HDP İstanbul Milletvekili İktisat Profesörü Erol Katırcıoğlu, kronos34.news adlı internet sitesine verdiği röportajda, gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
Çözüm masasına yeniden oturulur mu?
Katırcıoğlu, AKP'deki milliyetçiliğin parti içindeki bir kesimi rahatsız ettiğini söyleyerek "Tahmin ediyorum Tayyip Erdoğan şunu görüyor, MHP’lileşiyor bir kere. Kendisi “bütün milliyetçilikleri ayaklarımın altına aldım” dememiş miydi? Şimdi nereden çıktı bu Türk milliyetçiliği? Hani siz ümmetçiydiniz? Hani farklı etnik kökende insanlara yakındınız? Böyle diyorlardı. AK Parti içinde akil birtakım insanlar var ve onlar bu rahatsızlığı söylüyorlar. Bu gidişin iyi bir gidiş olmadığını söylüyorlar. Zaten AKP içerisindeki muhalif seslere baktığımız zaman böyle bir itirazın orada olduğunu görüyoruz. Daha önce de Başkanlık Sistemi noktasında itiraz edenler de olmuştu. Onların hepsi tasfiye edildiler ve böyle bir yola girdi.
Yeniden bir çözüm masasına oturulur mu sorusu çok ortadadır. Keşke olsa diyeceğim bir şey. Benim gönlümden geçer. Çünkü akıl şunu gerektiriyor, bir kimliğin üzerine baskı yapıldığı vakit o kimliğin içindeki farklılıklar yok olur. Sınıfsal farklılıklar dahi yok olur" dedi.
Erdoğan adım atarsa HDP AKP ile tabii ki tekrar uzlaşır
"Cumhurbaşkanı Erdoğan bu yönde adım atsa HDP tekrar AKP ile uzlaşır mı?" sorusuna 'Tabii ki' diye cevap veren Katırcıoğlu Cumhurbaşkanı Erdoğan'la müzakere edilip edilmeyeceği ile ilgili soruya ise şöyle yanıt verdi:
"Evet. Çözüm konusunda bir adım atmayı düşünürse tabii ki konuşuruz. Ben bunun doğru olacağını düşünüyorum. Çünkü Kürt sorunu sadece Kürt sorunu değil. Türkiye’nin hem eksik demokrasisinin sorunu hem de ekonomik bir sorun. Kürt sorununu çözen bir Türkiye ekonomik sorunlarına da çözebilir"
"Erdoğan yarın 'bunu çözeceğiz, konuşalım' derse hayır demeyiz"
"Bu iktidarla demokrasi sorunu çözülebilir mi?" sorusu yöneltilen Katırcıoğlu: "İktidarın şu anki geldiği nokta bu soruna hayır dememi gerektiriyor, biliyorum. Çünkü şu anda bir nefret bir düşman hukuku uygulanıyor. Ama Erdoğan yarın “biz bunu çözeceğiz, konuşalım” dese hayır demeyiz.
Şunu da biliyoruz, bu artık Uluslararası bir mesele. Türkiye Kürt sorunu uluslararası bir soruna dönüşsün istemiyordu. Bunun için çok çaba gösterdi. Ama özellikle Suriye’de yaşananlar Kürt sorununu uluslararası bir sorun haline getirdi. Dolayısıyla uluslararası katılım olmadan bu sorun çözülemez. Dünyadaki benzer örneklere baktığımızda bunu görüyoruz. Kuzey İrlanda’da Amerika devredeydi. Filipinler’de Türkiye devredeydi. HDP, Öcalan tarafından müzakere partisi olarak ifade edildi. Bu doğrudur. Müzakere yapabilme arzumuzun olduğunu söyleyebilirim ama müzakere edecek taraflarla, edilebilecek bir ortamın hazırlanması lazım. Bu sorun çözülmeden her hangi bir sorun da çözülemez. CHP parlamentoda halledelim diyor. Tamam diyoruz. Bir itirazımız yok. Biz problemin çözümü için her türlü uzlaşma teklifine yakınız. Tabii ki kırmızıçizgilerimiz olabilir ama bunlar çözümün konuşulduğu bir süreçte konuşulur. Önceden şudur deyip kestirip atamayız" dedi.