Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kadın Muhtarlarla Toplantısında konuştu.
Erdoğan'ın satırbaşları:
Bugün burada ülkemizin hemen her şehrinden 900'e yakın kadın muhtarlarımızla birlikteyiz. Bugünkü buluşmamızın ilave bir önemi var. bugün 8 Mart Dünya Kadınlar Günü. Sizlerin nezdinde ülkemizdeki tüm hanımefendilerin 8 Mart dünya Kadınlar Günü'nü tebrik ediyorum. Bizim için kadın merhum Neşet Ertaş'ın 'kadın insan, erkek insanoğlu' diye ifade ettiği şeklinde insanın yarısıdır.
Kadının sırf cinsiyeti sebebiyle ayrımcılığa uğramasını, şiddete maruz bırakılmasını asla kabul edemeyiz.
Kadınlara hak ettiği değeri vermek hem inancımız hem kültürümüzün hem de yasalarımızın bize emridir. Yakın zamanda buna ters düşecek pek çok olaya şahit olduk. Bizim siyaset hayatımızdaki en önemli mücadele alanlarımızdan biri de Kadınlarımızı haklarına kavuşturmak olmuştur. Yıllarca eğitim hakkından mahrum bırakılan kadınlarımıza eğitim hakkını biz verdik. Kadınlarımız arasında başörtülü ve başı açık ayrımını biz sona erdirdik. Türkiye'yi yasakların ülkesi olmaktan çıkardık. Kadınlar lehine pozitif ayrımcılık yapılmasını anayasa kuralı haline biz getirdik. Kadın hakları konusunda biz kadınlardan yana tarafız taraf.
Aile içi şiddeti şikayete tabi olmaktan çıkardık, resen takip edilen suçlar arasına aldık. Dün MYK toplantım vardı. Tokat'taki Özlem kardeşimizin 23 yerden ahlaksız, adi eşi tarafından bıçaklandığını öğrendim. Dikkat edin 23 yer. Ne yaptılar diye Adalet Bakanlığı'nın da sunumu vardı, sordum. Meğerse 3 aydan sonra serbest bırakmışlar adamı. Hemen araştırdık, hamdolsun tekrar bu adi herifi içeri almışlar. Hemen irtibatı kurduk, Tokat milletvekilimiz Özlem hanım takip edecek, ben de takip edeceğim. 2.5 yaşında da çocuğu var. 23 yerden bıçaklıyor. Be hey hakim sen nasıl oluyor da böyle birisini serbest bırakıyorsun. Hakim böyle tasarruf yapıyor, sonra yargıya hakaret. Ne hakareti. Sen bu adamı serbest bırakıyorsan bununla ilgili söylenmesi neyse bunu ben sana söylerim. Sonuna kadar da takip edeceğiz, daha bitmedi işimiz. Bakanıma da bunu söyledim, bunu yakın takibe alacaksın, beni de bilgilendireceksin, atılması gereken adımı atacağız. Bu hakim de olabilir, savcı da olabilir. Adalet ortada kalmaz, onun için de gereğini yapacağız. Biz adaleti mülkün esası olarak gören bir medeniyetin mensuplarıyız. Adalet ortada kalmaz, yerde sürüklenmez.
Failin pişmanlık içermeyen davranışları takdiri indirim nedeni olarak kabul edilmeyecektir. Failin sadece indirim almaya yönelik duruşmada tutum ve davranışları, şu komikliğe bakın kılık kıyafeti, kravat takması, boyun bükmesi takdiri indirim sebebi olarak dikkate alınmayacaktır. Kasten öldürme, kasten yaralama, işkence ve eziyet suçlarının kadına karşı işlenmesi nitelikli hal kapsamına alınarak cezaları arttırıyoruz. Israrlı şekilde fiziken takip etmek, iletişim araçlarını, üçüncü kişileri kullanarak temas kurmaya çalışmak fiilleri de artık suç sayılacak. Eşe ya da boşanmış olduğu eşe karşı işlenen suçlar katalog suçları arasına alınacak. Vekili olmayan kadınlara talepleri halinde ücretsiz avukat tayin edilecektir.
'Yüzde 20 nere, yüzde 80 nere?'
Dört bir yanımız krizlerle kaynarken, hamdolsun biz ülkemizi can ve mal güvenliğinden, küresel itibara kadar güçlü tutmayı başardık. Binlerce yıllık devlet ve medeniyetimiz ile birlikte, özellikle son 20 yılda ülkemize kazandırdığımız eser ve hizmetlerin çok çok büyük payı vardır.
