Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün Valiler Toplantısı’nda ABD'ye yönelik "Biz paramızla silah alamıyoruz, onlar teröristlere silah veriyor" şeklindeki açıklamalarını yineleyerek, bundan böyle yerli silaha geçilmesine ilişkin sözlerinin ardından, Cumhurbaşkanlığı Koruma Başkanlığı, Milli Piyade Tüfeği (MPT-76) kullanmaya başladı.
Milli Piyade Tüfeğinin testler de ne kadar başarılı olduğu ve ihtiyaçları karşıladığı burada tartışma konusu değil. Ancak bu tüfek koruma ekibi için ne kadar uygun? Bu tüfeğin aslı ne?
MPT-76'nın HK-417 ile ilişkisi ne?
Silah ve savunma konusunda uzmanlaşmış, deneyimli gazeteci Tuncer Bahçıvan, bu konuyu gündeme getirerek, "Cumhurbaşkanlığı korumaları Sig Saueri bırakıp MPT-76 kullanacak. MPT-76 7.62mm dir, olur ama çok ağır olur. 5.56 lazım" dedi.
2016 yılında kaleme aldığı "AKP ve askerin “Milli Tüfek” macerası" başlıklı yazısını bizimle tekrar paylaştı...
İşte o yazı:
AKP ve askerin “Milli Tüfek” macerası
Tuncer Bahçivan
Şu sıralarda Mehmetçik Güneydoğu’da çarpışıyor. İlaveten bir de Suriye’de geniş çaplı bir savaşa girme ihtimali var. Ellerindeki piyade tüfekleri çoğunluk G-3 ve ara model HK-33…
Ekranlarda yeni yapılan MPT-76’ları da bir iki kez gördüm gibi, ancak görüntüler hızla geçerken yanılmış da olabilirim.
Şimdi gelin bu hükümetin piyade tüfeği macerasını bir anlatayım, sonra günümüze, AKP döneminde yeni üretilen MPT-76 tüfeğe gelelim.
Tarih, 4 Ocak 2008, zamanın Savunma Bakanı Vecdi Gönül, Kırıkkale Valisi Mustafa Demirer, MKE Genel Müdürü Ünal Özsipahioğlu medyayı toplayıp (özetle) şu açıklamayı yaptılar:
“İlk milli piyade tüfeğimizi yaptık. Adı Mehmetçik-1, özgün tasarım, yüzde yüz yerli…” Genel müdür bakanlar yeni tüfeklerle boy boy fotoğraf çektirdi. Bu işlerden hiç anlamayan cahil medya da hiç sorgulamadan evire çevire yayınladı…
Ayni yetkililer, kısa sürede seri üretime geçileceğini askerin 1-2 yıl içinde bu silahlarla donatlacağını da sık sık açıkladılar!
Ben daha o gün, o zaman yazdığım sitedeki köşemden şunları yazdım: “..Savunma Bakanı ve ve MKE genel müdürü halka yalan söylüyor. O silah Mehmetçik-1 değil, Alman yapımı HK-416…” Özelliklerini de yazdım, videosunu da koydum.
İKİNCİ AŞAMA
Tam bir yıl sonra, 9 Şubat 2009’da, MKE Genel Müdürüne bağlı yetkililer yine sahneye çıktı ve medyaya şu garip açıklamayı yaptılar:
“…HK 416′ Makine ve Kimya Endüstrisi Kurumu tarafından “tasarlanmış” bir piyade tüfeğidir, Türkiye’nin ilk ulusal tüfeğidir…”
Şok, bu sefer iddia ettiğim gibi tüfeğin, HK-416 olduğunu da açıklamışlardı. Zaten “HK-416” demekle yabancı bir markayı itiraf etmelerine rağmen, hala “biz yaptık özgün tasarım” iddiasını da sürdürmüşlerdi. Hemen üretime geçilip ordu en kısa sürede bu yeni silaharla donatılacaktı.
Bu açıklamayla kendilerini çok komik bir duruma düşürmüşlerdi. Çünkü silahın kod isminde belirtilen H, “Heckler” K’da “Koch” Alman silah firmasını kuranların soy adlarıydı. Peki o zaman HK-416 nasıl “özgün Türk dizaynı Mehmetçik-1” olmuştu?
