu araç, UBER taşımacılığı yapan Ahmet Selçuk’a aitti.
‘ARKANIZDAKİ GÜCÜN PEŞİNDEYİM!’
‘Sahte MİT operasyonunu’ yöneten Eşref Türk, ilk olarak Vatan Caddesinde bulunan Mali Şubeye gidilmesi talimatını şoför Selçuk’a iletti. Kendisini MİT mensubu olarak tanıtan Eşref Türk, araçtaki Suriyeli gruba yönelik “Sizi 15-20 gündür takip ediyorum. Nedir bu bizim sizden çektiklerimiz? Bu kadar parayı bu sekilde teröre finans mı edeceksiniz?. Ben, size karsı bir operasyon yapmadım. Sizin arkanızdaki gücü ortaya çıkartmaya çalışıyorum. Hepinizi serbest bırakacağım" dedi.
İKİNCİ BİR ARACA BİNDİLER
Cep telefonları ve kol saatleri alınan Suriyeli grup peyderpey araçtan indirildi. Bu kişiler araçtan indirildikten sonra bu kez, yeni bir araç devreye alındı. Sercan Çıra’nın kullandığı araç, Ahmet Selçuk’un kullandığı aracın önüne geçti. Her iki araç da durduruldu. Selçuk’un aracında bulunan Eşref Türk, polis memuru Cemalettin Parlak ve Çetin Akyurt, para dolu çantaları alarak, Sercan Çıra’nın kullandığı araca geçti. Bu sırada, bu kişileri takip eden üçüncü bir araç daha bulunuyordu. Suriyeli Mohammad Alhaddad, motosikleti ile polis memuru Ahmet Yusuf Uzun’u taşıyordu.
PARALAR İÇİN VALİZ ARAMAYA BAŞLADILAR
Ahmet Selçuk, bu kişilerin aracından inmesinden sonra evine giderken Eşref Türk ve beraberindeki isimler Bayrampaşa’ya gitti. Bu kişiler ilk olarak Levent Bektaş’a ait oto tamir dükkanına gitti. Bir süre burada duran kişiler, paraları koymak için valiz arayışına girdi. Sırt çantalarından çıkarılan paralar Eşref Türk’ün evinde valizlere konuldu.
PARAYI ALAN EVİ TERK ETTİ
Anılan eve bir süre sonra, MİT Bölge Başkanı olarak tanıtılan İsmail Kasaplar geldi. Kasaplar, yanına aldığı bir miktar para ile buradan ayrıldı. Kısa süre sonra Eşref Türk de yanına aldığı paralarla evi terk etti. Türk bu sırada, bir yeğenini çağırarak bir miktar para ile borçlarının olduğu bir listeyi bu kişiye “Bu para ile bu borçları ödersin” dedi.
PARA DOLU VALİZLE TEKNEYE GİTTİ
Polis memuru Ahmet Yusuf Uzun, polis memuru Cemalettin Parlak ile Çetin Akyurt ise, bir ticari taksiye binerek Bayrampaşa’dan ayrıldı. İki polis memuru ilk olarak Çetin Akyurt’u Ortaköy’de indirdi. Akyurt, taksiden indiğinde içi para dolu bir valizi de yanına aldı. Akyurt, Ortaköy’de demirli bir tekneye giderken, iki polis memuru ise Kadıköy’deki bir otele gitti.
BİR ÇOK İSİM KISA SÜREDE YAKALANDI
Bu süreçte, paraları alınan Suriyeliler durumu polise haber verdi. İlk olarak, Bayrampaşa’daki adrese gidildi. Ancak, çantaların boşaltılarak dışarı atıldığı görüldü. Polis ekipleri, mercek altına aldıkları kameraları izleyerek şüphelilerin peşine düştü. Kısa süre içinde bir çok isim yakalandı. Polisin yoğun takibinde olduğunu gören Çetin Akyurt ise, para dolu valizi arkadaşı A. K.’nin Beşiktaş’daki evinin bahçesine bıraktı. Polisler, anılan para dışındaki diğer paralara ulaşamadı.
6 ÇANTADA 200 MİLYON TL VARDI
Suriyelilerin verdiği bilgilere göre, kuyumcudan alınan 6 çantanın içinde 3 milyon 450 bin dolar, 885 bin Euro, 1 milyon TL, 122 bin Pound, 2 milyon 291 bin 500 Danimarka kronu bulunuyordu. Anılan paranın, bugünkü TL karşılığı ise 200 milyon TL.
İSTİNAF, VERİLEN CEZALARI AZ BULDU
Ahmet Selçuk, Çetin Akyurt, Sercan Çıra, Cemalettin Parlak ile Ahmet Yusuf Uzun tutuklandı. Sahte MİT’çiler Eşref Türk ile İsmail Kasaplar ise sırra kadem bastı. Gözaltına alındıktan sonra serbest bırakılan Mohammad Alhaddad da bir daha yakalanamadı. Yapılan yargılama sonrası mahkeme kararını açıkladı. Mahkeme, Ahmet Selçuk, Çetin Akyurt, Sercan Çıra, Cemalettin Parlak ile Ahmet Yusuf Uzun ve İsmail Kasaplar’a 22’şer yıl hapis cezası verdi. Mahkeme, Lebent Bektaş’a 5 yıl 10 ay, Mohammad Alhaddad’a ise 5 yıl hapis cezası verdi. Karara yapılan itiraz üzerine dosyaya bakan İstinaf Mahkemesi, verilen cezaları az bularak kararı bozdu. İstinaf, her bir katılan için ayrı ayrı ceza verilmesi gerektiğine hükmetti. Bu arada, firari konumdaki Eşref Türk’ün dosyası ise ayrıldı.