CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç, "Ben Sakarya Milletvekiliyim. Deprem nedir, enkaz nedir, feryat nedir; bilirim. Bu acıyı yaşayan, deprem bölgesindeki vatandaşlarımızın çektiği acıyı çok yakından bilirim. Bunu yaşatmayacak olan devletin gücü, devletin iradesidir. Devletin iradesi, milletin iradesini verdiği iktidardadır. İktidarın bugünden tezi yok, milletimizin bu feryadını dindirmesi için çok ciddi önlemleri hızlı bir şekilde ve milletimizi kucaklayarak yapması gerekir. Biz bunun için her türlü yardıma, desteğe; ihtiyaçları olan her türlü faaliyete hazırız. Yeter ki onlar talep etsinler, biz milletimizle birlikteyiz" dedi.
Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesinde dün sabah saat 04.17’de 7.7 büyüklüğünde meydana gelen depremden Kahramanmaraş, Gaziantep, Şanlıurfa, Diyarbakır, Adana, Adıyaman, Malatya, Osmaniye, Hatay ve Kilis de etkilendi. Dün saat 13.24’te ise Kahramanmaraş Elbistan merkezli 7,6 büyüklüğünde bir deprem daha meydana geldi.
CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, gündemi değerlendirdi.
Özkoç, basın toplantısında; Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu dışında birçok siyasi partinin genel başkanını arayarak bilgi vermesine ilişkin yöneltilen soruya, "Böyle durumlarda ayrım yapılmadan Cumhurbaşkanının bütün belediye başkanlarını zamanında, uyarılmadan yapması gerekir. Cumhurbaşkanının hiçbir ayrım yapmadan ulusun bir felaketle karşı karşıyayken ve gerçekten ulusal yas ilan edildiği bir dönemde bütün milletimizi kucaklamalıdır. Şu anda bütün siyasi liderlerle ilgili Cumhurbaşkanımızın gerekirse onları davet etmesi gerekirse de onları arayıp konuşması gerekmektedir" yanıtını verdi.
Özkoç’un konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
'Çok sayıda insanımız şu anda enkaz altında'
Bir deprem yaşanmıştır. Çok sayıda insanımız şu anda enkaz altında. Yaralılarımız var. Şimdi düşünmemiz gereken tek şey enkaz altındaki vatandaşlarımızın bir an önce hayata kavuşmalarını sağlamaktır. Deprem bölgesinde çok ciddi sıkıntılar baş gösteriyor. Ancak gerçekleri hep beraber görmeliyiz ve ona göre birlikte mücadele etmeliyiz. Yapılması gerekenleri hızlı ve soğukkanlı bir biçimde yapmalıyız.
'Şikayetleri bakanlıklara ve AFAD merkezine bildiriyoruz'
Öncelikle şunu ifade edeyim ki depremin olduğu gecenin sabahında CHP Genel Merkezi’nde acil kriz masası oluşturulmuştur. Oluşturulan kriz masasında vatandaşlarımızın direkt ulaşabilecekleri bir telefon numarası bulunmaktadır. Bu telefon 0312 207 40 65. Bu tek numarada, 40 hat bulunmaktadır. Arayan vatandaşlarımız rahatlıkla bu numaraya erişim sağlayabilirler. Buraya, bu hattımıza binlerce telefon gelmektedir. Bu hattımıza gelen şikayetleri ilgili bakanlıklara ve AFAD merkezine bildiriyoruz. Bu hatlarımız 24 saat boyunca hep açık olacak, arkadaşlarımız vatandaşlarımıza cevap verecektir.
'Kılıçdaroğlu, 11 ilin vali ve belediye başkanlarını aramıştır'
Gelen taleplerden AFAD ile ilgili olanları, AFAD’a bildirdiğimiz gibi takip etmeye de çalışıyoruz. Derhal ilgili AFAD’a ulaştırılan bilgileri kontrol ediyoruz. Diğer konularla ilgili, ilgili bakanlıklara ulaştırıyoruz. Yardım taleplerinin bir an önce gerçekleştirilmesi için elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. Yapabildiklerimizi büyük bir dikkatle yerine getirmeye çalışıyoruz. Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu, depremin ardından 11 ilin vali ve belediye başkanlarını aramıştır. Daha sonra da afet ile ilgili doğru bilgilenmek için AFAD’tan randevu talep etmiş ve oradan da bilgilendirilmiştir.
