Sözcü'den Özlem Güvemli'nin haberine göre; İBB Meclisi AKP Grup Başkan Vekili Tevfik Göksu, temmuz ayı oturumlarında Halk Süt Projesi'nin belediyeye ek maliyetinin 2 milyon 407 bin TL olduğunu savunmuştu.
İBB'den yapılan açıklamada rakamların gerçeği yansıtmadığı belirtilerek Halk Süt çalışmaları aşama aşama şöyle özetlendi:
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun adaylık sürecindeki vaatleri arasında, süte ulaşamayan çocuklara ücretsiz süt dağıtımı da bulunmaktadır.
Bu kapsamda çalışmalara başlanmış, süte ulaşamayan çocuk sayısı yaklaşık 100 bin olarak saptanmış. Çocuklarımıza her gün 1 bardak süte tekabül edecek şekilde ayda 8 litre süt dağıtılması kararı alınmıştır. Süt dağıtılan çocuk miktarı son olarak 115 bine ulaşmıştır.
"Litre başına 3,80 TL + KDV fiyatıyla sözleşme imzalandı"
Bu süreçte Tire Süt Mahsulleri Kooperatifi ile litre başına, 3,80 TL + KDV fiyatla sözleşme imzalanmıştır. Sözleşme dönemi 16 Ekim 2019 ila 31 Aralık 2019 tarihlerini kapsamaktadır. İstanbul'un 39 ilçesinde yaklaşık 100 bin çocuğa Dünya Gıda Günü olan 16 Ekim 2019 tarihinden itibaren dağıtılmaya başlanılmıştır.
Ulusal Süt Konseyi’nin belirlediği çiğ süt fiyatlarında 3 kez artış yaşanmıştır. 1 Ocak-30 Nisan 2019 arası için (TL/LT) 1,70 olan fiyat, 1 Mayıs-14 Kasım arasında 2,00, 15 Kasım 2019 sonrasında ise 2,30 olarak belirlenmiştir.
"Çiğ süt fiyatlarıyla UHT süt fiyatları karıştırılmamalıdır"
Öte yandan, çiğ süt fiyatlarıyla UHT süt fiyatları karıştırılmamalıdır. Ara dönemde süt dağıtımının aksamaması için, yine Tire Süt Mahsulleri Kooperatifi ile 30 Ocak 2020 tarihinde bir önceki sözleşmeyle aynı koşullarda olmak üzere bu kez UHT depo teslimi litresi 4,15 TL+KDV fiyatla 5 Şubat – 6 Nisan tarihleri arası için sözleşme yapılmıştır. Yine dağıtımın aksamaması amacıyla, 20 Nisan-11 Mayıs tarihleri arası için aynı fiyatla iş artışı yapılmıştır.
İhaleye 5 firma teklif verdi, fiyat ve koşullar açısından uygun bulunmayınca iptal edildi
İBB, 6 Şubat 2020 tarihinde yukarıda belirtilen koşullarla, aylar itibariyle ve yıl sonuna kadar depolarına teslim edilmek üzere UHT süt alımına yönelik olarak açık ihaleye çıkmıştır. İhaleye 5 firma teklif vermiştir.
Fiyatlar, TL/LT + KDV bazında 4,19 ila 4,80 aralığında sıralanmıştır. Fiyat ve diğer koşullar açısından uygun bulunmayan ihale, 7 Nisan 2020 tarihinde iptal edilmiştir.
Süt dağıtımı devam ederken, İBB, Trakya ve İstanbul çevresinde miktar, kalite ve fiyat açısından uygun süt temini için araştırmalara başlanmıştır. Bu esnada İstanbul Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği ile irtibat kuruldu.
Merkezi Çatalca’da bulunan İstanbul Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği aynı koşullarda İBB depolarına UHT süt teslimini 4,12 TL/LT + KDV fiyatla yapabileceğini beyan etmiştir. Bunun üzerine birlik ile 6 Mayıs 2020-31 Aralık 2020 tarihlerini kapsayan bir sözleşme imzalanmıştır.
7 adet süt toplama aracında bulunan toplam 17,7 ton kapasiteli soğutmalı süt, toplama tanklarıyla, doğrudan Çatalca ve Silivri’nin mahallelerinde bulunan Birlik üyesi üreticilerden alınmaktadır.
Süt, 11 adet 26 ton kapasiteli soğutmalı tanklarında toplanmakta, Birliğin anlaşma yapmış olduğu firmanın Lüleburgaz ve Pamukova’da bulunan fabrikalarına süt tankerleriyle taşınmaktadır.
Burada UHT edilmekte, sözleşme / şartname koşullarına uygun hale getirilerek tırlarla İBB’nin Anadolu ve Avrupa yakalarında bulunan depolarına teslim edilmektedir.
Marketlerdeki en ucuz süt fiyatıyla, İBB Halk Süt mal oluş fiyatlarının karşılaştırılması ekonomik olarak anlamsızdır. Zira, marketlerde çok farklı fiyatlarda süt satılmakta olup, sütün kalitesi ve yukarıda belirtilen lojistik koşullar, hatta tercih edilen kutu çeşidi ve niteliği, süt fiyatının oluşumuna pozitif ve/veya negatif yönde etki etmektedir.
İBB, gerek süt topladığı üreticilerin, gerekse süt dağıttığı çocukların ailelerinin siyasi – kültürel vb. aidiyetleriyle ilgilenmemekte, tam tersine yalnızca objektif ve bilimsel ölçütlere dayanarak bir sosyal yardım uygulaması yürütmektedir.
"UHT tesisi yok" eleştirisine yanıt: İBB 25 yıl aynı kadrolar tarafından yönetildi
İBB’nin UHT tesisinin bulunmamasının eleştirilmesi trajikomiktir. Bu eleştiri karşısında, ‘İBB, 25 yıl aynı kadrolar tarafından yönetildi' demekle yetinmeli. Dahası, iktisadi bir bakış açısıyla, İBB’ye ait bir UHT tesisinin varlığı, şu anki kapasite itibariyle gerekli de değildir.
Bu önemli proje yürütülürken, bazı masrafların tek sefer esaslı olarak kaçınılmaz olduğu da açıktır. Buna rağmen, “Sütleri evlere dağıtmaya ne gerek var”, “Fuzuli masraf” gibi söylemler dile getirilirken; virüs günlerinde insanlar evlerinde izole iken bu personel ve araçlarla yalnızca süt değil; gıda yardım kolileri ile alımına başka bir algı yaratılmak istenen limon, patates, soğan da dağıtılmıştır.
“Tire’den süt alırken neden İstanbul’dan almıyorsunuz” eleştirisi de haklı değildir. Şu anda, alımın İstanbul'un kıymetli tarım alanlarından yapıldığını belirtmek dahi yeterlidir.
İBB Ekrem İmamoğlu yönetiminde, kır ve kent yoksulları yararına yeni bir tarım ve gıda rejimini, engellemelere aldırmadan, mazeret üretmeden, saydam, denetlenebilir ve halkımıza hesap verebilir nitelikte kurumuştur. Kurmaya da devam edecektir.