Öğrenci Veli Derneği (ÖVDER) Eskişehir Şube Başkanı Faik Alkan, yeni eğitim öğretim yılı öncesi yoksulluk, kayıt parası ve çocukların beslenme sorununa dikkat çekti.
Alkan, “Her beş çocuktan biri okulda yemek yiyemiyor veya evden getirdiği yemeği tüketemiyor” dedi.
Alkan bu durumun hem yoksulluktan hem de kamusal hizmetlerin görmezden gelinmesinden kaynaklandığını vurguladı.
Alkan, ücretsiz bir öğün yemek talebinin hâlâ geçerli olduğunu belirterek şöyle konuştu:
“Derin Yoksulluk Ağı’nın en son yaptığı araştırmalarda bizim de sahadan gördüğümüz somut olarak irdelediğimiz bir gerçeklik, bir olgu var ki; her beş çocuktan bir tanesi okulda yemek yiyemiyor veya evden okula götürdüğü yemeği tüketemiyor.”
TÜRK ÇOCUKLARI AÇLIKTAN BODUR KALIYOR
Açlık sorununun eğitim kalitesini de doğrudan etkilediğini vurgulayan Alkan, beslenme yetersizliğinin sağlık sorunlarını da beraberinde getirdiğini belirtti:
“Aç gelen çocuğun veriminin düştüğü, sağlık problemleri yaşadığını zaten istatistiklerle de ortaya koymaktadır. Örneğin bodurluk, örneğin boy kısalığı, örneğin obezite hep sağlıksız beslenmenin sonuçları olarak karşımıza çıkıyor.”
Türkiye’nin gerisinde kalan ülkelerin bile çocuklara her gün bir öğün yemek sağladığını belirten Alkan, “Türkiye’nin bunu çocuklarından esirgemesi siyasi bir tartışma konusu olarak önümüzde durmakta” dedi.
Kayıt paraları ve velilerden talep edilen astronomik bağışlarla ilgili de konuşan Alkan, kamusal eğitimin giderek özel eğitime dönüştüğünü söyledi:
“Eskişehir’de artık parasız eğitim diye bir şey yok. Türkiye’de olmadığı gibi. Paran kadar eğitim anlayışı maalesef yerleşmiş durumda.”
Yaz boyunca velilerden çok sayıda şikâyet aldıklarını aktaran Alkan, faturası olmayan ailelerden yüksek bağışlar istendiğini ifade etti:
“Bu usulsüzlüğü okul aile birlikleri ortak olarak daha da derinleştirdiler. Çünkü fatura ibra edemeyen velilerden çok astronomik rakamlar talep ettiler.”
Kayıt alanı içinde yer almasına rağmen bazı okulların para talep ettiğini dile getiren Alkan, bu gidişatın eğitimi tümüyle özelleştireceğini söyledi:
“Böyle giderse okul aile birlikleri, okul idarelerinin ve Milli Eğitimin üstünde güç olacaklar gibi gözüküyor.”
Velilerin adres taşımasının ardındaki nedenleri de açıklayan Alkan, sınava dayalı sistemin merkezi okulları öne çıkardığını belirtti:
“Öğrenciler özellikle liselere giriş sınavında başarı istatistiklerine baktığımız zaman en başarılı olanların hep merkezi okullardan çıktığını görüyoruz.”
Sistemin planlama ve yönlendirme yetersizliği nedeniyle büyük bir eğitim kaybı yaşandığını ifade eden Alkan, şu verileri paylaştı:
“Bir milyon öğrenci geçen yıla oranla üniversite sınavına girmedi. Yaklaşık 220 bin kız çocuğumuz okullardan uzakta. MESEM’lerde 80’e yakın öğrencimiz hayatını kaybetti. 600 binden fazla öğrenci şu anda örgün eğitimin dışında.”
Velilerin yaşadığı kaygının anlaşılabilir olduğunu belirten Alkan, “Fakat velilerin bu kaygılarını faturayla beraber ticarileştirmeye, okula yüksek astronomik bağışlara dönüştürmemek gerektiğini düşünüyoruz” diye konuştu.