Deprem bölgesinde enkazlarda arama kurtarma çalışmalarına katılarak birçok canın kurtarılmasını sağlayan eğitimli köpeklere, Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Hayvan Hastanesi'ndeki Hayvan Refahı ve Davranışları Merkezi'nde psikososyal destek verilebiliyor.
AÜ Veteriner Fakültesi Hayvan Refahı ve Davranışları Uzmanı Doç. Dr. Yasemin Salgırlı Demirbaş, arama-kurtarma köpeklerinin iş grubu köpekler olduğunu, düzenli olarak refah durumlarının değerlendirilmesi gerektiğini söyledi. Doç. Dr. Demirbaş, arama kurtarma köpeklerinin aslında insanların duyularının yetmediği, görmenin, işitmenin yetmediği durumlarda kokuyla canlı arayan hayvanlar olduğuna dikkat çekerek, "Dolayısıyla çevrede başka insanların, seslerin olması, artçı depremler gibi ekstra faktörler onların motivasyonlarını etkileyebiliyor" dedi.
'Psikolojik çöküşler yaşıyorlar'
Amerika Birleşik Devletleri’ndeki 11 Eylül saldırılarında arama-kurtarma köpeklerinin çok sıkıntı yaşadığını söyleyen Doç. Dr. Demirbaş, "Köpekler enkazda günlerce boş canlı bulamadan çalıştılar. Bunun sonucunda da yaşadıkları hüsrandan dolayı psikolojik çöküşler yaşadılar. Arama-kurtarma köpekleri için bu bir oyun, insan bulmak onlar için çok güzel bir şey, ödül gelmesi gerekiyor; bulamadıkları zaman büyük hüsran yaşıyorlar. Başarısız olduklarını düşünüyorlar. Bu konuda motive etmek çok önemli. Zorlu saha şartlarında bunların kurgulanması tamamen köpekli arama-kurtarma ekiplerinin işidir. Hem fiziksel travmalardan daha az etkilenmelerinde, hem de psikolojik olarak daha az etkilenmelerini ve daha motive bir şekilde o zorlu görevlerde çalışmalarını sağlayabiliriz" dedi.
'Uygun terapi planları uygulanıyor'
Deprem bölgesinden dönen arama-kurtarma köpeklerinin uzunca bir süre dinlenmeye ihtiyaçları olduunu kaydeden Doç. Dr. Demirbaş, şunları söyledi:
"Kaliteli uyku kendilerini toparlamaları için birinci kriter. Fiziksel muayenelerinin yapılması, daha sonra mutlaka psikolojik değerlendirmelerinin yapılması ve birtakım kriterlerin özellikle gözlemlenmesi gerekiyor. Örneğin, ses hassasiyetinde artış var mı, enkaza çıkmak konusunda tereddüt yaşayan köpekler var mı, ilk başta iyi çalışırken sonradan bırakan köpeklerimiz var mı, süreçteki duygusal durumları nedir, günlük rutinlerine ne zaman dönmeye hazırlar, bunlar uzman gözetiminde aslında raporlanarak, değerlendirilerek ona göre iş programlarının oluşturulması ve yeniden motive edilmeleri gerekiyor.
Hayvan Refahı ve Davranışları Merkezi’mizde arama kurtarma köpeklerinin duygusal durum değerlendirmeleri yapılıyor. Maruz kalınan stres kaynaklı herhangi bir kaygı, panik bozukluğu veya ses hassasiyetinin gelişip gelişmediği değerlendirilip eğer böyle bir durum tespit edilirse köpeklere uygun terapi planları oluşturuluyor ve uygulanıyor."
'Güvenli ortam oluşturulmalı'
Doç. Dr. Demirbaş, sadece arama-kurtarma köpeklerine değil, iş grubu bütün köpeklere destek vermeye hazır olduklarını belirterek, "Psikososyal eğitimlerimizi daha önceden de verdik ve vermeye devam ediyoruz. Deprem bölgesinden gelen hayvanlar için de bize müracaat eden hastalarımıza öncelikle güvenli ortamlar oluşturulması gerektiğini anlatıyoruz. Tek başına kalabileceği, rahatlayabileceği, kendi isteğiyle girip çıkabileceği; güvenli ve mümkün olduğunca loş bir ortamın olması gerekiyor" diye konuştu.