İBB, el koyulan yalılar için harekete geçti

İBB'nin yalılarının Devir Tasfiye ve Paylaştırma Komisyonu kararıyla Hazine'ye devredilmesi sonrası İBB'den ilk açıklama geldi. Genel Sekreter Can Akın Çağlar, komisyonun 8 sene sonra tekrar canlandırılarak hayata geçirildiğini söyledi. Çağlar “İBB ve temsil ettiği 16 milyon adına bu hakkın korunması için yargı yoluna müracaat edeceğiz. Hukuki süreçleri başlatacağız” dedi.

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, İBB'ye ait Fehime Sultan ve Hatice Sultan Yalıları'na el konulmak istendiğini açıklamasının ardından İstanbul Valiliği'nde bugün toplanan Devir Tasfiye ve Paylaştırma Komisyonu toplantısında Fehime Sultan ve Hatice Sultan yalılarının mülkiyetini İBB'den alarak Hazine'ye devredilmesine oy çokluğuyla karar verildi.

Toplantı sonrası valilik binası önünde açıklama yapan Can Akın Çağlar toplantıya bütün heyet olarak katıldıklarını belirterek “Katıldığımız toplantı bir komisyondu. Bu komisyon 6360 sayılı kanun çerçevesinde bir dönem için kurulmuş olan, 2014 yılında 6 aylığına kurulan ve görevi tamamlanmış olan kurulun aradan 8 sene sonra tekrar canlandırılarak hayata geçirilmesi üzerine alınmış bir kararı sizlerle paylaşmak istiyoruz. Yıllardır İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne verilmiş olan Sahil Yalıları diye ifade ettiğimiz iki tane yalının bugünkü kararla İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nden alınıp kamu hazinesine tekrar tesciliyle ilgili bir kararı sizlerle paylaşmak üzere bir araya geldik” diye konuştu.

‘Restore edilmedi’

1950 yılında kamu hazinesine tabi olan bir mülkün 1960 yılında İl Özel İdaresi’ne verildiğini anlatan Çağlar “1964 yılından bugüne kadar il özel idaresinde olan bu mülk daha sonra 2019 yılında Bakanlar Kurulu kararı ile il özel idaresinin Türk Hava Yolları ve Do & co ortaklığındaki şirkete 25 yıllığına otel yapılmak adına tahsis ediliyor. Sözleşmede 3 yıl içerisinde bu yapıların restore edileceği ve otel olarak açılacağı ifade edilmiş olmasına rağmen aradan geçen bunca yıla rağmen henüz bina restore edilmedi. Otel haline getirilmedi. Bu konuyla ilgili bizler İBB’nin değişik birimlerinin sorumluluğu çerçevesinde binayla ilgili yapmış olduğumuz değerlendirmelerde birçok eksikliğin var olduğunu gördük ve süreç başladı. 2014 yılında kapatıldığında il özel idareleri bu mülkler o gün az önce ifade ettiğim gibi İBB’ye veriliyor ve otel yapılmak üzere bugüne kadar gelen bir süreci yaşıyoruz” diye konuştu.

‘Yargıya müracaat edeceğiz’

Çağlar süreci özetle şöyle anlattı:

İmar planında 1983 yılından beri burası yaklaşık 39 yıldır otel ve turizm tesisi olarak ifade edilen yer. Burası otel yapılmak adına yapılan sözleşmede sadece İBB’nin denetimi değil aynı zamanda Sayıştay'ın raporlarına girecek kadar Kültür Bakanlığı’nın koruma kurulları tarafından İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin uyarılmasına kadar mahkemenin tespitlerine kadar buradaki eksiklikler tarafımıza bildirilmiş. Biz de İstanbul Büyükşehir Belediyesi olarak buradaki eksiklikleri ilgililerine ifade etmemiz üzerine sözleşmemizin şartlarının yerine getirilmediğinden bahisle sözleşmemizin iptali ve mülkün tarafımıza verilmesi üzerine bir süreç başlatmıştık. Bu süreci başlattığımızda sonra başka bir kamu gücüyle ki o da bugün yapılan toplantıyla 2014 yılında sadece altı aylık kurulmuş olan bu kurul yeniden canlandırılarak 1950 yılında burası kamu hazinesini, kamu maliyesine denilerek İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne bu mülkler tekrar bugünkü kararla kamu hazinesine tescili amaçlanmıştır. Bugün 8’e 1 çokluğuyla karar alınmış vaziyette. İdari yargı yoluna giderek İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve temsil ettiği on altı milyon adına bu hakkın korunması için yargı yoluna müracaat edeceğiz. Yargının vereceği karar çerçevesinde de tekrar bu mülkün eminiz ki İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne ve 16 milyona bu mülk tescil edecektir diye düşünüyoruz.