Ekonomik yıkım senaryoları, farklı taktikler bizim üzerimizde de denendi. Kimi zaman terör örgütleri, kimi zaman darbe girişimleri, kimi zaman siyasiler tarafından gerçekleştirilmiştir. Demokrasi ve kalkınma hamlemizi kararlılıkla yürütürken, büyük ve güçlü Türkiye'den asla taviz vermedik. Her alanda gelişmiş ülkelerle yarışacak, bazı alanlarda onları geride bırakacak bir altyapı kurduk.
Görevimize başlarken yüzde 20 savunma sanayiine sahipken, bugün neredeyiz biliyor musunuz? Yüzde 80 savunma sanayii ürününü üretiyoruz. Yüzde 20 nere, yüzde 80 nere? Nereden nereye geldik? Türkiye sınırlarının dibinde yaşanan tüm istikrarsızlık ve çatışmalara rağmen hedeflerine yürüyebiliyorsa işte arkasında bu siyasi irade vardır.
'Bizim ayçiçeği, zeytinyağı sorunumuz yok'
Yağ meselesi çıkardılar. Bizim ayçiçeği, zeytinyağı sorunumuz yok. Bunu muhalefet ülkemizi darda, zorda göstermek adına böyle bir kampanyayı yürütüyor.
Muhtarlarımızdan şunu istiyorum, marketlerde bakkallarda ayçiçek yağı var mı, yok mu? Gerekirse sizler İçişleri Bakanlığı'mız adına depolarını bile takip edip ihbar edeceksiniz, gereğini yapacağız.
Sizler İçişleri Bakanı ve Cumhurbaşkanının eli ayağısınız. Yani bu devleti provoke etmeye çalışanlara gereken dersi vermek bizim boynumuzun borcudur. Bunlar stokçu, ayçiçek yağını, zeytinyağını stokluyorlar. Sonra yok diyerek böyle bir kampanyayı yürütüyorlar. Burada bir olacağız. Ahlaktan yoksun olanlara gereken dersi vereceğiz. İçişleri Bakanım ile dün bunu konuştum. Nerede bir stokçu var ise, ahlaksız var ise gerekeni yapacağız. Bunun hesabını verecekler.
Doktorlara 'gidiyorsa gitsinler' çıkışı
En az alan doktor ne alıyor dedim, '8-9 bin' dediler. En fazla alan ne alıyor dedim, '25-30 bin' dediler. Özel sektör çok veriyormuş, oraya gidiyorlar. Açık konuşuyorum. Gidiyorsa gitsinler bizler de üniversiteyi yeni bitiren doktorlarımızı istihdam ederiz. Biz asistan doktorlarımız ile buralarda devam ederiz. Daha da ileri gidiyorum; yurt dışından dönmek isteyenlerin dönüşünü sağlar, buralarda görevlendiririz.
Küresel sağlık, ekonomi ve güvenlik krizinin yol açtığı bir takım sorunları ülkemize mahsus göstermek suretiyle insanları tahrik etmek isteyenlere fırsat vermeyeceğiz.
Dün Resmi Gazete'de ilan yayımlanmıştı
Dün Resmi Gazete'de Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın imzasıyla yayımlanan kararla Sağlık Bakanlığı veya bağlı kuruluşlarda çalışmış olan 65-72 yaş arasındaki doktor ve uzman doktorların yeniden istihdamına yönelik yapılacak yerleştirme işlemleri için başvuru ilanı yer almıştı.
Rusya - Ukrayna savaşı
20'yi aşkın devlet başkanı, başbakanla Rusya-Ukrayna arasındaki savaşla ilgili görüşmeler yaptım, halen devam ettiriyoruz. Yarın İsrail Cumhurbaşkanı gelecek, öbür gün Azerbaycan Cumhurbaşkanı gelecek. Türkiye'nin durduğu yeri hatırlatması bakımından ne kadar önemli olduğunu ifade etmek istiyorum. Ülkenin başına kara bulut toplamak isteyen her kimse sıfatı ne olursa olsun art niyetlidir.
'Hükümete geldiğimizde 97 liracık muhtar maaşı vardı'
Sizlerden gelen teklif üzerine 19 Ekim tarihini Muhtarlar Günü olarak ilan ettik. SGK primlerinin devlet tarafından ödenmesi, maaşlarının arttırılması, tek tip muhtar kimliği başta olmak üzere pek çok iyileştirme yaparak bu sorunları ortadan kaldırdık. Muhtar maaşlarının asgari ücretin altında kalmaması için adımları attık, kanun değişikliği de Meclisimizin takdiri ile çıkacaktır. Hükümete geldiğimizde 97 liracık muhtar maaşı vardı. Muhtar maaşlarını biz 4 bin 250 TL'ye çıkardık. Ankara'da hazırlıkları süren Muhtar Konuk Evi'ni 19 Ekim'de hizmete açmayı planlıyoruz.