Hakim ve Savcılar Kurulu, Yargı Etik Bildirgesi kapsamında hakim ve savcılar için sosyal medya kullanım rehberini yayımladı. Rehberde hakim ve savcılara “Dâhil oldukları sosyal medya ve ağların, bağımsızlık ve tarafsızlık görünümlerini, mesleki saygınlıklarını ve bir bütün olarak yargıya olan güveni tartışmaya açabilecek bir ortama dönüşmesi durumunda üyeliklerini sonlandırırlar” uyarısı yapıldı.
HSK, Yargı Etik Bildirgesi kapsamında hazırladığı sosyal medya kullanım rehberini yayımladı. Toplam 5 sayfadan oluşan rehberde, hakim ve savcıların sosyal medyayı nasıl kullanması gerektiğine dair etik rehber geliştirme ihtiyacı duyulduğu belirtilerek, şunlar kaydedildi:
Sosyal ağlara üye olmak özel hayat ve ifade özgürlüğü alanına giriyor olsa da bunların kullanımı ihtiyatlı olmayı, kullanım ve işleyiş koşulları hakkında iyi bilgilenmeyi gerektirmektedir. Bu durum, yargıyı ilgilendiren konularda görüş, düşünce ve mesleki deneyim paylaşımını amaçlayan hâkim ve savcılara özgü mesleki tartışma forumları için de geçerli olabilmektedir. Sosyal medya ve ağlarda aktif olmasalar dahi, hâkim ve savcıların; kararlarının, ifadelerinin veya davranışlarının dijital dünyada amacından saptırılarak yayılması riski karşısında sosyal medya ve ağ kullanımlarında daha dikkatli ve özenli davranmaları gerekmektedir.
Müstear isim sorumluluğa engel değil
Rehbere göre hakim ve savcılar sosyal medyada sanal kimlik oluşturursa dahil olacağı sosyal medya platformunu dikkatli bir şekilde seçecek, kendi ismini kullanabilecek ve müstear isim kullanması onun sorumluluğuna engel olmayacak. Profillerinde kurum bilgisine yer verebilecek, profil fotoğraflarında bağımsızlık ve tarafsızlık görünümlerini, mesleki saygınlıklarını ve bir bütün olarak yargıya olan güveni tartışmaya açmayacak şekilde seçmeye özen gösterecek.
Resmi e- posta kullanılamayacak
Hakim ve savcılar görevleri nedeniyle verilen e-posta adreslerini sosyal medya kimliği oluştururken kullanamayacak.
Rehberde hakim ve savcılara uyarı niteliğinde “Dâhil oldukları sosyal medya ve ağların, bağımsızlık ve tarafsızlık görünümlerini, mesleki saygınlıklarını ve bir bütün olarak yargıya olan güveni tartışmaya açabilecek bir ortama dönüşmesi durumunda üyeliklerini sonlandırırlar” denildi.
Hakim ve savcılar sosyal medya ağlarında arkadaşlık, etkileşim ve ilişkilerinde başkalarını takip ederken veya takip isteğini kabul ederken özen gösterecek. Sosyal ağlarda arkadaşlık kurduğu kişilerin kararları üzerinde etkisi bulunabileceği izleniminden uzak duracak. Baktığı davalardaki taraflar, vekiller, bilirkişiler, tanıklar, arabulucular ve uzlaştırmacılar gibi şahıslarla arkadaşlık ilişkisi kurmayacak ve etkileşime giremeyecek.
Hakim ve savcılar, bağımsızlık ve tarafsızlıklarını zedeleyecek bir algı, şüphe veya tereddüt hâsıl olduğunda, mevcut arkadaşlık, takip veya etkileşimi sonlandıracak. Siyasi şahsiyetlerle yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığını tartışmaya açabilecek ve yargıya olan güveni zedeleyebilecek ilişkiler kurmayacak.
