Tüm Emeklilerin Sendikası Eskişehir Şubesi tarafından Adalar Porsuk Mevkii’nden Hamamyolu Yediler Parkı’na yürüyüş düzenlendi. Tüm Emeklilerin Sendikası Merkez Yürütme Kurulu Üyesi Mukaddes Tunca, "Bugün yaşamımızı başkalarının, yani bir avuç vicdansızın insafına bırakmayacağımızı ilan ettiğimiz gündür. Bugün kulluk değil, özgür yarınlar için dayanışma günüdür. Bugün açlığa ve sefalete hayır deme günüdür" dedi.
Tüm Emeklilerin Sendikası Eskişehir Şubesi tarafından Adalar Porsuk Mevkiinden Hamamyolu Yediler Parkı’na yürüyüş düzenlendi. Yürüyüşe Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce, CHP Eskişehir Milletvekilleri Jale Nur Süllü ve İbrahim Arslan, CHP Eskişehir İl Başkanı Talat Yalaz da destek verdi.
Yediler Parkı’nda basın açıklamasını okuyan Tüm Emeklilerin Sendikası Merkez Yürütme Kurulu Üyesi (MYK) Mukaddes Tunca şu ifadeleri kullandı:
"Dostlar bugün emek ve emekliler mücadelesinde yeni bir tarih yazılıyor. Bugün bize dayatılan öğretilmiş çaresizliğe hayır deme günüdür. Bugün dayanışma günüdür. Bugün yaşamımızı başkalarının, yani bir avuç vicdansızın insafına bırakmayacağımızı ilan ettiğimiz gündür. Bugün kulluk değil, özgür yarınlar için dayanışma günüdür. Bugün açlığa ve sefalete hayır deme günüdür. Bugün ölüm sınırında bir yaşam değil, insanca yaşam için ayağa kalkma günüdür. 10 milyon insanın açlık sınırının yarısı kadar bile maaş alamadığı, vicdansız bir iktidarla karşı karşıyayız. Yaklaşık 2,5 milyon memur emeklisi, daha bir yıl önce emekli olduğunda maaşının yüzde 75’ni alırken, iktidar yasaların arkasından dolaşarak emekli memurları devre dışı bıraktı. Şimdi memur emeklileri çalışırken aldığı maaşının yüzde 50’sini dahi alamıyor. EYT’li arkadaşlarımızın bir bölümü güya emekli edildi. Onlar da en dipten maaş alıyor. İşe bir gün sonra giren, bir gün önce girenden 17 yıl sonra emekli oluyor. Bu nasıl adalettir? Her statüde emeklisini mağdur etmekte sınır tanımayan bir iktidarla karşı karşıyayız.
"SOSYAL DEVLET BU DEĞİLDİR"
İktidarı defalarca uyardık. Bu maaşlarla yaşanmaz. Birileri beyler, paşalar gibi yaşarken, aklımıza hayalimize gelmeyecek kadar lüks hayatlar sürerken, bu ülkenin her karış toprağına ter dökmüş emeklileri açlıkla sınamak ne vicdanidir ne ahlakidir ne de insanidir! Sosyal devlet de bu değildir. TÜİK güya enflasyonu ölçüyor. Hangi kalemleri baz aldığını açıklamayan bir kuruma inanmak mümkün müdür? Zaten kimse de inanmıyor. Devletin bir kurumunun bu hale düşmesi üzücüdür. Tıpkı uluslararası sözleşmeleri tanımayıp, siyaset kurumunun işaretiyle, sendikalarımızı kapatmayı alışkanlık haline getiren, hukuki normları dikkate almayan siyasallaşmış yargı gibi. Ülkemiz bunları hak etmiyor. Çok yazık.
"GÖLGE ETMEYİN BAŞKA İHSAN İSTEMEZ"
Ülke ekonomisi her yıl belli ölçekte doğal olarak büyüyor. Peki bu büyümeden, yani refah payından emekliler, çalışanlar neden yararlandırılmıyor? 2008 yılında uygulamaya konulan sözde SGK reformu olmasaydı, şimdi en düşük emekli maaşı 25 bin liradan fazla olacaktı. Yani AKP iktidarı hiçbir şey yapmasaydı en düşük emekli maaşı bugünün 2,5 katından fazla olacaktı. İnsan demeden edemiyor. Gölge etmeyin başka ihsan istemez."