‘Komedi izledik’

Toplantıya İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun vekili olarak katıldığını belirten İBB’nin CHP’li Meclis üyesi Ülkü Sakalar, özetle “Bugün burada gerçekten bir komedi izledik. Hukuki gerekçe diye bize sunulan gerekçenin hukukla hiçbir ilgisi yok. Toplantıda ‘gerekçeyi yazın’ dedik, ‘gerekçemizi sonra bildireceğiz’ dediler. Sözlü olarak bize söyledikleri tek gerekçe ‘burası 1950 yılında maliye hazinesi üzerineydi. Hata yapmışız, pardon, il özel idaresine gitmemeliydi, il özel idaresinde de size gelmemeliydi’ gibi gerekçelerle geriye aldılar malımızı. Şu anda ne yapacaklarını da çok merak ediyoruz” dedi.

'Birden merkezi idare olayın içine girdi'

İBB Meclisi CHP Grup Başkan Vekili Doğan Subaşı ise özetle “Burayı kamunun daha fazla yararlanabileceği, halkın daha çok yararlanabileceği bir ortama çevirmek maksadıyla biz bunu değerlendirmeyi düşündük. Bu amaçla hareket ettik. Başta şirketle İBB arasında bir hukuki sorun çerçevesindeyken birden merkezi idare bu olayın içerisine girdi. Bunu İBB’den geri almaya niyetlendi. Bu da ilginç geliyor bizi” ifadelerini kullandı.

İmamoğlu: Konunun takipçisiyiz

Konuya ilişkin sosyal medya hesabından açıklama yapan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, şunları kaydetti:

Bugün, İBB’nin milyarlarca lira değerindeki iki mülküne daha merkezi idare tarafından el konuldu. Hem hukuk nezdinde iflas etmiş bir dayatma hem de halk nezdinde iflas etmiş bir yönetim anlayışı ile bir kez daha muhatap olduk. Hukuki olarak sonuna kadar konunun takipçisiyiz.”

Ne olmuştu?

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, İBB'ye ait Fehime Sultan ve Hatice Sultan Yalıları'na el konulmak istendiğini açıklamıştı.

İmamoğlu, "Yine İstanbul halkının malını gasbetmeye dönük, İstanbul yönetiminin İstanbul halkı adına mücadelesinin önüne ne yazık ki devletimizin başka kurum ve kuruluşlarını kullanarak, ucunda hangi kişinin, hangi kurumların ya da şirketlerin çıkarının olacağının olacağını henüz bilemediğimiz; yarın öbür gün daha önce yaşadığımız trajik bir takım uygulamaların bir benzerinin yaşanma ihtimalini ön gördüğümüz bir sürecin açıklamasını yapmak için buradayım" demişti.

Sözleşmesinin mahkeme kararı ile fesih edildiğini söyleyen İmamoğlu, "Ama bu fesihe rağmen binayı işgal eden insanların önüne yine kolluk güçleri geçti ve biz binaya giremedik" diye konuşmuştu.

THY, İmamoğlu'na yanıt vermişti

THY, İmamoğlu'nun, 2009 yılından beri İBB ile yapılan sözleşme çerçevesinde THY, DO&CO İkram Hizmetleri A.Ş.'nin kiracısı olduğu Hatice ve Fehime Sultan yalıları ile ilgili, "Halkın malı olan yalılar, kim oldukları, ne oldukları, hangi aile mensubu oldukları belli olmayan kişilere peşkeş çekiliyor" sözlerine ilişkin açıklama yapmıştı.

Açıklamada, "Hâlihazırda İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin (İBB) mülkiyetinde olup şirketimizin 2009 yılından beri 'kiracı' sıfatıyla elinde bulundurduğu Fehime Sultan ve Hatice Sultan Yalıları ile ilgili olarak, İBB Başkanı Sayın Ekrem İmamoğlu'nun 03 Eylül 2022 tarihinde İBB TV'de yayınlanan açıklamalarında yer verdiği gerçek dışı, hukuki durumu doğru yansıtmayan, yer yer itham ve hatta iftiraya varan açıklamaları tarafımızca hayret ve esefle izlenmiş olup, fiili ve hukuki gerçeğe aykırı hususların işbu açıklama ile tek tek cevap verilmesi zarureti doğmuştur. Şirketimiz THY DO&CO İkram Hizmetleri A.Ş., Yalıların 2009 yılından bu yana kiracısıdır. Şirketimizin iki ana ortağı, bayrak taşıyıcı havayolu şirketimiz Türk Hava Yolları (THY) (yüzde 50) ve DOCO İstanbul Catering Restaurant Hizmetleri Sanayi ve Ticaret A.Ş.'dir (Yüzde 49,997). Şirketimiz, dünyanın en geniş uçuş ağına sahip olan havayolu şirketimiz Türk Hava Yolları başta olmak üzere havayolu firmalarına ikram hizmetleri sunmaktadır" denilmişti.

İBB, suç duyurusunda bulunmuştu

İBB Genel Sekreter Yardımcısı Dr. Buğra Gökçe, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada Hatice ve Fehime Sultan Yalıları’na alınmadıklarını belirterek, Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunduklarını duyurmuştu.

Türkiye Haberleri