'894 araç, 3 bin 970 personel bölgeye gönderilmiştir'
Sabah saat 7’de MYK’yı toplamıştır. Şu anda 10 ilde 10 genel başkan yardımcımız görev yapmaktadır. Afet bölgesinde 82 milletvekilimiz ve Parti Meclis üyelerimiz, gençlik ve kadın kollarımız çalışmaktadır. Tüm Türkiye’de örgütlerimiz, milletimizin ulaştırdığı insani yardımları düzgün bir şekilde afet bölgesine ulaştırmakla ilgili gerekli çalışmaları yürütmektedir. Şu ana kadar 74 belediyemiz tarafından 894 araç, 3 bin 970 personel bölgeye gönderilmiştir. 894 araç arasında tam teçhizatlı arama kurtarma araçları, iş makineleri, araç nakil TIR’ları ve ambulans araçları ile insani yardım malzemeleri taşıyan araçlar da bulunmaktadır.
'100 TIR, kamyon afet bölgelerine hareket halindedir'
Yardımlar kapsamında 22 TIR gıda malzemesi bölgeye gönderilmiştir. 15 TIR içme suyu, 12 mobil mutfak eşyası ve yardım aracı, 12 TIR kışlık giyim ve ayakkabı, 26 bin koli hijyen malzemesi, 105 bin battaniye, 6 bin 500 ısıtıcı ve 38 jeneratör bölgeye ulaştırılmıştır. Toplamda insani yardım ürünü taşıyan 100 TIR, kamyon afet bölgelerine hareket halindedir. Bazıları da ulaşmış durumdadır.
Vatandaşların barınma ihtiyaçları ile ilgili Antalya, Bodrum, Marmaris, Çeşme, Adana, Mersin ve buna benzer illerimiz ve birçok bölgede otel, yazlık ve misafirhaneler şu anda hazır bulundurulmaktadır. Vatandaşlarımızı ağırlamak için ilgili bakanlıkların bizi yönlendirmesini bekliyoruz. Buradan ayrıca Turizm Bakanının bölgeye yakın oteller, misafirhaneler ve kamu tesisleri ile ilgili başlatmış olduklarını düşündüğüm çalışmaları hızlandırmaları için çağrıda bulunuyorum.
Bu elbette büyük bir deprem. Türkiye güçlü bir devlettir. Ancak bu gücün doğru kullanılması ve organize edilmesi şarttır. Milletimiz, her türlü yardımı yapmaya hazır ancak bölgeden felaket sesleri, çığlıklar ve feryatlar yükselmektedir. Yakınları enkaz altında kalan yurttaşlarımızın hala AFAD’ın ve yurtiçi, yurtdışından gelen gönüllü yardım kuruluşlarının kendilerine ulaşamadığı telefonları bize kadar gelmiştir.
'Tedirginlik yaşıyoruz'
Depremin üzerinden 36 saat geçti. Enkaz altında kalan vatandaşlarımızın ayrıca hava koşulları nedeniyle donma tehlikesi ile karşı karşıya olduklarını biliyoruz ve tedirginlik yaşıyoruz. Yiyecek, içecek, barınma konusunda deprem bölgesinde ciddi sıkıntılar olduğu görünmekte ve bu talepler televizyonlardan, basın kuruluşları ile telefonlarla, belediyelerimize gelmektedir. Bizler bunun için gayret altındayız ama devletimizin, devleti şu anda yöneten iktidarın daha ciddi bir şekilde organize olup bu sorunların altında kalması için elinden geleni yapması gerekmektedir.
'Askerimizin olmayışı düşündürücü bir durumdur'
İnsanlar, kendi olanakları ile enkaz altında olan vatandaşlarımızı kurtarmaya çalışmaktadır. Onlar, bunu yaparken yanlarında evlatları olan askerlerimizi de görmek istiyorlar. Aldığımız son bilgilere göre Mili Savunma Bakanlığı, bazı askeri birlikleri deprem bölgelerine yönlendiriyor diye bir duyum alıyoruz. Ancak şu ana kadar gelmiş olması gereken ve şu anda da vatandaşımızın yanında olması gereken askerimizin olmayışı düşündürücü bir durumdur.
