Urfa OSB’deki Özak Tekstil fabrikasında işçiler fabrikada çoğunluğu sağlayarak Hak-İş’e bağlı Öz-İplik-İş sendikasından istifa edip Birleşik Tekstil İşçileri Sendikası’na (BİRTEK-SEN) üye oldu. Patron, işçilerin kararını tanımayarak işçilere baskı uygulamaya başladı ve 1 kadın işçiyi işten attı. Bunun ardından direnişe geçen işçiler 11 gündür tüm baskı ve engellemelere karşı mücadelelerini sürdürüyor.
İşçiler, Özak Tekstil’in iş yaptığı uluslararası şirket Levi’s’ın tüm mağazalarını eylem alanına çevirme çağrısını yükseltmişti. EHP Parti Sözcüsü Özge Akman ve parti üyeleri bugün Kadıköy Bahariye Caddesi’nde bulunan Levi’s mağazası önünde direnişteki işçilerin mücadelelerini yükseltmek için eylem yaptı.
“BU ÜLKENİN PATRONLARI KENDİLERİNİ KÖLE SAHİBİ SANIYORLAR”
Mağaza önündeki eylemde konuşan Parti Sözcüsü Akman “Özak Tekstil işçileri, bu ülkenin tüm işçi ve emekçilerinin isteyebilecekleri şeyleri istiyorlar. Özak Tekstil patronu ise oradaki mevcut sendikanın işçilerin haklarını korumaması üzerine işçilerin sendika değiştirmesine tahammül edememiş. Bu ülkenin patronları kendilerini köle sahibi sanıyorlar. Ülkenin dört bir yanında işçilere, gerçek anlamıyla kölelik koşulları dayatılıyor.” şeklinde konuştu.
“İŞÇİNİN KENDİ SENDİKASINI SEÇEMEDİĞİ KOŞULLARDA DEMOKRASİDEN BAHSEDİLEBİLİR Mİ?”
Özak Tekstil işçilerinin asla yalnız olmadığını vurgulayan Akman, “Sevgili İstanbullular, en temel haklarını isteyen işçilerin yanında olmaktan başka şansımız var mı? İşçinin kendi sendikasını seçemediği koşullarda demokrasiden bahsedilebilir mi? İşte bu ülkenin patronları, mevcut siyasi iktidardan aldıkları güçle işçilere ve emekçilere bu koşulları dayatıyorlar. Ama ne mutlu ki Urfa’daki arkadaşlarımız sonuna kadar direniyorlar. Onlara diyoruz ki, Emekçi Hareket burada. Özak işçisi asla yalnız yürümeyecek.” dedi.
“AÇLIK SINIRINI KONUŞUYORUZ, REFAH SINIRINI KONUŞABİLEN YOK”
EHP Sözcüsü Özge Akman, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Asgari ücret adı altında açlık sınırının neresinde yaşayacağımızın konuşulduğu günlerdeyiz. Yoksulluk sınırında olan 45 bin TL ücret alabilen yok. Refah sınırını konuşabilen yok. Özak’ta olduğu gibi işçiler kendi istedikleri sendikalara geçemezlerse, birliklerini kuramazlarsa bu ülkede refah sınırı konuşulabilir mi? Biz işçi sınıfına reva görülen bu kölelik düzeninin, sermaye düzeninin gerçek yüzünü konuşuyoruz.
“SENDİKAYA ÜYE OLMAK YORUM DEĞİL, ANAYASADA YAZAN BİR HÜKÜM”
Akman açıklamasını “Sendikaya üye olmak bu ülkenin anayasasında yazan bir hüküm. İsteyen istediği sendikaya üye olur, istifa da eder, başka sendikaya da geçer. Bu bir yorum değil, anayasal haktır. Özak işçileri eyleme çıktığında Urfa Valisi eylem yasağı ilan etmiş. Sen kendini anayasanın üzerinde mi zannediyorsun? Anayasal hakların kullanımını hiçbir vali, hiçbir patron engelleyemez. İçişleri Bakanlığı, bir kez olsun hakkını arayan işçileri değil hak gasp eden patronları gözaltına al! Çalışma Bakanlığı, işçinin emekçinin hakkını almasını bile sağlayamayacaksa ne iş yapar?” sözleriyle sonlandırdı.