Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sözlerinin satır başları şöyle:
Bugün Sivas’ta önce işte şu muhteşem salonda AK Parti il teşkilatımızın olağan 6. Kongresini yaptık. Şimdi de 53 eserin açılış törenini gerçekleştiriyoruz. Bunlardan biri de 1,5 yıl önce açılan, bugün de resmi açılışını yapacağız stadımız. Biraz sonra da Başakşehir -Sivasspor maçı var. Ya ne diyeyim. Yukarı tükürsem bıyık, aşağı tükürsem sakal. Başakşehir'in kurucu başkanıyım. Sivasspor da canım ciğerim. Yetişebilirsem şöyle bir izleyeceğim.
Ankara-Sivas yüksek hızlı tren projesini adım adım takip ediyorum. Projede teknik sebeplerden biraz gecikmemiz var. Yakından takip ediyorum. Gecikmeye sebep olanlardan da bunun hesabını soracağım.
Yok Paralel Yapı’ymış, yok PKK’ymış, şuymuş buymuş. Gabar’da, Bestler deresinde, Cudi’de ne dedik inlerine gireceğiz. Girdik mi girdik. Şu anda güvenlik güçlerimiz en ücra köşeye kadar, onlar kaçıyor biz kovalıyoruz. Bitene kadar kovalayacağız. Halkımın huzurunu, milletin refahını yok edemeyecekler. Biz birbirimizi niçin seviyoruz. Para için mi, makam için mi? Biz birbirimizi yaradandan ötürü seviyoruz.
ERDOĞAN: KUDÜS KIRMIZI ÇİZGİMİZDİR
Kudüs bizim kırmızı çizgimizdir. Kudüs üzerindeki oyunlara asla müsaade etmeyeceğiz. Bu karar bölgede zaten örselenen barışa karşı bir kışkırtmadır.
ABD’nin Kudüs’ü başkent ilan etme kararı geçersizdir. Ey Trump sen 1980’deki BM kararını nasıl geçersiz sayıyorsun? Böyle bir yetkin var mı? Tek başına bir emlak mı alıp satıyorsun? Büyük devlet olarak senin yapman gereken barışa katkı sağlamaktır.
Ey Trump beklerdik ki bu konuda böyle bir düşüncen varsa bunu bizimle paylaş. Türkiye, İslam İşbirliği Teşkilatı'nın dönem başkanıdır. Bunu bizimle paylaşman gerekirdi. Yani Trump ben yaptım oldu demesiyle olmuyor. İstediğin kadar büyükelçiliğini oraya taşı, İsrail orayı başkent olarak ilan etsin. Ne olur biliyor musun yaptıklarıyla kalır. Bu hukuk tanımaz bir adımdır. Kudüs meselesi yeni bir mesele değildir. İsrail yönetimi kötü niyetini bölgeyi işgal ettiği 1947’den beri her fırsatta gösteriyor.
ERDOĞAN: İSRAİL BİR İŞGALCİ DEVLETTİR
1947'den itibaren zaten Filistin hep işgale uğramıştır. İsrail bir işgalci devlettir, İsrail bir terör devletidir. Ey Trump senin düştüğün bu yanlışa biz düşemeyiz.
Müslümanların hareme girişlerini engellemek için İsrail güvenlik güçleri yıllardır akla hayale gelmeyecek yöntemlere başvuruyor. Ey Trump, Ey Netanyahu siz bunları yapsanız da biz sizlerin düştüğü bu acze düşmeyeceğiz. Biz çünkü daha vakur, daha onurluyuz. Dünya Yahudilere kapısını kapattığı zaman benim ceddim sürülen Yahudilere kapısını açtı. Biz böyle bir milletiz. Böyle bir ecdada sahibiz. Eğer bizden buna seyirci kalmamız bekleniyorsa hiçkimse kusura bakmasın. Biz böyle bir ayıbı sırtımızda taşıyamayız. Bakın sinagoglarda orada böyle oluyor diye burada da olsun demeyiz. Biz inancımıza güveniyoruz, onun için korkmayız. Haklıyız onun için de güçlüyüz. Ama Amerika herhalde pazularına güveniyor. Onun için de güçlüyüm haklıyım diyor. Kudüs bizim ilk kıblemizdir. Kudüs Peygamberimizin Miraç’a çıktığı yerdir.
Eğer Kudüs’ü sıradan bir şehir sananlar varsa çok yanılıyor. Kudüs bir semboldür. Dostu düşman, düşmanı dost yapar. Kudüs'teki farklı mezheplere bağlı Hıristiyanlar aralarında anlaşamadıkları için önemli kilisenin anahtarı asırlardır Müslüman aile tarafından muhafaza edilmektedir.
ERDOĞAN: BU NE VİCDANSIZLIK
Dün geldikleri Kudüs'te tüm Müslümanlara zulmedenlerin farkı nedir biliyor musunuz? Bu aradaki fark bizim medeniyetimizin özetidir. 14 yaşındaki çocuğu 20'ye yakın İsrailli alçak terörist ne hale getirmişler. Bu ne vicdansızlıktır, bu ne kahpeliktir. Müslüman sıfatı taşıyıp da hala zalimlerin yanında yer alanların olması bizi çok üzüyor. Biz doğrunun, iyinin rızasına uygun olanın peşinde koşacağız.
Kudüs'ün ilk fatihi hazreti Ömer bizimdir. Kudüs'ü 3 kıta 7 iklim Osmanlı'ya katan Yavuz Sultan Selim de bizimdir. Kudüs'ü kurtaracak olan yine biz olacağız.