'Hepimizin canını yakmaktadır'
Vatandaşlarımızı sakinleştirecek, devletimizin ve milletimizin yanında olduğunu hissettirecek ordumuzun evlatlarının bir an önce deprem bölgesindeki vatandaşlarımızın yanında olabilmesi için gereğinin yapılmasını talep ediyoruz. Bazı bakanlıkların, bazı siyasetçilerin bölgelerdeki vahim duruma rağmen her şey yolundaymış gibi yaptıkları açıklamalar hem bölgede hem de tüm yurttaki insanlarımızın ve hepimizin canını yakmaktadır.
'Deprem bölgesi derhal ‘deprem bölgesi ve afet bölgesi’ ilan edilmelidir'
İğrenç bir siyaset dilinden derhal uzaklaşmalıyız. Şu anda mesele siyaset ve siyaset dili değildir. Şu anda mesele milletimizin feryadı ve o feryadın dindirilmesidir. Bölgede yapılmasını talep ettiklerimizi çok net ve açık bir dille ifade ediyoruz. Deprem bölgesi derhal ‘deprem bölgesi ve afet bölgesi’ ilan edilmelidir. Yurttaşlarımızın barınma, ısınma, beslenme gibi temel ihtiyaçları çok hızlı bir şekilde karşılanmalıdır. Milletimizin organize etmiş olduğu bütün yardımlar AFAD ile ilgili bakanlıklar tarafından geciktirilmeden kesintiye uğramadan vatandaşlarımıza ulaştırılmalıdır. Bölgede hayatın olağan akışı dolayısıyla ticari faaliyetlerini sürdürmeye çalışan vatandaşlarımızın çeki, senedi ve ödemesi olan vatandaşlarımızın mücbir sebep dolayısıyla derhal ödemeleri ertelenmeli ve bu vatandaşlarımızın bu sıkıntıları giderilmelidir.
'Bakanlıklar derhal müdahale etmelidir'
Vatandaşlarımızın elektrik, su, doğalgaz gibi borçları durdurulmalı ve ertelenmelidir. Vatandaşlarımız, yıkılan bankalar dolayısıyla dahi şubelere ulaşamamaktadır. O yüzden vatandaşlarımızın her türlü sıkıntısına ilgili bakanlıklar derhal müdahale etmelidir.
'Biz milletimizle birlikteyiz'
Şimdi, birlikte ve beraberlik zamanıdır. Güçlerimizi birleştirmeliyiz. Ülkenin tüm gücünü, bu bölgedeki vatandaşlarımızın ihtiyaçlarına göre organize etmeliyiz. Hepimizin başı sağ olsun. Ben Sakarya Milletvekiliyim. Deprem nedir, enkaz nedir, feryat nedir bilirim. Bu acıyı yaşayan, deprem bölgesindeki vatandaşlarımızın çektiği acıyı çok yakından bilirim. Bunu yaşatmayacak olan devletin gücü, devletin iradesidir. Devletin iradesi, milletin iradesini verdiği iktidardadır. İktidarın bugünden tezi yok, milletimizin bu feryadını dindirmesi için çok ciddi önlemleri hızlı bir şekilde ve milletimizi kucaklayarak yapması gerekir. Biz bunun için her türlü yardıma, desteğe; ihtiyaçları olan her türlü faaliyete hazırız. Yeter ki onlar talep etsinler, biz milletimizle birlikteyiz.”
'Cumhurbaşkanı bütün milletimizi kucaklamalıdır'
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın henüz CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nu aramamasına ilişkin yöneltilen soruya Özkoç, “Böyle durumlarda ayrım yapılmadan Cumhurbaşkanının bütün belediye başkanlarını zamanında, uyarılmadan yapması gerekir. Cumhurbaşkanının hiçbir ayrım yapmadan ulusun bir felaketle karşı karşıyayken ve gerçekten ulusal yas ilan edildiği bir dönemde bütün milletimizi kucaklamalıdır. Şu anda bütün siyasi liderlerle ilgili Cumhurbaşkanımızın gerekirse onları davet etmesi gerekirse de onları arayıp konuşması gerekmektedir. Biz kendisine iletmemiz gereken bütün konuları ilgili bakanlar, valiler, kaymakamları bizzat Genel Başkanımız arayarak onlara ifade etmiştir. Kendisinin sayın Genel Başkanımızı araması durumunda ve milletimiz ile beraber yürünecek ortak bir yol konusunda bizimle ilgili bir teması konusunda bunu büyük bir ciddiyet ve samimiyetle kabul eder gereğini yaparız” yanıtını verdi.