Meclis Başkanı iken Anayasa'nın 94. maddesi rağmen AKP’den İstanbul Büyükşehir Başkanlığı’na aday gösterilen ve seçilmesi halinde görevinden istifa etmeyeceğini açıklayan Binali Yıldırım’a seslenen Baş, “Anayasa'nın 94. maddesini okuyarak, "Açık hüküm olmasına rağmen Binali Yıldırım görevinden istifa etmemekte ve anayasayı ayaklar altına almaktadır" dedi.
Baş, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, İzmir Banliyö Taşımacılığı Sistemi Ticaret AŞ'ye (İZBAN) bağlı iş yerlerindeki grevin Cumhurbaşkanı kararı ile ertelendiğini anımsatarak, bunun yasaklama olduğunu söyledi.
'İŞÇİLERİN SESİNİ DUYURMAYA DEVAM EDECEĞİZ'
Alacaklarının verilmediğini belirten TOKİ işçilerinin de Meclisin önünde yapmak istedikleri basın açıklamasının polis müdahalesiyle engellendiğini anlatan Baş, bu işçilerin sesini duyurmaya devam edeceklerini söyledi.
'DEVLETİ AKP'NİN ÇİFTLİĞİ OLARAK GÖRÜYORLAR'
Baş, bu uygulamaların hukuksuz olduğunu ve Türkiye'nin hukuksuzluğa sürüklendiğini bildirdi.
AKP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı olan Binali Yıldırım'ın, TBMM Başkanlığından istifa etmeyeceğini açıkladığını anımsatan Baş, "Oku Cin Ali oku. Binali bak bu Anayasa. Binali, anayasa oku. Binali, bu suç." ifadelerinin yazılı olduğu okuma fişleriyle, "TBMM Başkanı, Başkanvekilleri, üyesi bulundukları siyasi partinin veya parti grubunun Meclis içinde veya dışındaki faaliyetlerine, görevlerinin gereği olan haller dışında, Meclis tartışmalarına katılamazlar; Başkan ve oturumu yöneten Başkanvekili oy kullanamazlar." hükmünü içeren Anayasa'nın 94. maddesi metnini tahtaya astı.
Baş, "Türkiye'de ilginç bir dönemden geçiyoruz. Anayasadaki bu açık hükme rağmen Binali Yıldırım AK Parti'nin toplantılarına katıldı ve belediye başkan adayı olduğunu söyledi. Anayasa hükmü son derece açık. Ama gelin görün ki Binali Yıldırım ve onunla birlikte davranan AKP zihniyeti, devleti AKP'nin çiftliği olarak görüyor." diye konuştu.
Anayasaya aykırı birtakım eylemlerin rahat rahat hayata geçirildiğini kaydeden Baş, "Devletin en tepesindeki organlardan biri, yasamanın merkezi olan TBMM'de hukuksuzluk yapılıyorsa, hukuksuzluk fiilen meşru görülmeye başlanıyorsa ya da bizden meşru görülmesi bekleniyorsa bu ülkenin yurttaşları, işçileri, emekçileri, yoksul insanları ne yapsın? diye sordu.