Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi, Ali Babacan'ın yeni partisinin isim ve logosunun bir anketle belirlendiğini, kuruluşunun da hafta sonunda yapılacağını yazdı.
Selvi, bugünkü köşe yazısında partinin AKP'yi nasıl etkileyeceğini de kaleme aldı.
Selvi'nin yazısının ilgili bölümü şu şekilde:
Abdullah Gül-Ali Babacan partisinin kuruluşu için artık geri sayım başladı. Bu hafta sonu ya da önümüzdeki hafta partinin kurulması bekleniyor. “Şubat ayına kalabilir” diyen de var.
Partinin kuruluşu için önce 300 kişiden oluşan 24 ayrı çalışma grubu oluşturulmuştu. O çalışmalar 1 ay önce tamamlandı. Parti çalışmalarını yürütmek üzere Ali Babacan, Beşir Atalay, Sadullah Ergin, Nihat Ergün, İbrahim Çanakçı, Birol Aydemir, Metin Kilci ve Candan Karlıtekin’den oluşan “girişim grubu” oluşturuldu.
AK Parti muhafazakâr demokrat bir parti olarak kurulmuştu. Gül-Babacan partisinin ise liberal demokrat bir çizgide olacağı söyleniyor.
Milletvekilleriyle temas kurmadıklarını söylüyorlar ama bağımsız milletvekillerinden birkaçıyla irtibat kurulduğu biliniyor. Bir ara eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün eşi Hayrunnisa Gül’ün bir numaralı kurucu olmak istediği konuşuluyordu ama doğrulanmadı.
İki hafta önce partinin isim ve logosu için öneriler alındı. Sonra bunlar toplanarak bir ankete dönüştürüldü. İsmi, logosu, programı ve tüzüğü hazır. Genel merkez binasının ise tadilatı sürüyor.
Davutoğlu ve Babacan partilerinin ilk sınavı 2023 Cumhurbaşkanlığı seçimleri olacak. 2023 seçimleri ittifakların seçimi olacak. ‘Cumhur ittifakı’ ile ‘millet ittifakı’ yarışacak. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ilk turda yüzde 50 artı bir arandığı için
Davutoğlu ve Babacan partilerinin ne kadar oy alacağından ziyade AK Parti’ye ne kadar zarar verebilecekleri üzerinde duruluyor. “Yüzde bir-yüzde iki oranında oy alsalar dahi zarar verir” deniliyor.
Bu doğru.
İktidar dengeleri açısından bu hesapta eksik birkaç nokta var. Artık partilerin aldıkları oy oranlarından ziyade ittifakların oy oranı önem kazandı.
1- İttifak sistemi olduğu için bu iki parti ‘millet ittifakı’ içinde mi yer alacaklar, yoksa bir üçüncü ittifakı mı oluşturacaklar?
2- Kararsız seçmenlerden, oy kullanmayacaklardan ne kadarını kendi yanlarına çekebilecekler?
3- Eğer ‘millet ittifakı’ içinde yer alırlarsa, bu havuza AK Parti ve MHP’den oy taşıyabilecekler mi?
Yok eğer muhalefet partilerinden oy alır, cumhur ittifakının havuzundan su taşıyamazlarsa hiçbir anlamları olmayacak.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Davutoğlu ve Babacan partileriyle ortak noktalardaki beraberliklerinin yüzde 99 oranında olduğunu söylemişti. Kılıçdaroğlu’nun bu sözlerini “Yüzde 99 oranında Cumhurbaşkanı adayımız Abdullah Gül” diye okuyanlar çıktı. Orasını da Ekrem İmamoğlu ile Meral Akşener düşünsün...