HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, "acil" olarak düzenlenen Merkez Yürütme Kurulu’nu (MYK) toplantısı sonrası partisinin genel merkezinde basın toplantısı yaptı. Sancar'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle:
'Çöken tek adam rejimidir'
Ülkede ekonomi çöküyor. Sadece ekonomi değil, toplumsal ve siyasal sistem de çöküyor. Çok boyutlu krizlerle karşı karşıya olduğumuzu uzun zamandır anlatıyoruz. Bu çoklu krizin esas kaynağının iktidar politikaları ve mevcut sistem olduğunu her vesileyle çiziyoruz. Aylardan hatta yıllardan beri bu günlerin geleceğini, gelmekte olduğunu ısrarla belirtiyoruz. Sahada çeşitli konularda çalışmalar yürüttük. Halkımızla buluştuk. Emekçilerle, esnafla, çeşitli toplum kesimleriyle görüşmeler yaptık. Bunu son yaz ayları döneminde yine yoğun bir şekilde yaptık. Orada gördüğümüz tablo, halkın her geçen gün daha fazla yoksullaştığı, ekonominin her geçen gün daha fazla çöküşe doğru ilerlediğiydi. Ekonomik çöküş derken bunu açık ifade etmekte fayda var çöken sistemin kendisi tek adam rejimi ve bu tek adam rejiminin izlediği politikalarıdır.
'Halkı enkaz altında bırakmayı kafasına koymuş bir politika'
Tek adam rejimi ve yandaşları bu çöküşün bütün maliyetini halka, emekçilere yoksullara çıkarma derdindedir, peşindedir. Halkı enkaz altında bırakmayı kafasına koymuş bunu göze almış planlı bir politika ile karşı karşıyayız. Döviz kurlarındaki oynama, bunun zirvesini oluşturmaktadır. Sadece bir günde gerçekleşen artışların bile Türkiye halkına, toplumuna nasıl ağır bir bedel olarak geri döndüğünü rakamlarla anlatmayacağız. Bunu her an, her gün her alanda halkımız zaten yaşamaktadır.
'Karaborsayı sokağa çıktığınızda görüyorsunuz'
Sadece son bir aydaki kur artışı ya da TL’nin değer kaybı Türkiye’nin dış borcunu 2022 Merkez Yönetim Bütçesi kadar artırmıştır. Yani 2022 Merkezi Yönetim Bütçesi şu an artık anlamını kaybetmiş durumdadır. Karaborsadan söz ediliyor, ki bunu zaten sokağa çıktığınızda görüyorsunuz. Ürünlere sınırlama getiriliyor, fiyatlar günlük değişiyor hatta ekonomide fiyat kavramı ortadan kalktığını bile söyleyebiliriz. Fiyat kavramının ortadan kalması her türlü fırsatçılığa soygun zeminini iyice hazır hale getiriyor. Bizler HDP olarak halkın karşı karşıya bırakıldığı bu yıkama karşı neler yapabileceğimizi ve neler yapmak istediğimizi tartışmak üzere MYK toplantımızı gerçekleştirdik. Buradan çeşitli kararlarla çıkıyoruz.
'Savaş, yandaş ve rant'
Bugün yaşananların hiçbiri sürpriz değil. İktidarın bütçesi de ekonomi alanındaki politikaları da 3 temel unsura yaslanıyor. Savaş, yandaş ve rant. Bu iktidarın savaşa, yandaşa ve ranta ayırdığı kaynaklar ülkenin bir yangın yerine dönmesine yol açmaktadır. Bu politikalar ekonomik çöküşü berberinde getirmiştir, siyasi çöküşü de aynı anda bu ülkeye yaşatmaktadır. Toplumsal bir krizle karşı karşıya olduğumuz gerçeğini buradan hatırlatmamız gerekiyor.
'Cumhurbaşkanı istifa etmezse Meclis devreye girmelidir'
Şu anda yapılması gereken ilk iş bu iktidarın derhal istifa etmesidir ve derhal seçim kararı almasıdır. Eğer iktidar, Cumhurbaşkanı istifa etmez ve derhal seçim kararı almazsa görev muhalefet partilerine düşüyor. Bizim parlamentoda olan muhalefet partilerine özel bir çağrımız var, gelin derhal seçim önergesini ortak bir şekilde hazırlayıp Meclis’e sunalım. Eğer Cumhurbaşkanı seçim kararı almıyor ve istifa etmiyorsa o zaman Meclis devreye girmelidir. Bütün muhalefet partileri seçim önergesini ortak hazırlamalı ve Meclise sunmalıdır”