O gün ben de köşemden şu soruyu sordum: ”..Özgün tasarım milli tüfek” diyorsunuz, Laz fıkrası mı bu? HK, Hakkı ustayla Kemal usta midur?”
Bu arada bana “işte yeni silah yapılıyor niye eleştiriyorsun” şeklinde laf söyleyen çok oldu. Çoğu markalar biri birini kopyalıyor. Sorun o değil ki, sorun; “hiç kimseden teknoloji transfer etmeden, modern milli tüfek tasarladık” şeklinde halka defalarca yalan söylenmesi olayın siyasi propagandaya alet edilmesi. Benim eleştirim onaydı.
ADI UÇTU AMA…
Aradan bir yıl daha geçti ve 11 Temmuz 2010 günü de şu açıklama yapıldı:
“…Tasarımından itibaren tamamen yerli olan(!) ve hiç bir ülkeden teknoloji transferi yapılmadan (!) üretilen modern piyade tüfeği, şu anda dünyada kullanılan üçüncü jenerasyon piyade tüfeklerinin en iyi özelliklerini üzerinde topluyor.”
Dediler ve özetle; bu sefer yine ayni Alman Heckler&Koch’un, HK-417’sini yapacaklarını ima ettiler.
Sonuçta, Mehmetçik-1 doğmadan tarih olmuştu. 5.56 mm değil, ama ayni tüfeğin 7.62mm versiyonu HK-417 benzeri üretilecekti. Yani sadece mermi çapı değişecek ve başka bir ad konacaktı…
Ben zaten yazılarımda 5.56 mm çapa karşı çıkmış, G-3 gibi 7-62 mm olması gerektiğinde ısrar etmiştim, çap seçimi doğruydu.
Benim iddialarım büyük medyada çıkmadı. Ama İnternet gereğini yapmaya yetti. Yazılarım bir çok site tarafından yayınlandı. Bloglarda tartışıldı. Silahla ilgili yetkililerle karşılaştığımda, Amerikan askerlerinin Afganistan ve Irak’ta, bizim askerlerlerin de sahada 5.56mm tüfeklerle ile yaşadıkları sorunları anlattım.
Sonuçta Mesaj yerine gitti. Yeni silah ufak tefek değişiklikler ve yeniliklerle, bir AR-Platformu Kalekalıp’ın da katkılarıyla MPT-76 MKE’de doğdu ve güzel de oldu.
Şu anda MKE’ye 20 bin, Kalekalıp’a 15 bin adet MPT-76 üretim siparişi verildi.
Ama bu arada tam 7 yıl kaybettik. Üretim ve teslimat çok gecikti.
Şimdi Ordunun tamamı çoktan yeni tüfekle donatılmıştı bile. Boşuna zaman kaybedildi.
Şu iş ta başından doğru yapılsa, doğru yönetilse, anlamsız çekişmeler de yaşanmasa, tutucu davranılmasa şu an asker teröriste karşı o silahı kullanıyor olacaktı. Bu arada MKE’nin çok reforma ihtiyacı olduğunu da belirtmeliyim.
Şimdi gelelim yeni silaha..
MPT-76 YENİ PİYADE TÜFEĞİ
2015 in sonunda, az sayıdaki test silahının ardından, yeni MPT-76’dan 15.000 adet daha sipariş verildi. Bu yeni tüfeğin birinin maliyeti ortalama olarak 1.270 dolar civarında. MPT-76’nın 35.000 adetlik siparişi ve gelecekteki başka siparişler ile beraber, Askerin elinde kullanıma hazır yarım milyon tüfek olacak.
Türk Ordusunun bu tüfekle donatılması tahminen 7 ila 10 yıl alacak. Aslında Kale Kalıp gibi büyük ve bu silahı üretme kapasitesi olan firmalara üretim hakkı verilip teslimat daha da hızlandırılabilirdi.
Halen kullanımda olan piyade tüfeği G3, 1950’lilerin7.62X51 NATO silahı olup 4.5 kilo ağırlığında.
En bilinen modeli G3A3, şarjörü 20 adetlik mermi kapasitelidir. Hem tek tek hem de tam otomatik atış yapabilir.
Halen Pakistan, İran, Yunanistan ve 40 ülkede de kullanımda G-3 (üstte)
Yaklaşık 50 yıldır kullanımda kalmasının nedeni, güvenilir ve hassas bir Alman saldırı silahı olmasıydı. Fakat G3’ten son zamanlarda artık yaşlanmaya, aşınmaya ve bana sorarsanız biraz da bakımsızlıktan da kaynaklanan şikayetler gelmeye başlamıştı. G-3 TSK’ya 1973 yılında girdi.