Rehberde hakim ve savcılara bazı hesaplar konusunda “Nefret ve şiddet söylemine, ayrımcı, toplumu kutuplaştırıcı ve ırkçı söylemlere içeriğinde yer veren gruplara katılmaz, bunları takip etmez, bu tarz paylaşımları olan kişilerle arkadaşlık ilişkisi kurmazlar” diye uyarıda bulunuldu.
Hakim ve savcıların sosyal medyada dikkat etmesi gereken konuların bazıları şöyle açıklandı:
“Sosyal medya ve ağlardaki beğeni, değerlendirme, yorum ve paylaşımlarının; silinseler bile varlıklarını devam ettirebileceği, kolaylıkla amacını aşan sonuçlar doğurabileceği ve tarafsızlıklarını sorgulanabilir hale getirebileceği hususlarını öngörerek seçici, ihtiyatlı ve özenli davranırlar.
Gerekli gizlilik ve güvenlik ayarlarını yapmış olsalar dahi, sosyal medya ve ağlardaki fotoğraf, video ve benzeri paylaşımlarının bu platformlar dışına yayılabileceğini öngörerek hareket ederler.
'Ani tepkisel yanıtlardan kaçınırlar'
Paylaşım ve etkileşimlerinde insan onurunu ve insan haklarını gözetirler. Ani ve tepkisel yanıtlar vermekten, saygı ve nezaket sınırları dışına taşan yorumlar yapmaktan ve polemiğe girmekten kaçınırlar.
Paylaşımlarında soğukkanlı ve sağduyulu davranırlar. Sosyal medya ve ağ hesaplarında paylaştıkları içeriğin, terbiye ve incelik sınırları içerisinde kalmasına özen gösterirler. Yıkıcı, itici, kırıcı ve saldırgan bir üslup kullanmamaya dikkat ederler.
Ayrımcılık, nefret söylemi, ırkçılık, siber zorbalık veya şiddet içeren, çocuk hak ve hürriyetlerini ihlal eden ya da başka bir şekilde rahatsız edici paylaşım ve etkileşimler yapmaktan kaçınırlar.
'Derdest dosya hakkında dahi yorum yapamaz'
Görülmekte olan dava, derdest soruşturma veya verilen kararlar hakkında yorum yapmazlar. Bakmakta oldukları dava veya yürüttükleri soruşturmalar nedeniyle veyahut başka bir şekilde öğrendikleri bilgileri ve resmi belgeleri sosyal medya ağları üzerinden paylaşmazlar.
'İhsas-ı rey olarak algılanabilecek paylaşım yapamaz'
İleride önlerine gelebilecek uyuşmazlıklar hakkında ihsas-ı rey olarak algılanabilecek kişisel kanaat, değerlendirme ve içerik paylaşmazlar.
‘Paylaşımlarının her zaman kendi fikirlerini yansıtmadığı’ yönünde bir sorumluluk reddi açıklaması yapmış olmalarının, paylaşım, beğeni, retweet ve benzeri etkileşimlerindeki etik davranma sorumluluklarını ortadan kaldırmayacağını bilirler.
Paylaştıkları an itibarı ile bir sakıncası bulunmayan paylaşımlarının, bağımsızlık ve tarafsızlık görünümlerini, mesleki saygınlıklarını ve bir bütün olarak yargıya olan güveni tartışmaya açabilecek bir niteliğe dönüştüğünü fark ettiklerinde, söz konusu paylaşımları silerler.
'Profil hesaplarının gizliliğini sürekli kontrol eder'
Kullanacakları sosyal medya platformunun gizlilik ve güvenlik ayarları hakkında bilgi sahibi olurlar. Gerekli ayarlamaları yapmadan paylaşımda bulunmaz, hesaplarının gizlilik ve güvenlik ayarlarını düzenli aralıklarla kontrol ederler.
Kullanmayı planladıkları sosyal medya platformunun veya dâhil olmayı düşündükleri grubun; amacı, kapsamı, üye profili ile üyelik için ne gibi kişisel bilgileri talep ettiği hususlarını araştırarak yeterli bilgiyi edinirler.”