Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, beraberinde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler ile Türkiye-Avrupa Birliği Karma İstişare Komite Kanadı ve TOBB Yönetim Kurulu üyeleri ile Milli Savunma Bakanlığı'nda bir araya geldi.
Akar, Türkiye'nin yaptığı harekatların dünyanın her yerinde savunulabilecek nitelikte olduğunu belirterek, "Ne kimsenin toprağında gözümüz var ne de haksız kazanç peşindeyiz. Yapmaya çalıştığımız şey hudutlarımızın, halkımızın güvenliği, ülkemizin birliği ve bütünlüğü. Ülkemizin hemen dibinde bir oluşum içindeler. Bu terör koridoruna müsaade etmeyeceğimizi başından beri söyledik. Aynı zamanda herkesin toprak bütünlüğüne saygılı olduğumuzu de tekrar tekrar vurguladık" ifadelerini kullandı.
‘BİZ 82 MİLYONUZ, KARDEŞİZ, ET VE TIRNAK GİBİYİZ’
Hulusi Akar, AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın terör örgütüne karşı açıklamalarının batı basını tarafından çarpıtılmaya çalışıldığını ‘Kürtlere karşı operasyon yapılıyor’ gibi gösterilmek istendiğini aktararak, "Böyle bir şey yok. Bizim Kürt kardeşlerimizle bir problemimiz yok. Bizim binlerce yıllık tarihimizden gelen milli, manevi değerlerimiz var. Kimseye 'sen öylesin', 'sen böylesin' diye bir şeyimiz yok. Biz 82 milyon bir milletiz, Türk milletiyiz. Bunun içinde herkes olabilir. Dini kökeni, etnik kökeni, mezhebi farklı olabilir. Biz bunların hepsini kucaklıyoruz. Siyasi görüşü, mezhebi, yaşam şekli farklı olabilir ama kökümüz aynı, gövdemiz aynı. Biz 82 milyonuz, kardeşiz, et ve tırnak gibiyiz. Bizim Suriye'deki teröristlerle mücadelemizin dışında oradaki Kürt, Arap, Keldani, Arami, Süryani, diğer etnik gruptan insanlarla bizim mücadelemiz asla ve kat'a söz konusu olamaz ama dış basın bunu bilinçli olarak çarpıtıyor. Bizim tek hedefimiz teröristler. Bunun dışında bizim bir hedefimiz olamaz" diye konuştu.
‘TSK ENVANTERİNDE KİMYASAL SİLAH YOK’
Barış Pınarı Harekatı'nın başlamasıyla ortaya atılan ‘etnik temizlik’ söylemlerini hatırlatan Akar, "Bizim askerimizin karşıdan ateş gelmeden, karşısında teröristi görmeden ateş etmesi mümkün değil. Masum insanlara ateş edilmesi asla söz konusu değildir. Bir de ‘kimyasal silah' yalanı ortaya attılar. Türk Silahlı Kuvvetleri envanterinde kimyasal silah yok. Öte yandan, ‘TSK terör örgütü DEAŞ ile savaşmıyor’ şeklinde yayılmak istenen yalan da var ortada. Bu yalanın da alçaklığın da dibidir. TSK olarak DEAŞ'a karşı göğüs göğse savaşan tek orduyuz. 3 binden fazla DEAŞ'lıyı Suriye'nin kuzeyinde 700 DEAŞ'lıyı da Musul'un kenarında etkisiz hale getirdik. Kim yaptı bunları? Cevap yok. Silahlı Kuvvetlerimizin, Türkiye'nin DEAŞ ile mücadele konusunda durması, yavaşlaması, hafife alması asla söz konusu değil. Çünkü biz şunun bilincindeyiz, DEAŞ hiçbir zaman Müslümanları ve İslamiyeti temsil edemez. Dolayısıyla bu konuda yapılması gereken neyse herkesten daha çok yaptık, yapmaya devam ediyoruz” diye konuştu.
‘ORADA GÜVENLİK SAĞLANDI’
Bakan Akar, Barış Pınarı Harekatı kapsamında bin civarında teröristin etkisiz hale getirildiğini, irili ufaklı 500 yerleşim yerinin teröristlerden temizlendiğini belirtti. Akar, "Şu anda buralardaki el yapımı patlayıcılar temizleniyor, ekmek dağıtılıyor, seyyar sağlık hizmetleri başladı, insanlar iş yerlerini açmaya başladı. Güvenlik, rahat huzur için elimizden gelen katkıyı yapmaya çalışıyoruz. Batı basınında yer alan ‘insani kriz’ ifadeleri de gerçeği yansıtmamakta. Orada güvenlik sağlandı, sağlık, yiyecek, su gibi temel ihtiyaçlar veriliyor, AFAD, Kızılay gidiyor, ulaşım açık. İnsani kriz nerede? Olmayan bir şeyi suni bir şekilde gündeme getirip insanların kafasını karıştırıyorlar" değerlendirmesinde bulundu.
‘BU BİR ALÇAKLIK’
Akar, sadece masum insanlara karşı değil çevreye, tarihi, dini yapılara karşı da gerek harekatın planlamasında gerekse icrasında hiçbir ülkenin göstermediği hassasiyeti gösterdiklerini ifade ederek, "Bu hainler bir haftada bizim il, ilçe ve köylerimize bin havan, roket attılar. 9 aylık bebek, 20 kişi hayatını kaybetti, 187 yaralımız var, bu bir alçaklık" dedi.
Akar, batı ülkelerinden bu yaşananlarla ilgili bir yorum gelmediğine de dikkati çekti. Erdoğan'ın önemle üzerinde durduğu savunma sanayiinde yerlilik ve millilik konusunda gelinen noktanın önemli olduğunu ifade eden Akar, bunun daha da yukarı seviyelere çıkarılmasının önemini işaret etti.