Mevcut tüfekler ile kıyaslandığında G3, daha ağır ama sağlam. Ancak modern tüfeklerin değişik aksesuarların eklenmesini sağlayan, Piccatiny raylarından yoksun. Nişangah sistemi eski model taşıması zor. G-3ler artık eskimişti değiştirilmeliydi.
YENİ SİLAH
Yeni MPT-76 de önceki gibi, NATO standardı 7.62X51 cephane kullanmakta. Diğer NATO ülkeleri çoğunluk daha küçük çaplı 5.56 mm kullanıyor. Türk Ordusu, daha yüksek vurucu gücü olan 7.62mm yi tercih etti. Bence de doğru seçim, zaten benim de beklentim oydu. “Bir kişiyi yarala 3 kişiyi meşgul et” teorisi artık bitti. 5.56 ile vurulan insan kolay kolay ölmüyor, hatta dönüp rakibini öldürebiliyor. Saf dışı kalsa, kısa sürede tedavi olup yeniden sahaya dönüyor. Askeri medyada bu iddiayı doğrulayan yüzlerce hikaye okudum.
Yerli MPT-76 Üstte
4.1 kilo ağırlığındaki MPT-76’da 410mm namlu, ayarlanabilir polymer dipçik var. Yine 310 mm Carbine (kısa model) ve 510 mm (özel nişangahlı) sniper modeli de mevcut.
Kısa model
MPT-76’da Piccatiny ray, kundağın hem üst hem yan hem altında var. Bu sayede MPT-76, çok daha fazla görüş imkanlarına sahip. Red-dot yani kırmızı nokta, gün ışığı teleskopik görüş, gece görüş, laser ve namlu altı bombası takılabiliyor. Üstte normal görüş yapılamadığı zamanlarda başvurulan özel gece optikleri takılabiliyor.
Tüfek, gaz piston ve döner bolt sistemi ile çalışıyor. Gelişmiş çok taraflı bir emniyeti var.
Teker teker ya da tam otomatik atış seçme sistemine sahip. Üstten taşıma düzeneği var, ergonomik kundaklı.
Şu ana kadar üretilmiş NATO’nun en yeni 7.62X51 modelidir.
İhraç için NATO 5.56 mm üretimi de planlanmış bulunmakta. Talep olursa karşılanacak.
Türk ordusu için MPT-76’lar çok daha kullanışlı, taşıması kolay, daha etkili…
Her haliyle de daha modern Mehmetçiğe hayırlı olsun.
Emeği geçen herkesi kutlarım. Kopya mopya ama kaliteli ve askeri standardlara uygun yapılırsa sorun yok.
Ha unutmadan, G-3 ile MPT-76 arasında, 50 bin adet kadar da 5.56mm HK-33 üretildi.
Sonra da vazgeçildi. O niye öyle oldu o da sorgulanması gereken ayrı bir hikaye…
İLAVE...
Cumhurbaşkanlığı korumaları Sig Saueri bırakıp MPT-76 kullanacak. MPT-76 7.62mm dir, olur ama çok ağır olur. 5.56 lazım...
www.savunma-istihbarat.com
TEKZİP
Tuncer Bahçıvan adlı gazeteci yazarın 2016 yılında kaleme aldığı ve savunma-istihbarat.com internet sitesinde yayınlanan ve 13 Ekim 2017 yılında halktv.com internet sitesinde " Cumlııırbaşkanlığı korumaları için MPT-76 doğru seçim mi?" başlıklı yazı içeriğinde tekraren yayınlanan "AKP ve askerin Milli Tüfek macerası" başlıklı yazısının ana konusu olan MPT-76 projesinin ilk çıkış prototipi Mehmetçik-1 silahı ile ilgili ifadeleri hiçbir şekilde gerçeği yansıtrnarnaktadır.
