Kahramanmaraş ve Hatay merkezli depremlerde can kaybı 46 bine yaklaştı. Depremden etkilenen kentlerde yaşam da gittikçe zorlaşıyor. Yakınlarını yitirenlerin acısı bir yana, ekonomik zorluklar da başgösteriyor. Bölgenin geçim kaynağı ağırlıklı olarak tarım ve hayvancılık. Geçimini hayvancılıkla sürdürenlerin hayvanlarını beslemekte zorluk çektiği, çiftçilikle uğraşanların mahsüllerini toplayamadığı bildiriliyor. Bölgede barınma da önemli bir sorun.
Gazeteci Bahadır Özgür'ün sosyal medya hesabından paylaştığı bir görüntü sorunun farklı bir boyutuna dikkat çekti. Antakya Güzelbahçe'de köylüler ekili tarım arazilerininin üstüne konteyner kent kurulmaya başlandığını belirterek yardım istedi.
Paylaşımlar şöyle:
"Evimiz gitti, karnımızı doyuracak tek şeye beton döküyorlar. Biz ne yiyeceğiz?" Burası Antakya Güzelbahçe. Depremzede çiftçilerin elinde kalan tek şey buğday ekili tarlalar. Bakın o son kalan yaşam umudunu da ne hale getiriyorlar?
Evleri, canları, hayvanları, eşyaları giden, çadır bulamayan küçük çiftçiler ekili arazileri için yardım beklerken, bir sabah karşılarında dozerleri, kepçeleri, beton mikserlerini buldular. Kendilerine haber dahi verilmeden dün ekili tarlalara beton dökmeye başladılar.
Depremzede çiftçiler karşı çıkıyor. Ama aldıkları yanıt şu: "Emlak Konut talimatıyla buraya konteyner kent kuracağız." Peki çiftçinin elinde kalan tek geçim kaynağı olan ürünü, mülkiyeti ne olacak? Bir daha o arazi nasıl ekilecek? İşte bir depremzede çiftçinin isyanı:
Urfa'da da benzer durum
CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal da Şanlıurfa'da benzer bir durumu dile getirdi. Tanal, “Şanlıurfa içerisinde Harran Üniversitesi Şair Nabi Yerleşkesi’nde 120 dönümlük birinci sınıf tarım arazisine, konteynerkent kurulması kararlaştırıldı. Bakan Nebati, Vali, AKP’li Belediye Başkanı ve AKP İl Başkanı’nın kameralar eşliğinde çıkarma yaptığı arazi, kamyon kamyon mıcır ve taş dökülerek resmen talan edildi. Hiç ‘Depremzedeler için konteyner kent kuruyoruz’ cümlesini kurup, savunma yapmaya kalkmayın. Beyler! Koskoca Şanlıurfa’da başka yer kalmadı mı?" diye sordu.