Öncelikli olarak proje sürecinin başlangıç safhasının iyi bilinmesi gerekmektedir. Mehmetçik-1 Projesi, K.K.K.lığı tarafından 5.56 mm
Piyade Tüfeği siparişinin dondurulması üzerine, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Piyade Tüfeği ihtiyacının karşılanmasına yönelik olarak Genelkurmay Başkanlığı talebi doğrultusunda başlatılmıştır. Bu projenin içeriği yurtdışı iş ortaklığı olacak şekilde planlanmış ancak MSB Teknik Hizmetler Daire Başkanlığı tarafından Proje bütçesi konusunda kaynak sıkıntısı nedeniyle Savunma Sanayi Müsteşarlığına (SSM) aktarılmasıyla Mehmetçik-1 projesi kapatılarak, yeni bir proje için Kurumumuz ile irtibata geçilmiştir. Proje içeriği tamamen yerli imkanlarla üretilecek, özgün bir tasarıma sahip 7,62 mm kalibreli bir silah tasarlama ve üretme projesi olarak revize edilmiştir. Böylelikle yeni projenin Mehmetçik-1 ile herhangi bir ilişiği ve tasarım benzerliği bulunmamaktadır. MKE Kurumu'nun projenin 30 ayda tamamlanmasını
öngörerek hazırladığı yeni teklifi 17.12.2008 tarihinde SSM'ye sunulmuş, teklifin uygulamaya konulması hususunda 18.12.2008 tarihli Savunma Sanayi icra Komitesi (SSİK) toplantısında karar alınmıştır. Bu karar doğrultusunda 22 Ocak 2009 tarihinde SSM'lığı ile MKE arasında Modern Piyade Tüfeği Projesi Dönem-1 Ana Yüklenici Sözleşmesi ve MKE Kurumu ile KALEKALIP arasında Modern Piyade Tüfeği Projesi Dönem-1 Alt Yüklenici Sözleşmesi imzalanmıştır.
Tasarım Ne ürün kalifikasyon süreçlerinin başarıyla tamamlanması akabinde MKE Silah Fabrikası Üretim Hattı kalifiye edilmiş ve SSM tarafından onaylanmıştır. Patentleri alınmış ve bütün olarak ele alındığında dünya genelinde hiçbir silaha benzemeyen ilk yerli silah olma özeliği taşıyan MPT-76 silahının ilk sevkiyat olan 200 adet pilot kafile silah, askeri birliklerce kullanılmış, geri bildirimlerle konfigürasyonda yapılan iyileştirrmeler nihai sonuca ulaşmıştır. Dünya çapında, gelişen teknolojiye cevap veren, harekât konseptine uygun, ergonomik, yüksek atış hassasiyetine sahip, NATO tarafından belirlenen 42 ayrı testten başarıyla geçmiş, 1,5 milyondan fazla fişekle test
edilmiş tek ve özgün bir silah olarak MPT-76, Türk Silahlı kuvvetlerimizin envanterine girmeye başlamıştır.
Seri Üretim Dönemine ait sözleşmenin 06.07.2015 tarihinde imzalanmasıyla 20.000 adet MKE Kurumuna, 15.000 adet Kalekalıp firmasına,
10.000 Sarsılmaz firmasına MPT-76 silahı siparişe bağlanmıştır. Sözleşme imzalanmasından şu ana kadar seri üretim projesi aşamasında sadece MKE tarafından pilot kafile olan 200 silahla birlikte toplam 3.200 adet silah KKK'na teslim edilmiştir.1 ay içerisinde 3.500 adet daha teslim edilecek olup, 20.000 adet silahın teslimatı Nisan 2018'de tamamlanacaktır.
Yine yazı içeriğinde yer alan "Cumhurbaşkanlığı korumalarına MPT-76 (7.62 mm) ağır olur 5.56 mm lazım" ifadesiyle ilgili olarak da, şuan da Cumhurbaşkanlığı korumalarmın hem MPT-76 hem de MPT 55 (5.56 mm) silahlarımızı kullanmakta olduğunu belirtmek isteriz.
Sonuç olarak; MKE mühendislerince tasarlanan, tamamen yerli ve milli kaynaklarla üretimi gerçekleşen MPT-76 silahımız ile ilgili karalamalar, Kurumumuzun şeref ve haysiyetini zedeleyici ve köklü tarihine, emeği özverisiyle canla başla çalışan emekçi işçi ve memurlarına saldırı niteliği taşımaktadır. Bilgi yoksunluğu ile yazılan köşe yazısı tamamen fikir ürünüdür.
Hiçbir şekilde gerçekçi ifadeler barındırmamaktadır.
Değerli Kamuoyuna duyurulur.